Cesedi kıyıya vuran minik Suriyeli Aylan, yüreğimizi sarstı
O fotoğrafı görenler ne yaptı bilemiyorum ama ben şok oldum, isyan ettim.
3 Yaşındaki Aylan Kurdi ve 5 yaşındaki minik abisi Galip Kurdi bu feci kazada ölmeseler,ne babası, ne kendisi dünya gündemine böyle girmezdi.
Suriyeli sığınmacılar geçen 4 yıl içerisinde birçoğumuzun artık görmek, konuşmak istemediği bir konu haline geldi.
Muhtemelen birçok kişinin sokakta yüzüne iğrenerek baktığı, gözünü kaçırdığı ya da “dilenci bunlar” diyerek söylendik, kızdık...
Aslında onlar, Esad’ın zulmü, radikal İslamcıların zulmü, diğer grupların zulmü ya da IŞİD’in zulmünden kaçan, ama “zulümden kaçan” insanlardı.
Ve tek istekleri en azından çocuklarını daha rahat bir yaşama kavuşturmaktı.
Ancak düşündükleri rahat yaşamı Türkiye’de göremediler. Evler onlara 2 katı kiraya verildi, çocukları karın tokluğuna çalıştırıldı, kadınlarının bedenleri satıldı.
Yanlış politikalar sonucunda ülkemize akın eden Suriyeliler 4 yıldır bu ülkede hiçbir yasal güvenceleri olmadan, emekleri, bedenleri sömürülerek; her türlü ırkçılığa, ayrımcılığa, tacize uğrayarak yaşıyorlar. Herkes sus pus…
Şimdi Sayıları milyonu aştıktan sonra,9 Mart’tan beri Suriye sınırı kapalı ve Suriyeli sığınmacılar artık Türkiye’ye giremiyorlar.Ürdün ve Lübnan’dan sonra Türkiye de Suriyeli sığınmacılara sınırını kapadı.
Artık koca bir mezarlığa dönen Akdeniz’de son şanslarını aramaktan başka çareleri yok!
Aylan da bunlardan biri. Aylan’ın cansız minik bedenine bakıp gözyaşı dökmek, Suriyeli göçmenlerin sorunlarını maalesef çözmüyor.
Onu kaybettik, ama en azından bundan sonra daha az Suriyeli çocuğun Akdeniz’de boğulmasını önleyebiliriz.
Madem ülkemizin kapılarını olara açtık, gözyaşlarımızı ve öfkemizi unutmayalım, ama, gözyaşı ve öfkemizi en azından bu ülkede daha iyi bir yaşam sağlamak için onlarla dayanışmaya, Suriyeli sığınmacıların hakları, insanca yaşam koşulları için mücadeleye çevirelim.
Unutmayalım, Aylan’ın katili biraz da, bu insanları ve yaşadıklarını görmezden gelen bizleriz!