Gazeteci-yazar Uğur Mumcu, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Prof. Dr. Muammer Aksoy ve Doç. Dr. Bahriye Üçok’un öldürülmesi eylemlerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda olayı kapsayan “Umut Operasyonu”na ilişkin dava, bozma ve yeniden yargılanmaların ardından 6’ncı mahkemede bir kez daha karar aşamasında. 7 yıl içinde bazı sanıklar “cezasını çekti” diye tahliye edilirken, bazı sanıkların cezası arttı, bir sonraki kararda ise eksildi.

Yargıtay’ın ikinci kez bozma kararının ardından davanın yeniden görülmesine, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.

Esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci, Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin, mahkemece daha önce verilen kararı bozduğunu anımsatarak, bozmadan önceki mütalaasının gerekçesini aynen tekrarladığını söyledi.

Savcı Demirci, sanık Ekrem Baytap’ın “anayasal düzeni zorla deiştirmeye teşebbüs” suçundan eylemine uyan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 146/1 maddesine göre müebbet ağır hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.

Demirci, sanıklar Mehmet Ali Tekin ve Hasan Kılıç’ın, “silahlı terör örgütünde özel göreve haiz yöneticilik yapmak” suçundan, lehlerine olan 5237 sayılı TCK’nın 314/1, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. maddesi ve 5237 sayılı TCK’nın 53, 62. ve 63. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 aydan 18 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılmalarını istedi.

Sanıklar Abdulhamit Çelik, Fatih Aydın, Yusuf Karakuş ve Mehmet Aydın’ın ise “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan, lehlerine olan 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5, ve 5237 sayılı TCK’nın 53, 62. ve 63. maddelerine göre 6 yıl 3’er aydan 12 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talebinde bulunuldu.

BİLGİ VERMEDEN ‘PİŞMAN’ OLAMAZ
Savcı Demirci, 4959 sayılı Topluma Kazandırma Yasası’ndan yararlanma yönünden talepte bulunan sanıklar Hasan Kılıç, Ekrem Baytap, Mehmet Şahin, Fatih Aydın, Mehmet Ali Tekin ve Yusuf Karakuş’un, bozmadan önceki yargılama sırasında hakim önünde savunmalarını reddetmeleri yanında, örgüt içindeki konum ve faaliyetleriyle uyumlu şekilde bilgi vermek suretiyle örgütün dağılmasına veya meydana çıkarılmasına yardım ettiklerine ya da bilgi ve belge vererek, yahut bizzat çaba göstererek örgütün amaçladığı suçun işlenmesine engel olduklarına dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle bu taleplerinin reddine karar verilmesini istedi.

Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, sanıklar ve avukatlarına esas hakkındaki savunmalarını hazırlamaları için süre vererek, duruşmayı erteledi.

İLK YARGILAMA 2. DGM’DEYDİ: 3 İDAM
Davayla ilgili ilk yargılama Ankara 2 No’lu DGM’de yapılmış; sanıklar Ferhan Özmen, Necdet Yüksel ve Rüştü Aytufan’ı, “mevcut anayasal düzeni silah zoruyla yıkıp, yerine din kurallarına dayalı devlet kurmak için oluşturulan silahlı çeteye üye olup, anayasal düzeni değiştirmeye cebren teşebbüs ettikleri” gerekçesiyle, TCK’nın 146/1. maddesine göre idam cezasına çarptırmıştı.

Mahkeme, Abdullah Argun Çetin’in, “Uğur Mumcu’nun taammüden öldürülmesi olayına fer’i fail olarak iştirak etmek suçunu işlemediği” gerekçesiyle beraatına karar verirken; “cürüm işlemek için oluşturulan teşekküle üye olma” suçundan dosyasını Nöbetçi Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. 1 sanık hakkındaki davayı erteleyen mahkeme, 4 sanığın beraatına karar vermiş, 15 sanığı da 3 yıl 9 ay ile 18 yıl 9 ay arasında değişen ağır hapis cezalarına mahkum etmişti.

YARGITAY 2 İDAMI ONADI, ÖZMEN’İN CEZASINI BOZDU
Dosyanın temyiz için gittiği Yargıtay 9. Ceza Dairesi, idama mahkum edilen Necdet Yüksel ve Rüştü Aytufan’ın cezasını, 4471 sayılı Yasa uyarınca müebbet ağır hapis cezasına dönüştürerek onamış, idam cezasına çarptırılan Ferhan Özmen’in de aralarında bulunduğu 8 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararlarını eksik soruşturma gerekçesiyle bozmuştu.

DGM’DE İKİNCİ YARGILAMA
Davaya, Yargıtay’ın bozma kararından sonra 2 No’lu DGM’de devam edilmiş ve Ekrem Baytap’ın dosyası da birleştirilmişti.

