Gazeteci Bilal Özcan'ın Kanaltürk'teki 'Laf Aramızda' programına konuk olan Zerrin Özer, gençliğinde, Unkapanı'nda kendisine tecavüz eden kişiyle ilgili sır perdesini aralamıştı. Özer, "Bana Ü.G. tecavüz etti" demişti. Bugün yazarı Aykut Işıklar, bugünkü yazısında Ü.G'nin açılımını yazdı.
Ya Ümit çıkıp "Zerrin bana tecavüz etti" derse...
Ümit Güner'in babası Ankara'nın en büyük plak dağıtım şirketi Kent'in sahibi idi. Plakçılar İstanbul'da önce Sirkeci Doğu İş Hanı'nda, sonra Unkapanı İMÇ'de idi ama... Çıkan her plak önce Ankara'da Kent Plak deposuna gider, oradan Türkiye'nin dört bir yanına dağılırdı. Ama Ümit Güner hiçbir zaman babasının parası ile gezip eğlenen, çapkınlık yapan delikanlı olmadı. Hep çalıştı, babasının servetine servet kattı. 70'li yılların ortalarında da İstanbul'a gelip ayrı şirket kurdu. Bu arada çok güzel ve kültürlü Ankaralı flörtü ile evlendi. Dağıtım işine yapımevini ilave etti. Başta 'İkimiz Bir Fidanız Tülay' gibi pek çok genç sanatçıya albüm yaptı. Unkapanı çarşısının her zaman en zengin ve güçlü yapımcısı oldu. Bu arada yüzlerce uluslararası yapımcının temsilcisi oldu. Halen dinlediğinizin klasik müzik albümleri 35 yıldır Ümit Güner tarafından piyasaya çıkarılır.
Özetle Ümit Güner, zengin, çok kültürlü, çağdaş, konuşkan ve sempatik bir adamdır. Sanırım bugün 55 yaşlarında. Aşırı şişman olduğu için çeşitli hastalıklar geçirdi. Amerika'da yaşıyor. Ama sık sık geliyor. "Uzun zamandır görmediğim, arkadaş olduğum, görüşebileceğim üç-beş yapımcıdan biridir" diyorum. Bir zamanlar ailecek görüşürdük. Ev gelip gitmeleri filan. Eşini çok iyi tanıyorum, Nebahat Çehre'nin güzeli idi.
Ancak Ümit şu günlerde magazin basınında o kadar farklı anlatılıyor ki inanamıyorum. Sanki tecavüzcü Coşkun...
Bu olayı 1976 yılında Van'da asker iken öğrenmiştim. Ya Zerrin Özer ya da ablası Tülay mektupta yazmıştı. Tabii doğru mu, iftira mı bilemem. Ama 2009'da hâlâ konuşulması artık kabak tadı verdi.
Zerrin gündeme gelmek için mi yapıyor, yoksa Zerrin'e soracak soru bulamayan gazeteciler mi deşiyor... Her beş yılda bir, sanki dün olmuş gibi ısıtılıp sofraya geliyor. Oysa Zerrin'e kimin tecavüz ettiği Türk halkının hiç umurunda değil. Dersin ki 17 kiloluk bir kıza zorla... Zerrin o zamanlar maşallah, kapılardan geçemezdi.
Sevgili Ümit, sözü edilen kişinin sen olduğunu herkes biliyor. Fısıltı gazetesi TV'lerden daha etkili... Bu alemdeki en aptal kişi bile seni hatırlıyor. Çık ortaya konuş. Veya avukatın konuşsun. Bu doğru mu, yoksa Zerrin'in rüyası mı? İftira ise söyle. Belki Zerrin Özer sana tecavüz etti.
Ama ne olur, şu 35 yıllık Zerrin'in tecavüz hikâyesini dinlemekten kurtulalım. Başka birisi Zerrin'e tecavüz etsin. Yüreği varsa. Hele eskiden. 120 kilo iken adamın üstüne bir düşse... Sağlam kemiği kalmazdı. Kim kime tecavüz etmiş görürdün. Ben şahsen bıktım. Başka konu mu, haber mi yok?