Dünya ülkelerinin birçoğunda olduğu gibi, Türk ekonominin de kanayan yarası “cari açık” masaya yatırıldı. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ihracatla ithalat arasında doğan farkın giderilmesi için Bakanlık bünyesinde kapsamlı bir çalışma başlattı.
 Ekonomi Bakanı Çağlayan’ın talimatıyla başlayan çalışmada ithalatta sektörel bazda en önemli alanların neler olduğu saptandı. Öncelikle demir-çelik, makine ve otomotiv sektörlerindeki ithalat boyutu incelendi. Daha sonra kimya, tarım-gıda ve tekstil sektöründeki ithalat masaya yatırıldı. Bu sektörlerde yapılan ara malı ithalatının 30 milyar dolar gibi çok yüksek bir miktara ulaştığı ortaya çıktı. Dünyanın en büyük ve en pahalı hurda demir ithalatçısı olan Türkiye’nin bu ithalata 9 milyar dolar gibi bir kaynak ayırdığı saptandı. Bu konuda yapılan bir düzenleme ile hurda demir ithalatında “ortak satın alma yolu” açılarak ithalat giderinin düşürülmesi sürecine girildi. Birinci alüminyum ithalatının 4 milyar dolara bulduğu, 674 milyon dolarlık buzdolabı ihraç edilirken buzdolabı kompresör ithalatına çok büyük bir kaynak aktarıldığı ortaya çıktı.
 Ekonomi Bakanlığında yapılan çalışma sonucunda otomobil motoru aktarma organı ithalatına ise 5 milyar dolar aktarıldığı görüldü.
 İhracatla - ithalat arasındaki dengenin kurulması ve yıllardır sorun olan cari açığın giderilmesi ve yüksek katma değerli üretimin özendirilmesi gibi temel konularda yürütülen çalışmalar hakkında Ekonomi Bakanlığı, Ekonomi Koordinasyon Kurulu’na yakında bir brifing sunacak.
 Bu arada, Ekonomi Bakanlığı 81 ilde 500 sektörün inceledi ve her ilin ihracatta öne çıkan sektörlerini saptadı. Bu çalışmanın bundan sonraki süreçte Türkiye’nin ihracatına yeni bir ivme kazandırabileceği belirtiliyor.
 Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın çok çalışkan ve disiplinli bir kişiliği olduğunu biliyor, onu uzun yıllardan beri tanıyorum. Kafasına koyduğunu gerçekleştirmek konusunda engel tanımayan bir yapısı vardır. Özellikle ekonominin kanayan yarası “ cari açık” konusuna merhem olabilecek bir çalışma başlatması nedeniyle Sayın Çağlayan’ı kutluyorum. Türkiye’nin toplam 73 ülkede 1243 sektörde yüzde 30 oranında daha fazla ihracat yapma potansiyeli olduğunu saptayan çalışma da büyük önem taşıyor.
 Görünen o ki, Ekonomi Bakanı Çağlayan önünü görerek ve “iyimser bir bakış açısıyla” tempolu koşusunu sürdürüyor. Bakalım Çağlayan’ın temposuna yurt içindeki ve yurt dışındaki bürokratlar ayak uydurabilecekler mi?