Eşi trafik kazasında ölen 3 çocuk annesi bir kadın, trafik kazasına neden olan kişi ve sigorta şirketi hakkında, destekten yoksun kalma zararının karşılanması için maddi ve manevi tazminat davası açtı.
Davayı görüşen Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi davacı kadın için 88 bin
344 TL, üç çocuğu için de toplam 33 bin 351 TL maddi, toplam 30 bin TL de manevi
tazminat ödenmesine karar verdi. Mahkeme, bu miktarın 50 bin TL’sinden sigorta
şirketini, kalan kısmından da trafik kazasına sebep veren otobüsün sürücüsü ve
şirketini sorumlu tuttu.
Yerel mahkeme kararında, davacı kadının ölen eşinin aktif dönem ve emekli
dönemindeki gelirlerinden yoksun kaldığına ve yaşı ile çocuk sayısına göre
evlenme şansının bulunmadığına" işaret edilerek, "destekten yoksun kalma
tazminatının" bu durumlar gözetilerek belirlendiği ve tazminat miktarında
indirime gidilmediği vurgulandı. Mahkeme, ölen kocanın aylık maaşı dışında,
çalıştığı kurumdan aldığı döner sermaye gelirlerini de kadının yoksun kaldığı
gelir gibi değerlendirdi.
-Daire: "Dul eşin, evlenme ihtimaline göre indirim yapılmalı"-
Davacı otobüs şirketi ve sigorta şirketinin kararı temyiz etmesi üzerine
dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından görüşüldü.
Daire, "Davacı kadının yaşı, çocuk sayısı ve ülke koşulları
gözetildiğinde yeniden evlenme şansı bulunduğunun kabul edilmesi" gerektiğini
belirterek, yerel mahkemenin kararını bozdu.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin bozma kararında, "Davacı eşin belirlenecek
evlenme şansı oranında indirim yapılması gerekir. Davacı eşin evlenme şansı
nedeniyle herhangi bir indirim yapılmamış olması usul ve yasaya uygun
düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir" denildi.
Daire, döner sermaye gelirinin de "destekten yoksun kalma zararı"
içinde hesaplanmasını hukuka uygun bulmayarak, döner sermaye gelirinin aylık maaş
gibi değerlendirilmesini de bozma nedeni saydı.
-Kurul: "41-50 yaş aralığındaki dul eşin evlenme şansı yüzde 2"-
Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin ilk kararında direnmesinin ardından
dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından görüşüldü. Kurul, destekten yoksun
kalan eşin, yeniden evlenme olasılığının hesaplanarak tazminatta indirim
yapılmasının hukuka uygun olacağına, dul eşin yeniden evlenme şansının
belirlenmesinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin (AYİM) kullandığı tablodan
yararlanılması gerektiğini vurguladı.
AYİM’in kullandığı tabloya göre 41-50 yaş aralığındaki dul eşin evlenme
şansının yüzde 2, 18 yaşından küçük her bir çocuk için evlenme şansından yüzde 5
indirim yapılmasının öngörüldüğü belirtilen Kurul kararında, "Davacı dul eşin
dava tarihindeki yaşı, çocuk sayısı, AYİM tablosu, sosyal ve ekonomik durumu ile
ülke ve yöre koşulları dikkate alındığında, yeniden evlenme şansının bulunmadığı
sonuç ve kanaatine varılmıştır. Dul eşin yeniden evlenme şansının bulunmadığı
gerekçesiyle tazminattan bir indirime gidilmesine yer olmadığına ilişkin direnme
usul ve yasaya uygun bulunmuştur" denildi.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, davacı dul eşin yeniden evlenme şansının
bulunmadığına ilişkin kısmı oy birliğiyle onadı.
Kurul kararında, döner sermaye gelirinin ölen kişinin mal varlığında
artış sağlayacağını, bu kişinin ölümüyle mal varlığındaki artışın engellendiğine
işaret ederek, "Döner sermaye gelirinin murisin gelirine dahil edilerek,
destekten yoksun kalma zararının hesaplanmasında usul ve yasaya aykırı bir yön
olmayıp, bu kısma ilişkin direnme kararının onanması gerekir" değerlendirmesinde
bulundu. Kurul, destekten yoksun kalma tazminatı hesabında döner sermaye
gelirinin de dikkate alınması gerektiğine ilişkin kısmı ise oy çokluğuyla
onadı.
Davalı sigorta şirketi ve otobüs firmasının Yargıtay Hukuk Genel
Kurulunun onama kararlarına karşı yaptığı karar düzeltme istemleri de Kurul
tarafından reddedildi.