Öcalan'ın konuşmasında MİT'i ve Başbakan'ı destekleyen, Cemaati hedef alan sözleri bugün Zaman gazetesi ve yazarları tarafından sert bir dille yanıtlandı.
ZAMAN'DAN DERİN GÜÇLER DEVREDE MANŞETİ
Zaman gazetesi manştinde "Derin Güçler Devrede" başlığı ile yer verdiği haberde Öcalan'ın AK Parti'ye yönelik suçlamalarda bulunduğu iddia edildi. Tıpkı Oslo ve Habur gibi, zabıtların yayınlanmasının süreci baltalayacağının altının çizildiği haberde, Gülen Cemaati hakkında Öcalan'ın da Ergenekoncuların ve Ulusalcıların argümanlarını kullandığı dile getirildi.
"Kürt sorununun çözümü için başlayan yeni süreç, Abdullah Öcalan'a ait olduğu iddia edilen bazı ifadelerin medyaya sızdırılmasıyla ilginç bir seyre girdi.
AK PARTİ'YE AĞIR SUÇLAMALAR
BDP'li ikinci milletvekili heyetinin İmralı'da yaptığı görüşmeye ait olduğu savunulan tutanaklarda, Öcalan AK Parti'ye yönelik ağır suçlamalarda bulunuyor.
Çözüm çabalarının iki önemli siyasi aktörü olan AK Parti ve BDP'den isimler, derin güçlerin süreci tıkamaya çalıştığına işaret etti. İki partideki sağduyulu isimler, Habur ve Oslo sürecini sabote eden güçlerin, bir kez daha aynı çabayı sergilediğini düşünüyor.
ÖCALAN ERGENEKONCULAR VE ULUSALCILAR GİBİ KONUŞUYOR
Öcalan, son dönemde Ergenekon ve ulusalcı isimlerin kullandığı dili tekrarlayarak Bediüzzaman Said-i Nursi ve Fethullah Gülen'i de hedef alıyor. Said-i Nursi'nin köyünün eski bir Ermeni köyü olduğunu iddia ediyor, Gülen Hocaefendi'ye ise ABD'de yaşadığından hareketle iftiralarda bulunuyor. Hükümet ve Nur cemaatine yönelik ağır ithamlarda bulunan Abdullah Öcalan, geçen sene yaşanan MİT krizine atıfla şöyle diyor: "Ben darbeyi sezdim. Cezaevi müdürüne 'Hakan Bey'i yalnız bırakmamak gerekir dedim. Sözlü yazılı iletişime geçtim. 5 ay sonra tekrar kanal açıldı diyalog başladı."
İddiaya göre Öcalan, Erdoğan’ın bugüne kadar bazı kesimler tarafından yanlış yönlendirildiğini ileri sürüyor. Başbakan’ı etkileyen kesimlerin önce 10 bin KCK’lıyı hapse attırdığını, ardından da MİT Başkanı Hakan Fidan’a darbe planladığını ve burada asıl hedefin Erdoğan’ın vatana ihanetten yargılanması olduğunu savunuyor. Ardından, “Genelkurmay Başkanı’nın (İlker Başbuğ) tutuklanması da budur” diyor ve bu ‘darbe’ girişimine karşı kendisinin devreye girdiğini savunuyor.
Gazeteciler Emre Uslu ve Mehmet Baransu’nun MİT’i hedef aldığını ve bu kişilerin arkalarında çok büyük bir güç olduğunu iddia ediyor.
İLK İKİ SÜRECİ SABOTE EDEN DERİN GÜÇLER
Ergenekoncu kesimlerin sıkça kullandığı argümanlarla konuşan Öcalan’ın sözleri ve bunların sızdırılmasının, derin bir yapılanmanın işi olduğu belirtiliyor. Daha önce başlatılan Habur çözüm süreci PKK’nın saldırıları nedeniyle akamete uğramış, terör örgütünün Avrupa kanadı sorumlularıyla başlatılan Oslo süreci de bu görüşmelerin içeriğinin sızmasıyla sona ermişti. İlk iki süreci sabote eden derin güçlerin, İmralı görüşmeleriyle başlayan yeni barış çabalarını da baltalamaya çalıştığı belirtiliyor.