Türkiye’de 14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala, ilk sandıklar yurtdışında kurulacak.

27 Nisan’dan 9 Mayıs’a kadar yurt dışındaki 4 bin 969 sandıkta 3 milyon 286 bin 786 kişi oy verebilecek.

2018 genel seçimlerde yurt içi oylarıyla milletvekili seçilen, yurt dışı oylarının eklenmesiyle milletvekilliği diğer partilere geçen 4 İYİ Partili siyasetçiden biri olan İYİ Parti Türk Dünyası ve Yurtdışı Türkler Başkanı Rıdvan Uz, seçim için attıkları adımları anlattı.

“HİÇBİR SANDIĞIMIZ BOŞTA DEĞİL”
 
Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, yurt dışında kullanılan oylar seçim günü kritik öneme sahip. Türkiye’de sandıkların kapanmasıyla beraber sayılmaya başlanan bu oylar milletvekili dağılımına da doğrudan etki ediyor. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem vaadinde bulunan partiler arasında yer alan ve Meclis aritmetiği için milletvekili dağılımının kritik olduğunu belirten İYİ Parti, yurt dışı seçmenleri için bu süreçte çok sayıda adım attı.

Sandık güvenliğini sağlamak adına CHP ile ortak çalıştıklarını belirten Uz, 75 farklı ülkede kurulan sandıkların tamamı için müşahit ve görevlilerin hazır olduğunu belirterek, “Hiçbir sandığımız boşta değil ve sandık güvenliğimiz yerinde. Bir sıkıntıya mahal vermeyecek şekilde hazırlandık” dedi.

75 ülkede seçim koordinasyon ofislerinin oluştuğunu, Almanya merkez olacak şekilde seçim koordinasyon merkezi oluşturduklarını ifade eden Uz, “3 milyon 280 bin seçmenimizin 1 milyon 443 bini Almanya’da yaşıyor. Sandıklara uzak mesafede olan vatandaşlarımızı sandıkla buluşturmak adına çalışma yaptık” diye konuştu.

‘HEDEF CUMHUR İTTİFAKI’NI GEÇMEK’
İYİ Parti geride kalan süreçte yurt dışındaki seçmenler için bir taahhütname hazırladı. Buradan da yola çıkarak seçim bildirgesi kaleme aldıklarını ifade eden Uz, “Genel başkanımız nasıl Türkiye’yi karış karış gezdiyse biz de Avrupa’yı karış karış gezerek onların dertlerini ve beklentilerini kaleme aldık” ifadelerini kullandı.

2018 seçimlerinde yeni kuruldukları dönemde partilerinin yurt dışından yüzde 4 oy aldığını, bu seçimlerde hedeflerinin yüzde 200 artışla en az yüzde 12 oy oranına ulaşmak olduğunu ifade eden İYİ Partili Uz, “Millet İttifakı olarak hedefimiz de Cumhur İttifakı’nı geçmek” diye konuştu.

'İKTİDAR SANDIĞA GİTMEYEN YÜZDE 51 İÇİN ADIM ATMIYOR'

Türkiye’de sandığa katılım oranları yüzde 80’li rakamlardayken yurt dışı seçmenler için bu oran yüzde 50’lere ulaşmıyor. Özellikle yurt dışında yaşayanların sandığa gitmesi için kampanya yürüttüklerini belirten Uz, iktidarın sandığa gitmeyen yüzde 51 oranındaki seçmen için adım atmadığını belirterek şunları kaydetti:

“Yurt dışındaki seçmenlerin yüzde 51’i sandığa gitmiyor. Bizden gizlenen, tabiri caizse 'yok sayılan kesimi sandığa nasıl götürebilirizle' ilgili çalışma yaptık. Yüzde 51’in neden sandığa gitmediğini ve iktidar partisinin bu insanların sandığa gitmesi için neden mücadele yapmadığını sahada gördük. AK Parti yüzde 51’lik bu kesime limuzin de gönderse özel şoför de gönderse gidip kendisine oy vermeyeceğini biliyor. Dolayısıyla bunları konsolosluk elleriyle görmüyor, yok sayıyor. Bizim ana felsefemiz bu yüzde 51 seçmene ulaşmakla ilgiliydi ve büyük ölçüde başardığımızı düşünüyoruz. Bu insanlarımıza ‘Ne olur ülkene sahip çık, arabanı al, arkadaşını al, marşına bas ve sandığa git’ diyoruz.”

‘YURT DIŞI MİLLETVEKİLLİĞİNİ SAVUNUYORUZ’
Millet İttifakı’nın vaatlerinden biri de yurt dışına özel seçmen bölgesi. Yurt dışında yaşayanların Türkiye’deki 87 seçim bölgesinden biri gibi kabul edilmesini 87 olan seçim bölgesinin 88’e çıkarılmasını ve Meclis’te 15 milletvekili ile temsil edilmelerini vaat olarak açıklamalarının ardından olumlu tepkiler aldıklarını ifade eden Uz, bu sistemin doğru olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Bizim arzumuz şu; yurt dışında seçim bölgesinin oluşmasıyla hem ikili diyaloğun sürdürülmesi hem de oradaki vatandaşlarımızın sıkıntılarını Meclis’e taşımak. Avrupa’dan birini alıp Türkiye’de İstanbul’dan, Ankara’dan aday gösteriyorsunuz, seçiliyor. O insan ne İstanbul’a ne bulunduğu ülkeye adapte olabiliyor. Sadece adı milletvekili gibi olmuş oluyor. Bu nedenle yurt dışı milletvekilliğini savunuyoruz.”