Referans gazetesinden Kenan Şanlı imzasıyla yer alan habere göre, Orta Asya'nın en büyük bankası Turan Alem Grubu ile eşit ortaklık kuran Şekerbank, gözünü sigorta sektörüne dikti. Bir sigorta şirketi kurma ya da satın alma konusunda ortak karar alan Şekerbank Personeli Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı ile Turan Alem Grubu, bu kapsamda bir sigorta şirketi ile görüşmelere başladı. Turan Alem ile Sandığın bir şirketi almak için görüşmeleri sürdürdüğüne dikkat çeken Şekerbank Genel Müdürü Hasan Basri Göktan, ismini veremeyeceğini açıkladığı şirketin küçük çaplı olduğunu ifade etti. Göktan, "Şu anda bir sigorta şirketi ile görüşüyoruz, pazarlıkta son aşamadayız, yakında satın alırız. Küçük bir sigorta şirketi ancak Şekerbank'ı büyüttüğümüz gibi biz bunu da büyütürüz" dedi. Göktan, daha sonra bir emeklilik şirketi de satın alabileceklerini vurguladı.Sigortasız bir finans grubunun düşünülemeyeceğini belirten Göktan, bu ve gelecek potansiyeli nedeniyle sigorta sektörüne girme kararı aldıklarını vurguladı. Kazakistan-Türkiye arasındaki ticari işlemlerin sigortalanması konusunda aktif olmayı planladıklarını belirten Göktan, "Sigorta sektöründe hedefimiz, bizim grubun sigorta işlemlerinin yanı sıra piyasadan pay almak. Ayrıca Kazakistan-Türkiye arasındaki ticari işlemlerin sigortalanması konusunda aktif olmayı planlıyoruz" dedi. Sektörde faaliyet gösteren Şeker Sigorta, sanılanın aksine Şekerbank'a değil, Liberty Mutual Grubu'na ait bulunuyor.

10 YTL YÜKSEK BİR FİYAT DEĞİL

Şekerbank'ın 2005 yılında yüzde 51'ini, hisse başına 2.72 YTL'den satış için Rabobank ile yapılan anlaşma mahkemenin fiyatın 4.93 YTL'nin altında olamayacağı kararıyla bozuldu. Yaklaşık bir yıl sonra 10 YTL fiyatla Şekerbank'ın yüzde 33,9 oranındaki hissesi Turan Alem Bank'a satıldı. Türkiye'deki banka fiyatlarının bir yıl içerisinde 2-3 kat arttığına dikkat çeken Göktan, "2.72 YTL üzerinden satışın yapıldığı dönemde Şekerbank’ın hisse fiyatları 4.5 YTL civarındaydı. Mahkeme bu nedenle 4.93 YTL’nin altında satamazsınız dedi. Rabobank ile görüşmeye başladığımız zaman Şekerbank’ın defter değeri 220 milyon YTL iken bugün 470 milyon YTL oldu. Yani şu anda 10 YTL hisse fiyatı da bugünkü defter değerine göre çok yüksek bir fiyat değil. Çünkü defter değerinin iki katı dahi 9.5 YTL yapıyor. Sattığımız zaman da defter değerinin 3.5 katı bir fiyat oluşmuştu" dedi. 

SPEKÜLATÖRLERİN MENFAATLERİNİ BOZDUK

"İyi ki Rabobank ile ortaklık olmadı" diyen Göktan, "Turan Alem hisse başına 10 YTL fiyat verdi. Çoğunluğu verdiğinizde bu fiyatı 12-13 YTL diye düşünmek gerekir. Ana hissedar olmak her zaman önemlidir. Dolayısıyla hisse başına 2.70 YTL nerede 10 YTL nerede. Ben bu parayı cebime koymadım ki" dedi. Bu satışla bir çok kişinin menfaatini bozduklarını vurgulayan Göktan, arı kovanına çomak soktuklarını, bu nedenle çeşitli eleştiriler yapıldığını vurguladı. Bu durumun 2-3 YTL'den hisse toplayan birtakım spekülatörlerin hoşuna gitmediğini belirten Göktan, “Çünkü biz çoğunluk hisseyi değil de yüzde 33,9’ünü sattığımız için çağrı yapmayacağız dedik. Çağrı yapmadığımız için de borsada fiyatı yukarı çıkaranların elinde kaldı ve menfaatleri, oyunları bozuldu" dedi.

