Gazetede yer alan Tülin Daloğlu imzalı köşe yazısında, NATO'nun Irak savaşını onaylamamasına rağmen ABD'nin NATO müttefiki Türkiye'yi ‘güven sarsmakla’ suçladığı vurgulandü. Yazıda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın New York’taki açıklamalarının Türkiye’de NATO üyeliği tartışmalarını gündeme getirebileceği belirtildi.

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un geçen hafta Kuzey Irak ile ilgili değerlendirmelerinin yer aldığı yazıda, “Türkler NATO üyeliğinin ülkelerine en fayda getirdiğini merak etmekteler. Amerika'nın Iraklı Kürt liderliğine yönelik politikaları Türkiye'nin ulusal güvenliği için PKK’dan daha büyük bir tehdit oluşturur hale gelmiştir ve Türkler Amerika'nın PKK'ya karsı hareketsizliğini Kürt milliyetçiliğini desteklemekle es görmektedirler” ifadelerine yer verildi.
Mart ayında Washington'u ziyaret eden, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ergin Saygun'un da Türkiye'nin NATO'dan duyduğu hayâl kırıklığını “Üye ülkeler her ne kadar PKK'yi terör örgütü olarak kabul etseler de, söylemlerine uygun şekilde hareket etmekte zayıf kalmaktalar” sözleriyle dile getirdiği hatırlatıldı.

ABD’NİN DIŞ POLİTİKASINDAKİ ÇİFTE STANDART

ABD'nin Irak'ı işgalinden bu yana PKK'nın 1000'in üzerinde Türk'ü öldürdüğü veya yaraladığı belirtilen yazıda Şırnak'ta cumartesi akşamı 12 kişinin katledildiği eyleme de değinilerek ABD'nin dış politikadaki çifte standardı şöyle ifade edildi:

“Türkiye, İsrail'le birlikte, ABD'nin bölgedeki en güvenilir müttefiki olmuştur. Ama Amerika'nın, İsrail'e ‘NATO müttefiki olmayan bir ülkeye' gecen yıl Hizbullah'la savasında verdiği desteği kıyaslamak gerekir. Amerikalı yetkililer İsrail'i, bu operasyonda bir çok Lübnanlı sivil vatandasın ölümüne neden olsa dahi, eleştirmekten kaçındılar ve Amerikan Kongresi İsrail'in, Lübnan'dan saldıran Hizbullah'a karsı, kendini savunma hakkinin olduğunu teyit eder bir karar tasarısını geçirdi. Daha da ironik olan, Türkiye'nin sınır ötesi harekatına mutlak bir karsı çıkış varken, İngiliz gazetesi The Independent, 12 Eylül'de, ‘General Petraeus, yakında, yalnız Irak'ta değil, İran sınırları içinde bazı operasyonların yapılması için yetki alınabileceğini güçlü şekilde ima etti” diye yazdı. Ve bu direnişçilerle mücadele kapsamında öneriliyordu.”

“TÜRKLER, ABD'NİN BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN KURMA EMELİNDE OLDUĞUNA İNANIYOR“

MGK eski Genel Sekreterlerinden Tuncer Kılınç'ın Türkiye'nin AB üyeliğini askıya alıp, hatta NATO üyeliğine mal olacak olsa da Rusya ve Iran gibi başka ülkelerle farklı alternatifleri araştırmasını önerdiğinde yalnız kaldığını ancak bugün konunun tartışılır hale geldiği belirtilen yazıda, şöyle devam edildi:
“Türkler giderek PKK konusunda Amerika'ya karsı daha derin hayal kırıklığına uğramaktalar ve Amerika'nın bağımsız bir Kürdistan kurma emelinde olduğuna inanmaktalar. Dahası, etkin bir emekli general olan Armağan Kuloğlu, yenilerde Türk hükümetinin değerlendirmesi için bir dizi öneride bulundu. ‘Türkiye, Amerika'nın Irak'tan kendi toprakları üzerinden çekilmesine müsaade etmeyebilir' dedi. Türkiye, Washington'un İran politikasında olumsuz etki yapabilecek adımlar atabilir. Türkiye NATO'nun Afganistan'daki operasyonundan çekilebilir. Ve Türkiye Amerikan uçaklarının İncirlik'te eğitim almalarını reddedebilir. Türkiye'nin, ABD'yi, Irak'ı işgali öncesi reddetmesi bir şey, ama Irak'tan çekilirken topraklarını açmaması apayrı bir şey olur. Şimdilik, Türkiye'nin NATO'dan çekilmesi mümkün gözükmemekte. Türk askeri NATO ile o kadar yoğun işbirliğinde ki, çekilmesi orduyu felç edebilir. Ancak Türkler Euro-Atlantik müttefikler dışında alternatiflerinin olmadığı bilindiği için müttefiklerin de PKK'yı öncelik olarak ele almak için bir gerekçe görmediklerine kanaat getirmiş durumdalar. Bu Türkiye'nin ABD'ye olan güvenini olumsuz etkilemekte ve Amerikan karşıtlığını arttırmakta. Amerika, global teröre karsı savaşırken, terörist PKK, Türk-Amerikan ilişkilerini zehirlemeyi başardı.”