Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Yiğit Bulut, TRT Haber'de dün akşam yayınlanan Derin Analiz programında, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "fahri" Başdanışmanı Etyen Mahçupyan'a çok sert ifadelerle yüklendi.
Yiğit Bulut sözlerine, faizin düşürülmesinin önüne geçmek isteyen çevrelerin olduğunu belirterek, "Toplumların mutlaka şuur düzeyinin yükselmesi gerekiyor. Fakat toplumların şuur düzeyi yükselirken, her alana sızmış, görevleri toplumun bilincinin oluşmasını bozmak olanlar görevlerini ifa etmeye devam ediyorlar. Bakın, her alana sızmış söylüyorum" dedi.
MAHÇUPYAN'IN AKŞAM'DAKİ SÖZLERİNE VERYANSIN
Ve sözü Mahçupyan'ın Pazar günü AKP'li Akşam gazetesinde yayınanlan "Başkanlık ekonomiyi de ‘düzeltir’ mi?" başlıklı yazısındaki ifadelerine getirerek, "Türkiye'de bir gazetenin köşesinde birisi şu cümleyi yazabiliyor: 'Bugünün dünyasında faizin gerçekten de bilinçli bir kararlılıkla düşürülebileceğini sanacak kadar bilgisizce veya sorumsuzca düşünce yürütülebilir...' Diyor ki yani, bugünün dünyasında bilinçsizce bir siyaset yürüterek faizi düşürebileceğini sanacak kadar saf mısınız söylüyor. Niye bunu diyor, şunun için; ne kadar bilinçli olursanız olun, ne kadar kararlı olursanız olun, faizi düşüremezsiniz söylüyor" şeklinde konuştu.
HER ALANA SIZMIŞ OLANLARDAN BİRİ
Mahçupyan için, "Ve bu insan malesef bir yerlere sızmışlardan bir tanesi" diyen Bulut, ithamlarına şöyle devam etti: "Ve bu kadar aleni ve seçik Türkiye'yi tehdit ediyor. Diyor ki; ne kadar bilinçli olursanız olun, ne kadar kararlı olursanız olun, faizi düşüremezsiniz söylüyor. Bu, toplumun inancını, hedefini, kararlılığını bozmaktır. Bu toplumun hedeflerini oynatmaya çalışmaktır. Ne kadar bilinçli ve kararlı olursanız olun faizi düşüremezsiniz söylüyor. Faizin şuur ve kararlılıkla düşürülebileceğini, uygulanan politikalarla düşeceğini sanacak kadar saf mısınız, cahil misiniz diye söylüyor."
BU ADAM MAHÇUP OLMAZ ÇÜNKÜ YÜZSÜZ
Sözlerini, "Bu kime hakaret? Bu hepimize hakaret, bu topluma hakaret" ifadeleriyle sürdüren Yiğit Bulut, "Bunu yazan insan mahçup olmuyor, olmaz. Çünkü yüzsüz. Mahçup olması olası değil" diye konuştu.
FAİZ LOBİSİNİN YERLEŞTİRİLMİŞ SIZDIRILMIŞ BİR KÖŞE YAZARI
Devamında ise Mahçupyan'a çok ilginç bir suçlama daha yöneltti: "Bu adam 32 trilyon doların faiziyle beslenen, yerleştirilmiş, sızdırılmış köşe yazarlarından bir tanesi. Daha fazla şey diyeceğim fakat terbiyem elvermiyor. Bu tip adamlar her yerde mevcut. Bunlar küresel us tarafından beslenmiyor, bunlar "küresel cep" tarafından besleniyor."
KÜRESEL CEBİN BESLEYİP GÖREVLENDİRDİĞİ KİŞİ
Yiğit Bulut'un Mahçupyan'a yönelik suçlamaları bunlarla da sınırlı kalmadı. "Bunlar küresel cebin beselemeleri" diyen Bulut, şu ifadeleri kullandı: "Bu ülkede de mevcut, Fransa'da da mevcut, İngiltere'de de mevcut, diğer yerlerde de mevcut bunlardan. Bunlar "küresel nakit"nın beslediği ve "küresel nakit"nın, toplumun kararlılıkları önüne koymaya çalıştığı, toplumun kararlılığını bozmak için görevlendirdiği unsurlar, piyonlar, insanlar veya adam dışı varlıklar. Ne derseniz deyin."
NE YÜZSÜZLER... NE YÜZSÜZLER...
Başkanlık sistemine 'içeriden birileri' dediği bazı isimlerin engel olmaya çalıştığını ileri süren Bulut, "Açık diyeyim, bunun önüne kimse geçemez. Eğer sistem yeni bir noktaya doğru tekamül edecekse, sistem kendisini "en" noktasına taşıyacak, ve bizim binlerce yıllık yürüyüşümüz yeni bir sistemsel noktayla taçlandırılacaksa, bunun önünde ne mahçup olanlar durur, ne mahçup olmayanlar durur, ne yüzlüler, ne yüzsüzler... Hiç kimse bunun önünde duramaz" dedi.
BİRİLERİ SENİ BESLİYOR, KÖŞENDE DURUYORSUN
Yiğit Bulut, konuşmasının devamında Mahçupyan'a şu sözlerle seslendi: "Onun için, hiç kimse boşu beyhude rengini belli etmesin. Açık diyorum. Ben onlara arkadaş çağrısı yapıyorum. Boşuna kim olduğunuzu iyice deşifre edip ortalığa çıkmayın. Birileri sizi besliyor, köşenizde duruyorsunuz, besleme konumunuzda yolunuza devam edin. Toplumsal kararlılığın önüne kimse geçemez. Türkiye'nin çıktığı yola kimse barikat olamaz. Ne bir kuruluş, ne bir müessese, ne bir şahıs, ne bir medya... Hiç kimse Türkiye'nin; cemiyet, ulus, devlet el ele atacağı adımlara mani olamaz."