Bunu öğrenmek için biraz geriye gitmek yeterli olacak. Çünkü arşiv unutmaz…
Yiğit Bulut 2006 yılında Radikal gazetesinde kaleme aldığı bir yazıda, şu anda kayıtsız şartsız desteklediği Kadir Topbaş’tan “ağaç katili” diye bahsediyor. Yazısının girişinde de “Başlık biraz ağır mı olmuş! O zaman bir kez daha tekrar edeyim; ağaç katili bir belediye başkanımız var, adı da Kadir Topbaş!” cümlesine yer veriyor.
Oldukça sert bir yazı kaleme alan Bulut Topbaş için “yaptıklarının hesabını Yüce TÜRK Milletine verecek” diyerek yapılan “ağaç katliamı”ndan kimlerin nemalandığını da sorgulamaktan geri durmuyor.
İşte o yazı:
AĞAÇ KATİLİ TOPBAŞ
“Başlık biraz ağır mı olmuş! O zaman bir kez daha tekrar edeyim; ağaç katili bir belediye başkanımız var, adı da Kadir Topbaş!
Sevgili dostlar, pazartesi günü için sizlere ‘haftaya başlarken piyasaların nasıl şekilleneceği’ üzerine bir yazı aktarmak düşüncesi içinde olmamam rağmen, cumartesi sabahı bir dostumun Sarıyer-Tarabya arasında çektiği görüntüleri seyredince ve gidip kendi gözümle durumun ne kadar vahim olduğunu görünce, yazımı bu konuya ayırmaya karar verdim.
Peki neydi beni bu kadar dehşete düşüren? Hemen arz edeyim. Maslak’tan yola çıkıp Sarıyer’e doğru seyrederseniz, Tarabya sapağına geldiğiniz andan itibaren sağ tarafınızda ormanlık bir alan göreceksiniz. Burası Özal döneminde dahi Dalan’ın projelerine rağmen korunabilmiş ve el değmemiş bir bölge. Son dönemde Büyükşehir Belediyesi ilk önce fidanlık bahanesi ile buraya yerleşmeye ve daha sonra Tarabya yokuşu boyunca sağ bölgeden itibaren ormanlık alan içine ‘bu bölgede yeni yol inşaatı yapacağım, işçiler kalacak’ bahanesiyle yerleşmeye başladı. İlk etapta Polat sitesinin tam karşısına Belediye’ye yakın olduğu söylenen bir inşaat şirketinin prefabrik merkezi ve birkaç işçi yatakhanesi yapıldı. Bu işlem sırasında ağaçlar kesildi, iş makineleri ‘bakir orman içinde yol açtı ve en kötüsü sanki ağaçlar’ yok edilmek istercesine içeri moloz döküldü.
İş bu kadarla da kalmadı. Tam dönüşte, gidip görebileceğiniz bir bölgedeki ağaçlar bir günde ansızın kesildi, orası oyuldu ve son olarak da cumartesi sabahından itibaren anacadde üzerindeki yüzyılın dokusu çam ağaçları tek tek kesiliyor. Kesim yapanlara veya orman içine moloz döküp, inşaat firmasının merkezini kuranlara sorduğunuzda, cevap hep aynı; Büyükşehir Belediyesi istiyor, biz yapıyoruz!
Sevgili dostlar, yapılan çok açık. Herkesin gözü olan bu arazi (bu noktada bir bilgi aktarayım; burası Maslak-Sarıyer arasından başlayıp, İstinye’ye kadar inen ve içinde iki suni göl olan bir ormanlık alan) çok açık bir şekilde ‘yok veya iç ediliyor’.
Ne olduğu, kim olduğu belli olmayan, hangi şartları yerine getirdiği için içine yerleştiği bilinmeyen bir firma ve onun adamları 24 saat boyunca buraya moloz döküp, iş makineleri ile ağaçları çarpıp kırarak ve kalanları da keserek tabir caiz ise burayı orman olmaktan çıkarıp başka bir yer, daha açıkçası ‘yenilip, yutulabilir’ bir alan haline getirmeye çalışıyorlar!
KAYNAK:http://www.gercekgundem.com/?p=550851