Uğuroğlu, Yeniçağ Gazetesi'ndeki köşe yazısında Babacan'ın partisi siyaset ve dünyasındaki dyeni gelişmelerle ilgili şu ifadelere yer verdi:

-Davutiğer oğlu ve Babacan’ın partilerinin kuruluşlarını Recep Tayyip Erdoğan “umursamıyor” gibi yapıyor ama çalışmalarını diğer partilerin liderleri gibi çok yakından ve dikkatle takip ediyor. Bu partilerin kuruluş tarihlerini siyasiler de medya da merakla bekliyor.

Babacan’ın partisinin kuruluş tarihini az sonra yazımda açıklayarak merak gidereyim.

Televizyonlar, “az sonra” diye merak yaratır da ben neden yaratmayayım?

16 Nisan referandumu ile kabul edilen cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi tek partinin cumhurbaşkanı seçtirmesini neredeyse imkansız hale getirdi.

Gerek 24 Haziran seçimleri gerekse 31 Mart yerel seçiminde ittifaklar yarıştı. AKP ile MHP “Cumhur İttifakı”, CHP ile İYİ Parti “Millet İttifakı” oluşturarak seçimlere katıldılar.

Erken seçim olur mu, olursa hangi tarihte olur belli değil ama 3 ayrı parti siyaset sahnesinde yer almak için çalışıyor.

Ahmet Davutoğlu’nun kuracağı parti,

Ali Babacan’ın kuracağı parti,

Rıfat Serdaroğlu’nun kuracağı parti,

Serdaroğlu’nun, “Çoban Ateşi” adlı siyasi çalışmasının da diğerlerinin de partilerinin adları henüz belli değil.

Hatta kadrolarını da sır gibi saklıyorlar.

Bu 3 ayrı çalışma hakkında biraz bilgi vereyim.

Davutoğlu , konferanslar, özel toplantılar, il ve ilçe gezilerine ek olarak yurt dışı gezilerle çalışmalarını sürdürüyor.

3 Gazeteci ile sosyal medya üzerinden canlı yayın yaparak ilk kez medya önüne çıkan Davutoğlu konferanslarında AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alıyor. AKP’nin metal yorgunluğunun ortaya çıkardığı sorunlara dikkat çekiyor.

Tabi bu arada kendisi de AKP’lilerin ve Erdoğan’ın hedefi oluyor.

Ankara’da izlediğim Hacı Bayram konferansı ile partisinin manifestosunu açıklayan Sayın Davutoğlu ile özel söyleşi yapma talebim olumlu bulundu ki önümüzdeki hafta randevu bekliyorum.

Babacan ise Turgut Özal gibi özellikle ekonomi alanında uzman yakın çalışma arkadaşları ile partileşme çalışmalarını sürdürüyor.

Babacan’ın “ekonomi, eğitim, sağlık, güvenlik, dış politika, medya, çalışma hayatı, çevre” gibi birçok alanda komisyonlar kurarak partinin programını hazırlamaya başladığını da vurgulayayım.

Babacan ise henüz medya önüne çıkmadı ama burada ilk kez açıklayayım.

Abdullah Gül önderliğindeki Ali Babacan’ın partisinin ne zaman kurulacağını ilk kez açıklayayım.

Kuruluş tarihi: 02.02.2020

Bence de 2 Şubat 2020 Türkiye’yi yönetmeye talip olan parti için müthiş bir tarih çünkü partililerin aklında kalması için rakamların ahengi çok önemli.

Bu arada Sayın Babacan’dan da bu vesile ile özel söyleşi yapmak için randevu talebinde bulunayım.

Serdaroğlu’na gelince onun en önemli hedefi genç siyasetçiler. Rıfat Bey, “Bizler öncülük yapacağız ve partimizi gençlere emanet edip bir kenara çekileceğiz. Türkiye’de genç nesil, Türkiye’nin sorunlarını çözecek bilgiye ve güze sahiptir. Bizlere düşen onlara sadece ihtiyaçları olduğunda başvuracakları güvenli liman olmaktır” diyor.

Rıfat Serdaroğlu’ndan da randevu talebim var.

3 AYRI İTTİFAK

Değerli okurlarım,

Yapılacak ilk Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde partiler nasıl ittifakları yapacaklar tahmin etmeye çalışayım.

Cumhur İttifakı: AKP + MHP + VATAN Partisi

Millet İttifakı: CHP + HDP + DSP

Yeni İttifak: İYİ Parti + Davutoğlu + Babacan + Saadet Partisi

Bu tabloya adı geçen partilerin siyasi temsilcilerinden itirazlar olabilir.

Önce Vatan Partisi Genel başkanı Doğu Perinçek’ten başlayayım. Ulusal kanaldaki canlı yayında sorularımı yanıtlarken çok net şekilde cumhur ittifakından yana olduklarını açıkladı.

İYİ partiye gelince Prof. Dr. Ümit Özdağ CHP ile yapılan ittifakın partisi açısından başarısızlığa neden olduğunu açıklamıştı.

Keza Meral Akşener’de Davutoğlu ve Babacan’ın partilerinin kuruluşuna destek veren, “o camiadan oy alamıyoruz. Bu iki parti AKP seçmeninden oy alır” şeklinde beyanda bulunmuştu.

Saadet Partisi aslında hiçbir siyasi ittifakın içinde yer almıyor ama genel başkan Temel Karamollaoğlu’nun 24 Haziran seçiminde Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı adayı olarak Millet İttifakına önermesi önemliydi.

Rıfat Serdaroğlu’nun Meral Akşener ile Doğru Yol Partisinde siyaset yapması iki ismin 3. İttifakta buluşmasına yol açabilir.

Sonuç olarak her ittifak en çok oyu alacak cumhurbaşkanı adayını belirlemeye çalışacaktır.

3 ayrı ittifak ile girilecek cumhurbaşkanlığı seçiminde adayların yüzde 50+1 oranına ulaşması ilk turda neredeyse imkansız olur.

Erdoğan’ın 2 kez üst üste seçilmesinden dolayı Haziran 2023de yeniden aday olamayacağını da unutmamak gerekir.

Ancak Erdoğan’ın aday olmayacağını düşünmek de saflık olur.

Erdoğan’ın aday olabilmesi için tek çare istifa ederek erken seçim yolunu açmasıdır ki Anayasa buna izin vermektedir.

O tarihi de kuşku yok ki Erdoğan ve Bahçeli belirleyecektir.

Gün ola harman ola…