|
|
|
|
DOLAR |
35,2480 |
|
|
|
EURO |
36,7154 |
|
|
|
IMKB |
9.627,000 |
|
|
|
ALTIN |
2.966,980 |
|
|
|
|
Şehir Seçimi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
BURJUVAZİ SINIFINI ARIYOR |
|
|
Cahit Saraçoğlu |
10 Haziran 2011 Cuma |
|
|
|
|
Türkiye’de siyaset halen liderlerin sultasında yürütülüyor. Dolayısıyla da toplumun ihtiyaçlarına uzun vadede yanıt verecek siyasi analizi yapılmıyor.
Olaylara günübirlik “propaganda bakış açısı”yla yaklaşılıyor ve o anlayışla yanıtlar veriliyor. Bu durum galiba Türkiye’de siyasete “bakış” anlayışından kaynaklanıyor.
Çünkü bu coğrafyada yerleşik siyaset anlayışı, topluma yeni açılımlar getirmekten çok uzak.
Bu söylediklerimize TÜSİAD’ın “Demokratikleşme Perspektifleri” başlıklı raporu ile ilgili son günlerde yaptığı açıklamalarına bir siyasi parti liderinin çıkışını örnek olarak verebiliriz.
Bu lider ve sürdürdüğü misyonun bugüne kadar Türk siyasetine hiçbir yeni açılım getirecek projelerini görmediğimiz için, TÜSİAD’ın yaptırdığı raporları ve bu raporlarda yer alan analizleri siyasi anlamda tahlil etmemesini de doğal buluyoruz.
Halbuki; dünya sanayi devrimi ile birlikte devrimi yapan ülkelerin bir çoğunda sosyal tabakalar da kendi statülerinin gereğini yerine getirdiler. Bu dönemin en önemli özelliği, işçi sınıfı, burjuva sınıfı gibi kesimlerin örgütlenerek, toplumsal devinimde etken olma mücadelesi içine girmeleridir.
Ancak Türkiye’de, “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunduğu” için olsa gerek, sınıf bilinci ne sermaye kesiminde, ne de proletarya da gelişmedi.
Bugün ise dünya; sınırların kalktığı, tek para biriminin geçerli olduğu yeni bir düzeni geliştirmeye çalışıyor. Bu sürecin en önemli özelliği de sermayelerin ortaklaşa hareket ettiği bir döneme girilmesidir.
Şimdi bir Fransız işadamını düşünün; kapitalist üretim sürecini ve burjuva sınıf sürecini yaşamış. Bir de daha düne kadar KOBİ niteliğinde olan, “bir eli devletten elde edeceği teşviklerde diğer eli mafya içinde” bir Türk işadamının, bu Fransız ile ekonomik üretim içinde aynı anlayışla hareket edebileceğini düşünün.
Bir yerlerde “anlayış farklı, felsefe farklı” esprisi olmayacak mı?
İşte global ve küresel bir dünya ekonomik rekabet sürecinde üretim anlayışlarının bir arada olacağını gören TÜSİAD, doğası gereği kendi sınıfsal arayışına girdi.
Sermaye, riskin az olduğu alanlarda ve bölgelerde hareket etmeyi sever.
Bu cepheden bakıldığında, bugüne kadar TÜSİAD içinde yer alan iş çevreleri Türkiye’yi “potansiyel riskli” alan olarak gördüler.
Bu nedenle yıllardır kazançlarının önemli bir bölümünü yurtdışındaki bankalarda özellikle de Zürih Bankaları’nda tuttular.
Ancak, dünya sermayesi artık yatırım yapacağı risksiz yeni alanlar arıyor. Dünyada bakir alanların başında ise işgücü ve talep yüksekliği ile Türkiye’de ilk sıralarda geliyor.
Bu durumu gören TÜSİAD, daha düne kadar “potansiyel riskli” gördüğü ülkesinde yabancı sermaye ile ortaklaşa yatırımlara girmek istiyor. İste TÜSİAD’ın demokratikleşme, kayıtdışılık gibi konulardaki raporları ve açıklamalarının altında bu mantık yatıyor.
Buna isterseniz, “TÜSİAD, ortaklaşa gireceği yabancı sermayenin Türkiye’ye güvenini sağlamak için riskli alanlarda ‘mıntıka temizliği’ yapıyor” da diyebilirsiniz.
Böylece TÜSİAD önce kendi burjuva sınıf bilincinin gereğini başlatıp, toplumsal devinim sürecine sokarak başlatmak istiyor. Bunun da ancak yaşadığı coğrafyadaki riskleri bertaraf ederek olacağını biliyor.
Sonuç itibariyle, Türkiye’de sermaye sınıfını arıyor diyebiliriz. Ancak bunu siyasilere anlatabilmek için onlarda da sınıf bilincinin gelişmesi gerekiyor.
Korkarım bir yüzyılı da onlarda bu sınıf bilincinin gelişmesi ile geçireceğiz.
Esen kalın….
[email protected]
|
|
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
|
Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
|
Bu yazı henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
AKP'nin şubat ayında yapılması planlanan İstanbul İl Kongresi'nde aday olmayacağını duyuran Osman ... |
|
|
|
|
|
Fransa'da, Michel Barnier hükümetinin muhalefetin gensoru önergesi ile düşürülmesinin ardından ... |
|
|
|
|
|
Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) yarın için Akdeniz, Ege, Marmara ve İç Anadolu bölgeleeri içinde ... |
|
|
|
|
|
Turgay Ciner’in Ciner Yayın Holding'deki hisselerinin tamamını Can Grubu aldı. Can Grubu Yönetim ... |
|
-
|
|
|
|
Beştepe'deki toplantının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'deki yeni ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
YAZARLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ÇOK YORUMLANANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
Turgay Ciner’in Ciner Yayın Holding'deki hisselerinin tamamını Can Grubu aldı. Can Grubu Yönetim ... |
|
|
|
|
|
Beştepe'deki toplantının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'deki yeni ... |
|
|
|
|
|
AKP'nin şubat ayında yapılması planlanan İstanbul İl Kongresi'nde aday olmayacağını duyuran Osman ... |
|
|
|
|
|
Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) yarın için Akdeniz, Ege, Marmara ve İç Anadolu bölgeleeri içinde ... |
|
-
|
|
|
|
Fransa'da, Michel Barnier hükümetinin muhalefetin gensoru önergesi ile düşürülmesinin ardından ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
ANKET |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
|
|
|
|