Gündemdeki konularla ilgili basın toplantısı düzenleyen Oran, "İnternet sitemize müdahale ediliyor. Biz bunu gündeme getiriyoruz. Benim arabama 10 gün önce saldırı yapıldı, camı kırıldı. İçinden evrak çantam çalındı. Bunu polise bildirdik, çok dikkate almadım ama olaylara genel baktığım zaman burada bir baskı var. Benim Büyükşehir Belediye Başkan Adayı'mın ofisi kurşunlanıyor. Şu an çok büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız. İşin boyutu sadece Umut Oran'ın internet sitesine yasak getirilmesi değil" dedi.

"Milletimiz bizi yalnız bırakmamalı" diyen Oran, şöyle devam etti:

"Dürüst gazetecilere sesleniyorum. Onurlu işadamlarımıza sesleniyorum. Halkımıza daha iyi koşullar sağlamak için çalışan sivil toplum kanaat önderlerine sesleniyorum. Stadlarda özgürce tezahürat yapmak isteyen taraftarlara sesleniyorum.Yolsuzluğa ve rüşvete karşı sosyal medyada muazzam bir kampanya var. İnternette sansür konusunu da gündeme getirmeleri için onlara sesleniyorum. Kul hakkının yenmesinden rahatsız olan muhafazakar yurttaşlarımıza sesleniyorum...

Dün akşam bu konuyla ilgili Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan beni aradı. Bu konuyla ilgili büyük yanlışlık yapıldığını en kısa zamanda düzeltileceğini söyledi. Ben de dedim ki kendisine, bu yasayı geri çekin ve sansür uyguladuığınız sitelerden sansürü geri çekin. Bürokratik olarak hangi kurumsa onunla ilgili de gerekli soruşturmanın yapılması için konuyu takip edeceğim.

Biraz evvel Cemil Çiçek aradı. Hiçbir milletvekilinin yasal haklarına kısıtlama getirilemeyeceğini söyledi. Ben de "Haklarımı biliyorum. Siz TBMM'nin namusunuzun bekçisiniz. Yasama olarak ne yapacaksanız yapın. Bir an evvel kimse bu işin sorumlusu yasamanın başı olarak sorumluluğunuzun gereğini yapın" diye ifade ettim.

Son derece tehlikeli bir tablo bu. Herkesin üzerine düşeni yapması lazım. Bu hafta bu yasa geri çekilmek zorunda."

Demokrasi açısından ifade özgürlüğü açısından CHP olarak her zaman halkın yanında olduk. Bu mücadelemize devam edeceğiz. Yasama ise yasama, komisyonsa komisyon, Genel Kurulsa Genel Kurul, sokaksa sokak biz halkımızın yanında olacağız.

Haftasonu gelen anketlere göre iktidar yüzde 40'ın altına düşmüş yüzde 30'a kadar iniyor. Yargı bağımsızlığı, dış politika, ekonomi, rüşvet ve yolsuzlukta muazzam bir kırılganlık var. Halk ayakkabı kutularından çıkan para görüntülerini belleğine kazımış. İstedikleri kadar medyadan silinsin. Son sözü millet sandıkta verecek. Bunun da telaşı var onlarda. Her yeri paralize etmeye, yasaklamaya başlıyorlar.  Bugün bunları yapıyorlarsa kaybettikleri zaman çok daha büyük şeyleri yapabilirler. Bu durumu panik olarak görüyorum.