11’NCİ AĞIR CEZA’DA DEVAM: ÖZMEN’E MÜEBBET
Ankara 2 No’lu DGM’nin kapatılmasının ardından Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredilen davada, Ferhan Özmen, “Anayasal düzeni silah zoruyla yıkarak, yerine din kurallarına dayalı devlet kurmak için oluşturulan silahlı örgüte üye olup, Anayasal düzeni değiştirmeye cebren teşebbüs etme” suçundan eski TCK’nın 146/1. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

12 YIL HAPİS CEZASINA ‘İYİ HAL’ İNDİRİMİ VE TAHLİYE
Mahkeme, tutuklu sanıklar Hasan Kılıç ve Mehmet Ali Tekin’i “silahlı örgütün özel görevli yöneticisi olma” suçuna uyan ve lehlerine olan 5237 sayılı yeni TCK’nın 314/1. maddesi uyarınca, 10’ar yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Terörle Mücadele Yasası’nın ceza artırımını öngören 5. maddesi uyarınca sanıkların cezasını 15’er yıla çıkaran mahkeme heyeti, Kılıç ve Tekin’in duruşmadaki iyi halleri, sosyal ilişkileri, eylemlerinden sonraki davranışlarını dikkate alarak, cezalarını 12 yıl 6’şar aya indirmişti.

Mahkeme, 4959 sayılı Topluma Kazandırma Yasası’ndan yararlanma isteklerini de yerinde bularak, yasanın 4/c-2. maddesi uyarınca Kılıç ve Tekin’in cezalarını 6 yıl 3’er aya indirmişti. Mahkeme, ceza miktarı ve tutuklu kaldıkları süreyi dikkate alarak, Kılıç ve Tekin’in tahliyesine karar vermişti.

Mahkeme, Mehmet Şahin, Fatih Aydın, Muzaffer Dağdeviren ve Abdulhamit Çelik’i, “silahlı örgüt üyesi olma” suçunu düzenleyen yeni TCK’nın 314/2. maddesine göre, 5’er yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Terörle Mücadele Yasası’na göre sanıkların cezalarını 7 yıl 6’şar aya çıkaran heyet, “iyi hal” ve Topluma Kazandırma Yasası’ndan yararlanma durumlarını dikkate alarak, sanıkların cezalarını 3 yıl 1 ay 15’er güne indirmişti.

KARAKUŞ’A ‘SOSYAL DURUM’ NEDENİYLE 3 YIL 9 AY
Mahkeme heyeti, sanık Yusuf Karakuş’u, suçu işleyiş biçimi ve
yoğunluğunu, sosyal durumunu gözeterek, yeni TCK’nın 314/2. maddesi uyarınca 6 yıl hapis cezasına mahkum etmişti. Karakuş’un cezası önce artırılmış, daha sonra Topluma Kazandırma Yasası da uygulanarak 3 yıl 9 aya düşürülmüştü.

BAYTAP’A ÖNCE 12 YIL, SONRA TAHLİYE
Sanıklardan Ekrem Baytap’ı ise yeni TCK’nın 314/1. maddesi uyarınca, suçun işleniş şekli ve özelliği, sosyal durumu dikkate alarak, 12 yıl hapse mahkum eden mahkeme heyeti, cezayı Terörle Mücadele Yasası uyarınca önce artırmış, daha sonra iyi halini dikkate alarak 15 yıl hapse mahkum etmişti. Baytap’ın, Topluma Kazandırma Yasası’ndan ve yeni TCK’nın “etkin pişmanlık” hükmünden yararlanma başvuruları, şartları oluşmadığından reddedilmişti. Mahkeme heyeti, aldığı ceza miktarı ve tutuklu kaldığı süreyi dikkate alarak, mağdur olmaması için Baytap’ı tahliye etmişti.

YARGITAY’DA 2. KARAR: BAYTAP’A EKSİK SORUŞTURMA
Dosyanın temyiz için ikinci kez gönderildiği Yargıtay 9. Ceza Dairesi, sanık Ferhan Özmen’in, “Anayasal düzeni cebren değiştirmeye teşebbüs etme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin kararı onamıştı.

Sanık Ekrem Baytap’ın 15 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin karar ise eksik soruşturma nedeniyle bozulmuştu.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 4959 sayılı Topluma Kazandırma Yasası’ndan yararlandırılan sanıklar Abdulhamit Çelik, Hasan Kılıç, Mehmet Ali Tekin, Mehmet Şahin, Fatih Aydın, Muzaffer Dağdeviren ve Yusuf Karakuş hakkındaki kararı ise sanıkların aleyhine bozarak, bu kişilerin yasadan yararlanamayacaklarına işaret etmişti.

Sanıklardan Dağdeviren, 2005 yılında tahliye olduktan sonra, silahlı saldırı sonucu kafasından vurularak öldürüldü. Cinayetin “mafya” tarafından işlendiği belirtildi.
NTV