|
|
|
|
DOLAR |
34,5424 |
|
|
|
EURO |
36,0063 |
|
|
|
IMKB |
9.550,000 |
|
|
|
ALTIN |
3.005,890 |
|
|
|
|
Şehir Seçimi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ERDOĞAN KÖŞK’E ADAY OLMAYACAK |
|
|
Cahit Saraçoğlu |
10 Haziran 2011 Cuma |
|
|
|
|
Başlığa bakınca çok kesin bir ifade gibi gelebilir size. Ama bazı tespitler gelecekteki olaylara kesinlik kazandırabiliyor…
Bir süredir Mayıs ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Başbakan Erdoğan’ın aday olup olmayacağı, aday olursa çıkıp çıkmayacağı, ya da çıkmamasına ilişkin yapılacaklar konusunda senaryolar üretilmeye çalışıldı. Ama, şimdiye kadar da “oturaklı” bir senaryo geliştirilemedi.
Neden sağlam bir senaryo kurgulanıp o senaryoya göre bir tavır geliştirilemiyor diye düşününce insan; böyle bir senaryonun kurgulanmasının mümkün olmadığı ortaya çıkıyor. Çünkü Başbakan’ın da diline pelesenk ettiği gibi seçimlerde, Anayasa’nın amir hükmü ne ise o uygulanacak.
Anayasa’nın amir hükmünün neler getirdiğini “Erdoğan Cumhurunbaşı olmasın” diyenler de biliyor. Peki o zaman bu yapılanların amacı ne?
Bu tartışmayı açan gerilim taraftarlarının asıl amacı Erdoğan’ın aday olup olmaması falan değil. Çünkü bir yandan da Kürdistan’a yönelik bir hareket ile ordunun da oraya girmesi gerektiği yönünde söylemleri dile getiriyorlar. Böylece iyiden iyiye Türkiye’de bir kaotik ortamın oluşması amaçlanıyor.
O zaman ortaya şu çıkıyor: Köşk seçimlerine ilişkin söylemlerle asıl amaç, Türkiye’de bir gerilim ortamının yaratılması mı? Bu gerilim ile seçimlere gidilmesi, belki seçmenin kafasını karıştırarak, karambolden TBMM’ye girilmesi mi planlanıyor.
Bu mantığın altında yatan her ne ise; Ak Parti kurmaylarının ve Erdoğan’ın iyi gördüğünü düşünüyorum.
Neden?
Ak Parti iktidar olduğu süre içinde Türkiye’de önemli bazı adımları attılar. Bu kısmi başarı onlara önümüzdeki dönemde de iktidar kapısını aralayacaktır. Bunun aksi durumda bir kaotik ortam ise son 4,5 yıldır iktidardaki Ak Partiyi bitirecektir.
Köşk’e aday olarak sadece bireysel bir egonun tatmini, ya da Kürdistan’a girerek ülkeyi Ortadoğu batağına sürükleyecek bir maceraya atılacak adımlar Ak Parti’yi siyaset sahnesinden silecektir. Düşünün kendi dönemlerinde oluşacak bir kaotik ortam sonrası durumları aynen Refah Partisi’nin 28 Şubat sürecinden sonraki haline dönecektir. Ak Parti bunu iyi görüyordur diye düşünüyorum.
ABD’de Erdoğan’ın Köşk’e çıkmasını istemeyecektir
Öte yandan ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ise Türkiye gibi laik ancak, İslami yönü ağır basan İslami motifli bir partinin iktidarını gerektiriyor. Türkiye’nin “şahinleri” Kürdistan Bölgesi’ne girmeye kalkışsa dahi ABD’nin bu konudaki olumsuz tavrı ile karşılaşacaklardır. (Bence şahin tavırlılar da bunu biliyor ve sadece gerilim amacı ile bu çıkışları yapıyorlar.)
ABD, Ortadoğu’daki uzun projeksiyonlu adımının, ucuz siyasi atraksiyonlara harcanmasına müsaade etmeyecektir. O nedenle Türkiye’de, bölgedeki ülkelerle gerektiğinde farklı diplomasi enstrümanlarını (dinsel motif de dahil) kullanabilecek bir siyasi iktidarın yeni dönemde de ağırlığının olmasını isteyecektir. Dolayısıyla da ABD’de bu uğurda gerekli ağırlığını koyacaktır.
İşte bunları çok iyi analiz eden Ak Parti Hükümetinin, yukarıdaki maceralara atılmayacağını düşünüyorum. Bu nedenle Erdoğan bir dönem daha “halkım beni başbakan olarak görmek istiyor” diyerek başbakan olarak seçimlere girecektir.
Seçimlere girerken “Ben isteseydim Cumhurbaşkanı olabilirdim. Anayasa’nın amir hükmü buna açık onay veriyor. Ama bizim adaylığımızı kötü emelleri için kullanmaya çalışanlar olacağı için Türkiye’de yaptığımız bütün olumlu gelişmeleri kaybedebilirdik. Biz kendi egomuzu tatmin etmek için Köşk’e aday olmayız. Ancak halkımız isterse oluruz” şeklinde bir siyaset edebiyatı yaparak, aday olmayacaktır.
Bundan sonra önemli olan Ak Parti için TBMM’de önümüzdeki dönemde de tek başına iktidar olmaktır.
İşte acaba bunu başarabilecekler mi?
Yoksa olası bir çok partili TBMM’de yasaların çıkarılmasında kendileri ile uyum içinde hareket edecek bir partinin girmesini mi isterler? Mesela Ak Parti bu projesi için hiç beklenmeyen bir parti ile bazı illerde milletvekilliği pazarlığına girer mi?
Bence asıl bu çok önemli…
Esen kalın…
[email protected]
|
|
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
|
Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
|
Bu yazı henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
Özgür Özel, Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyım atanmasına tepki gösterdi: "Kılıfına bile uydurulamamış ... |
|
|
|
|
|
Kızılcık Şerbeti dizisinin yayınlanan son bölümünde bebeğe başörtüsü sahnesi sosyal medyada gündeme oturdu. |
|
|
|
|
|
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyum atandığı duyuruldu. |
|
|
|
|
|
CHP'nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tunceli ve Ovacık'a yapılan kayyum atamalarınsa ... |
|
-
-
-
|
|
|
|
|
|
|
YAZARLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ÇOK YORUMLANANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyum atandığı duyuruldu. |
|
|
|
|
|
Kızılcık Şerbeti dizisinin yayınlanan son bölümünde bebeğe başörtüsü sahnesi sosyal medyada gündeme oturdu. |
|
|
|
|
|
Özgür Özel, Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyım atanmasına tepki gösterdi: "Kılıfına bile uydurulamamış ... |
|
|
|
|
|
CHP'nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tunceli ve Ovacık'a yapılan kayyum atamalarınsa ... |
|
-
-
-
|
|
|
|
|
|
|
ANKET |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
|
|
|
|