ulusal Kanal'ın internet sitesinde yalan haberle ilgili olarak şu bilgilere yer verildi.
Fethullah Gülen'le doğrudan bağı olan ve yönetim kurulunda Fethullahçı kişilerin yer aldığı Zaman gazetesi, Ulusal Kanal'la ilgili gerçek dışı bir habere daha imza attı.
Zaman, Ulusal Kanal şirket hesaplarını dört yıl önce inceleyen Sermaye Piyasası Kurulu'nun Ulusal Kanal'a "uyarı cezası" verdiğini iddia etti. Oysa Sermaye Piyasası Kurulu, 28 Nisan 2006 tarihli 20. toplantısında 497 sayılı kararla Ulusal Kanal şirketlerinde Sermaye Piyasası Kanunu'na aykırı hiçbir uygulamanın bulunmadığını oybirliğiyle karara bağladı. Zaman haberinde Ulusal Kanal'ın bir ay önce açıkladığı "Mali Suçları Araştırma Kurulu gizlice Ulusal Kanal şirket yöneticilerinin hesaplarını inceliyor" şeklindeki açıklamasını da çarpıtarak Ulusal Kanal'a bir kez daha çamur attı. Zaman'ın birinci sayfadan gördüğü bu haberle ilgili Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Büyükdağlı açıklama yaptı. Büyükdağlı'nın yaptığı açıklama şöyle:
Zaman Gazetesi'nin 2 Ocak 2008 tarihli sayısının 1. sayfasında "Ulusal Kanal'a Kara Para İncelemesi" başlıklı bir haber yayınlanmıştır. Bu haber gerçek dışıdır.
2004 yılında Zaman gazetesinin kampanya tarzında sürdürdüğü yayınını ihbar kabul eden Sermaye Piyasası Kurulu, Ulusal Kanal'ı incelemeye aldı. Bu inceleme Mart 2006'ya kadar yaklaşık birbuçuk yıl sürdü.
Ulusal Kanal şirketlerinin yapılanması, gelir, gider kalemleri, banka hesapları tek tek sıkı bir denetime tabi tutuldu. SPK uzmanları en küçük bir usulsüzlük bulamadılar. Yapılan denetim, 120 sayfalık SPK raporu ve 4200 sayfalık ekleriyle kayıt altına alındı.
Sermaye Piyasası Kurulu, 28 Nisan 2006 tarihli 20. toplantısında 497 sayılı kararla Ulusal Kanal şirketlerinde Sermaye Piyasası Kanunu'na aykırı hiçbir uygulamanın bulunmadığını oybirliğiyle karara bağladı.
Böylece Zaman Gazetesi aracılığıyla Televizyonumuzu hedef alan ABD-Fetullah Gülen operasyonu boşa çıkarıldı.
Sermaye Piyasası Kurulu'nun vardığı sonuç; Ulusal Kanal'ın yasaya uygun davrandığıdır.
"Uyarı cezası" gibi bir karar söz konusu değildir.Ancak Ulusal Kanal'ı hedef alan kanunsuz uygulamalar devam ediyor.
Ulusal Kanal bu yeni girişimi, 23 Kasım 2007 günü kamuoyuna açıkladı. Bu kez de Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı bir inceleme başlatmıştı.
Araştırma ve inceleme konusu: "5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun".
Zaman Gazetesi bu açıklamamızı yayınlamadı. Şimdi yeni bir haber gibi gerçeği tamamen çarpıtarak Ulusal Kanal'a bir kez daha çamur atmaktadır."Küreselleşme" programları Türkiye'yi mafya, gladyo ve kara para cenneti haline getirdi. Hükümet dahiyane bir buluşla sorunu çözmüş. "Küreselleşme" programına karşı direnişin medyadaki kalesi Ulusal Kanal, "kara para" incelemesinin hedefi.
Ulusal Kanal, Türkiye'nin milli kanalı. Emperyalistlerin kuşatma, bölme ve parçalama planları nedeniyle ülkemizin üzerine çöken karabulutları dağıtma görevini medya alanında yerine getiren televizyon.
Türkiye'nin halkçı televizyonu. Telekom, Tekel işçileri Bismil köylüleri gibi mücadele eden halkın sesini duyurabildiği bir kale. Halkın televizyonu.
Ulusal Kanal'ı yaratan güç halkın kendisi. Beşyüze yakın ortağı ve binlerce gönüllüsüyle her türlü saldırıyı göğüsleyecek güce sahip.
Bu özellikleriyle ABD operasyonu öncesi emperyalistlerin ve iç gericiliğin önünde büyük bir engel.
AKP Hükümeti ABD'nin dayatmalarıyla Irak'ın kuzeyindeki kukla yönetimi resmen tanımaya hazırlanıyor. Böylece Irak'ın bölünmesi resmileştirilirken, Türkiye'nin bölünmesi yolunda da en önemli adım atılıyor. Bununla birlikte bu gelişmeleri açıklayarak tavır alan Ulusal Kanal'ı susturmak için harekete geçiliyor.
Saldırıyı tezgahlayanların ve alet olarak kullanılanların Ulusal Kanal'ın gücünü kavramaları olanaksız. Onlar başka bir dünyanın parçası. Ulusal çapta televizyon yayıncılığının Soroslarla işbirliği yapmadan, banka hortumcusu olmadan yapılamayacağına inanmışlar. Televizyonumuzun kurumlaşması ve direnci onları çılgına çevirmiştir. Bu nedenle boşluğa yumruk sallamaktadırlar.
AKP medya alanında dikensiz gül bahçesi yaratmaya çalışmaktadır.
AKP İktidarı, bir yandan kendi medya grubunu büyütüyor. Bir operasyonla Çalık Grubu "Sabah-ATV" ihalesini alıyor. AKP'nin iş adamları "ikinci büyük medya kuruluşu olacağız" açıklaması yapıyorlar. AKP, doğrudan yönetmediği medya kuruluşlarını ise iktidar gücü ve olanaklarıyla teslim alarak kendi yanına çekiyor.
Bu silah Ulusal Kanal'a karşı etkisiz. Ulusal Kanal bir vatan savunması yapıyor. Yapılanması farklı. Ekonomik kuşatmalarla teslim alınması olanaksız. O zaman oradan buradan didikleme yolu seçiliyor.
Ulusal Kanal'a giren her kuruş anamızın ak sütü gibi helal. Ortak ve gönüllü listesini herkes inceleyebilir. Türkiye'nin en değerli yurtsever aydınları, işçileri, iş adamları, zanaatkarları alınterleriyle Ulusal Kanal'ı yarattılar.
Büyük sermaye kuruluşları çökebilir. Tarih bunun sayısız örnekleriyle dolu. Ancak halkın bitmesi, yok olması olanaksız. Ulusal Kanal her şeyiyle halkımızın bir parçasıdır. Gücünü oradan almaktadır.
İşte tam da bu nedenle Ulusal Kanal gelişecek, çok daha büyük görevleri yerine getirecektir.
Ulusal Kanal milli, halkçı ve laik yayın çizgisiyle medya dünyasının yüz akıdır. Var oluş nedeni, Ülkemizi, Milletimizi ve Cumhuriyetimizi savunmaktır.
Zaman Gazetesi ise bir kez daha ülkemizi ve milletimizi hedef alan emperyalistlerin ve onların işbirlikçisi karanlık güçlerin psikolojik savaşının aleti olmuştur.
Bilginizi rica ederim.
Saygılarımla.
Yalçın Büyükdağlı
Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı