Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Ufuk Uras, Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti'nin kapatılması ve üniversitelere başörtülü öğrencilerin de girmesiyle ilgili gerekçeli kararının yasama organını iflas ettirdiğini söyledi.
Uras, "Bu aşamadan sonra bir anayasa değişikliği yapmak mümkün olmadığına göre, anayasayı değiştirmek artık farz olmuştur. Eskiden sünnetti. Değişebilir de değişemez de. Şimdi farz olmuştur değişiklik yapmak. Yoksa hakikaten yasama organı iflas etmiştir." dedi.
Diyarbakır Barosu'nun 41. Olağan Genel Kurulu'na katılan ÖDP lideri Uras, Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu'nun açılış konuşmasından sonra kürsüye çıktı.
Konuşmasını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'daki çöplerin toplanmaması ile ilgili yaptığı açıklamaya atıfta bulunarak başlayan Uras, "Beni böyle güzel karşıladığınız için teşekkür ederim. Diyarbakır'da çöpler de alınmış. Şimdiden yerel seçimlerden Diyarbakır'ın nasıl bir sonuç alacağını görmek mümkün." biçiminde konuştu.
Diyarbakır sokaklarında temizliğin yanı sıra işsizlik ve yoksulluğun da görüldüğünü anlatan Uras,"Siyasette yoksulla değil, yoksullukla mücadele etmek gerekir. Bu ciddi bir irade gerektiriyor." diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi'nin iki gün önce açıkladığı gerekçeli kararların kendisini şaşırtmadığını ifade eden Uras, "Bana gerçekten şaşırtıcı gelmedi. Demek ki bütün anayasal kurumlar 12 Eylül Anayasası'nı korumak ve kollamak için bir refleks oluşturuyor. Bunun laiklikle ilgisi yok. Baro başkanımızın dediği gibi bir anayasa değişikliği yapmak mümkün olmadığına göre, bu anayasayı değiştirmek artık farz olmuştur. Yoksa hakikaten yasama organı iflas etmiştir. Zaten cayır cayır öğretiyorlar, yasama, yürütme, yargı diye hukukta vardır ya kuvvetler ayrılığı. Biz de kuvvetler ayrılığını kara kuvvetleri, hava kuvvetleri, deniz kuvvetleri diye ifade ediyorduk. Kuvvetler ayrılığını inşa etmek, özgürlükçü, demokratik bir cumhuriyet için gereklidir." ifadelerini kullandı.
Devletin, bölge halkına güven veren adımlar atması gerektiğini anlatan Uras, şunları söyledi: "Adelet mülkün temelidir ancak 't' düştüğü zaman 'adale mülkün temelidir' oluyor. Özellikle bölge halkına güven verici adımların atılması gerekiyor. Halka güven verdiğiniz zaman aslında ülkenin de güvenliğini sağlamış olursunuz. Biz milletvekilleri olarak yemin ediyoruz. O yemine baktıkları zaman aslında demokratik cumhuriyet için yemin ettiklerini fark edeceklerdir."
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise, konuşmasının bir bölümünde 20 Ekim günü Diyarbakır'a gelen ve toplanmamış çöpleri eleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a göndermede bulundu.
ÖDP Genel Başkanı Uras ve Baro Başkanı Tanrıkulu'na yaptıkları konuşmalardan dolayı teşekkür eder Baydemir, "Çünkü onların yüreği, gözü ve zihni görebiliyor. Ama bazılarının gözleri var, hakikaten göremiyor. Bazılarının yüreği hakikaten hissedemiyor. Adeta gözlerini çöp bürümüş. Sadece çöpü görüyorlar." diye konuştu.
Baydemir'in bu sözleri salondaki avukatlar tarafından alkışlandı.
Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu ise, kısa sürece önce Dicle Üniversitesi'ne Kürdoloji'nin açılması için yaptıkları müracaata soruşturma açıldığını söyledi. Tanrıkulu, yargı makamlarını eleştirerek, "Kürtçe yayın yapan TRT ve Kürt sorunu benim sorunumdur" diyen Başbakan'a neden soruşturma açılmadığını sordu.