Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, Erdoğan'ın "yeni anayasa" söylemlerini köşesine taşıdı.
"Yeni anayasa çalışmalarının içinde HDP de olacak mı?" sorusuna yanıt arayan Sarıkaya, "Erdoğan’ın sözlerine bakarak HDP’nin de sürece dahil edilmesinden söz ettiği savlanabilir." diye yazdı.
Sarıkaya'nın bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle:
Yeni Anayasa’nın yapımı konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan dün yeni bir açılım yaptı.
AK Parti Grubu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dinledikten sonra dikkat ettim ki üç noktanın altına çift kalın çizgi çekmişim…
Çünkü Erdoğan, geçen haftadan farklı olarak üç kez yeni Anayasa’nın yapım sürecine katılması gereken taraflara yönelik önemli bir duruş değişikliği getirdi.
İlk olarak Anayasaların doğaları gereği toplumun kahir ekseriyetini kapsaması gerektiğine vurgu yaptı.
Yetmedi ikinci cümlesinde “toplumun her kesiminin yeni Anayasa çalışmalarının içinde bulunması gerektiğini” söyledi.
Üçüncü cümlesinde aynen şöyle dedi:
“Tüm partilerin sürece katılmasını tercih ederiz… Acele etmeden tüm toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak bir metin ortaya çıkaracağız…”
Burada da durmadı bir adım daha attı:
“Kimseyi dışarda bırakmadan vizyoner bir bakış açısı ile bunları milletimizle paylaşalım. Farklı görüşleri tekrar tekrar konuşalım. Milletimizin önüne en kapsayıcı ülkeyi en uzun süre taşıyacak metni ortaya koyalım.”
HDP DE OLACAK MI?
Yeni Anayasa’nın yazımı için, “Bu konuda en büyük görev TBMM ve Cumhur İttifakımıza ve AK Parti grubuna düşecektir” diyerek Meclis zeminini işaret etti.
Geçmişte 60 madde üzerinde uzlaşı sağlayan ancak sonucunu getirmeden dağılan bütün partilerin eşit sayıda görev aldığı Anayasa Hazırlık Komisyonu’nda var olan metin üzerinden yola devam edilebileceği imasında bulundu.
Olmazsa en geniş kesimlerin katılımıyla bir metin ortaya çıkabileceğini söyledi.
Erdoğan’ın sözlerine bakarak HDP’nin de sürece dahil edilmesinden söz ettiği savlanabilir.
Nitekim dün kuliste bu yorumların hiçbirine AK Parti içinden itiraz gelmemesi de önemliydi.
Cumhur İttifakı’ndaki ortağın tepki gösterebileceğine ilişkin bakışlarda işaret edilen noktada da MHP lideri Bahçeli’nin önceki günkü Grup toplantısındaki sözleriydi…
BAHÇELİ’NİN DURUŞU
İşaret edilen Grup toplantısında MHP lideri Bahçeli yeni Anayasa’nın gerekliğine işaret ederken kırmızı çizgisini şu cümle ile çizdi: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ruhuna ve dokusuna uygun yeni bir Anayasa yazılması geniş bir uzlaşmayla sağlanmalı ve milletimize kazandırılmalıdır…”
Burada da kalmadı, her partinin yeni bir Anayasa’dan veya değişmesinden bahsettiğine vurgu yaparak “önyargısınız şekilde buna hazır olduklarını” belirtip devamını getirdi:
“O zaman tutarlılık gereği bütün partilerin Anayasa’nın ilk dört maddesine bağlı, vatandaşlık tanımına sadık bir siyasi tutumla bir araya gelmesi milletimizin talep ve beklentisidir.”
Buradaki vurgu, Erdoğan’da da olduğu gibi “bütün partilerin” cümlesinde kendini buluyor.
Yani bir hafta öncesine kadar kapatılması gerektiğinden söz edilen ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısına bunun için adım atması çağrısında bulunulan HDP de kapsama giriyor mu?
Kulis muhabbetlerinde bu soruya verilirken, mevcut yasalar yapılırken de HDP milletvekillerinin komisyonlarda görev yaptığına ilişkin bakıştan öteye geçmedi.
UZLAŞI KOMİSYONU DENGESİ
Ancak konu çalışmada kimlerin yer alacağında bitmiyor.
Var sayalım ki parlamentoda temsil edilen bütün partilerin katılımı ile bir komisyon kuruldu.
Bu durumda iki parti bir tarafta başkanlık sistemini savunurken, geri kalanların hepsinin rasyonelleştirilmiş parlamenter sistemi savunur olacak.
Partilerin sandalye sayısına bakılmaksızın eşit temsil edildiği Anayasa Hazırlık Komisyonu’ndan bu durumda ağırlık parlamenter sistemden yana basacak.
Bu da ciddi bir çelişki oluşturacak, çünkü parlamentoda temsil edilen 13 siyasi partiden 10’u parlamenter sistemi savunuyor.
Gruplar baz alınarak teşkil etmesi halinde de 5 gruptan 3’ü parlamenter sistem taraftarı.
Her iki durumda da Cumhur İttifakı bileşenleri açısından avantajlı bir durum yok…
Zaten Anayasa hazırlığı konusunda önemli bir mesafe almış muhalefet partilerinin de dönüp böyle bir zemine gelme niyeti yok.
Son bir hafta içinde CHP, İYİ Parti, Gelecek ve DEVA liderlerinin açıklamalarına bakılırsa zaten net bir duruşun olduğu da görülür.