SERMAYE KOYAN İLK YABANCI TURAN ALEM

"Turan Alem'e hisseleri satın aldığınızda sorumluluğunuz bitmiyor. Biz bu bankayı büyütmek istiyoruz, buna var mısınız?" diye sorduklarını bildiren Göktan, onların da "varız" cevabı verdiklerini söyledi. Göktan, Türk bankacılık sistemine yoğun ilgi gösteren yabancıların, sektöre sermaye anlamında bir katkılarının olmadığını vurguladı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun da yabancı bankalara sermaye koymaları yönünde uyarı yaptığını hatırlatan Göktan, mayıs-haziran gibi Şekerbank'ın ödenmiş sermayesini yüzde 200 civarında artırarak 400 milyon YTL'ye çıkaracaklarını söyledi. Bu sermaye artışına eşit olarak katılacak Turan Alem Bank'ın sektörde bu anlamda bir ilki gerçekleştireceğini belirten Göktan, "Diğer yabancı sermayedarlar gelip para verip banka aldılar, ancak sermaye koyan yok. Turan Alem Bank ise hem hisse alımı için para verdi, hem de bankanın içine para koyacak. Biz de onlardan aldığımız para ile sermaye artırımına katılacağız. Sonuç itibariyle biz ortaklık sonrasında Şekerbank'ın içine taze para koyacağız" dedi. Turan Alem Grubu’nun bankacılığın yanı sıra gayrimenkul ve enerji alanında güçlü yatırımları bulunduğunu belirten Göktan, Türkiye’de de özellikle gayrimenkul yatırımı için uygun yerler baktıklarını söyledi.Göktan, Turan Alem Grubu’nun gelecek dönemde Türkiye’de enerji sektöründe de yatırım yapacağını söyledi.

AKTİFLER 2010 YILINDA 18 MİLYAR DOLARA ÇIKACAK

Şekerbank, ortaklıkla birlikte önüne iddialı hedefler koydu. Göktan, 2010 yılında 18 milyar dolarlık aktif, 1 milyar dolarlık özkaynak büyüklüğüne ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Şekerbank bugün 210 olan şube sayısını ise 2010 yılında 300'e çıkacak. Bu yıl her ay ortalama 2 şube açacaklarını vurgulayan Göktan, bu şubeleri bankacılık hizmeti alamayan yörelerde açacaklarını söyledi. Bu anlamda "Anadolu bankacılığı diye bir konsept" geliştiren Şekerbank, KOBİ, bireysel, tarım ve hayvancılık kredilerine ağırlık verecek. Şekerbank, ayrıca “mikro kredi” adını verdiği yeni bir krediyi hayata geçirecek. Yoğun rekabete rağmen Türkiye'de herkese iş olduğunu vurgulayan Göktan, hala kredi kartını tanımayan, bankaya para koymayan, bankadan kredi almayan milyonlarca insanın bulunduğunu hatırlattı.YABANCILARLA REKABET İÇİN BAHREYN'DE ŞUBEkTürkiye’de yerli bankalar aleyhine haksız rekabetin yaşandığına dikkat çeken Göktan, "Yurtdışından verilen krediler Türkiye’den kullandırıldığı zaman Kaynak Kullanım Destekleme Fonu ve resim-harç maliyetleri biniyor. Bu dövizde yarım bir spread fark ettiriyor. Buradaki yabancı banka ise yurtdışı şubesinden bu vergileri ödemeden krediyi veriyor. Böylece bizim yabancı karşısında rekabet şansımız kalmıyor. Biz de bu haksız rekabetten doğan zararımızı telafi etmek için Bahreyn’de şube kuruyoruz" dedi. Suriye ve Libya’da şube kurma fikirlerinin olduğunu belirten Göktan, ayrıca Bosna, Batı Trakya, Kosova, Üsküp, Saraybosna gibi Balkan ülkelerinde de şube açmayı planladıklarını vurguladı.

YERLİ İÇİN BANKA ALMAK AUT, SATMAK İN

“Türk sermayedarları için banka almak aut, satmak in” tanımını yapan Şekerbank Genel Müdürü Hasan Basri Göktan, Türkiye’de yerli yatırımcıların banka sahibi olmasının özendirilmediğini, aksine banka sahibi olmamayı özendiren bir mentalitenin hakim olduğundan yakındı. Yabancıyı cezbeden yerliyi kovan bir sistem mi mevcut? yönündeki sorumuza ise Göktan, “Bankacılık yasasını yabancıya uygulayamazsınız, ancak Türk vatandaşına uygularsınız. Türkiye’de varolan yabancıya da sermayesi kadar uygulayabilirsiniz, ancak ortaklarına hiçbir şey yapamazsınız. Bankacılık yasası Türk yatırımcıyı banka sermayedarı olmaktan korkutuyor” cevabını verdi. Göktan, mevcut bankacılık yasasının olağanüstü bir dönemde çıkarıldığını ve o dönemin bittiğini belirterek, Türkiye’nin bu “fobiden” kurtulması gerektiğinin altını çizdi.