ABD, Çuvalcı generali vasıtasıyla Pentagon'dan açıklama yaptırarak, AB ise kırmızı bültenle aranan PKK'yı AP'na alarak parlementer yapacağını sızdırarak, PKK'yı siyasallaştırma sürecine girileceği sinyallerini vermeye başladı.
Hükümet ise içeride PKK'lıları TBMM'ye alarak bu süreci daha önce başlatmıştı. PKK'nın Doğu ve güneydoğuda yaptıkları her türlü pisliği görmezden gelen hükümet ise  öylece bakıyor.Mart ayı sonunda AB'nin Kırmızı Bülten’le aranan PKK’lıları iade etmeyen Fransa, şimdi de PKK ele başlarından Ahmet Gulabi Dere’yi AP parlamenteri yapmaya hazırlanıyor.   Buna bizden hiç kimse ses çıkartmıyor. Varlığı ile yokluğu belli olmayan Dışişleri Bakanı'nın  bu konuda ne yaptığı ise çok merak ediliyor.

İşte AB-D eksenli başlatılan oyun:

TÜRKİYE’NİN hakkında kırmızı bülten çıkarttığı, PKK’nın Avrupa’daki kilit isimlerinden Ahmet Gülabi Dere’ye 2009 yılında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri için adaylık önerisi götürüldüğü öğrenildi. Hakkında kırmızı bülten olmasına rağmen AB kurumlarında düzenlenen basın toplantılarında boy gösteren Gülabi Dere, star’a yaptığı açıklamada, AP seçimleri için farklı Fransız partilerinden teklif geldiğini söyledi.

2009 seçimleri için kesin konuşmayan Gülabi Dere, 2004’ten bu yana Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen Kürt Sorunu toplantılarının önerisinin ‘kendilerinden’ geldiğini iddia etti. 1994 yılında Monaco’da dönemin başbakanı Tansu Çiller’e suikast planlama suçuyla hakkında kırmızı bülten çıkarılan Gülabi Dere, 2007 yılından bu yana Türkiye tarafından kırmızı bültenle aranan isimler arasında bulunuyor.

AB liste dışı bırakabilir

AB ülkeleri terör örgütleri listesinde de değişiklik yapmaya hazırlanıyor. 31 Ocak’ta Avrupa Adalet Divanı’nda PKK ve Kongra-Gel avukatlarının savunma yaptıkları ve Divan’ın kararını Mart sonunda vermeye hazırlandığı belirtiliyor. Kongra-Gel’in AB listesinden çıkarılması ancak PKK’nın listede kalması bekleniyor. DHKP-C’nin de söz konusu listeden çıkarılabileceği iddialar arasında.
Tüm bunlara rağmen bu ülke baka baka elden gidiyor diyenlere karşı başlatılan karalama kampanyaları nedendir bilinmez. Dış güçler ve tarikatların güçlerin yardımıyla ülke her geçen gün biraz daha zayıflatılırken. Bunu görüp söyleyenler ve yazanlar bu dış düşmanları destekleyen işbirlikçilerin medyaları tarafından susturulmaya kalkıyor. Herşeyin güzel gittiği masallarını anlatanlar enflasyonun yüzde 50'ler civarında olduğunu saklıyorlar. Ekonominin batmakta olduğunu artık kendi içlerindeki bakanları bile açıklamak zorunda kalıyor. Tüm bunlara rağmen Türban altından milmletin gözlerini boyayarak bildikleri yoldan dönmüyorlar.