Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın çocukları Abdullah Unakıtan, Zeynep Basutçu ve Fatma Unakıtan'a ait 'Telemobil' adlı şirketin geçen yıl Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Akfen Grubu ve Singapurlu SPA konsorsiyumuna satılan Mersin Limanı'na 2 milyon dolarlık terminal işletim sistemi sattığının ortaya çıkması etik sorununu da gündeme getirdi. Olay ilk kez Fatih Altaylı'nın Gazeteport'taki köşesinde, 'Bu yolsuzluk haberini başka yerde göremezsiniz' başlığıyla yer aldı. Haberde Altaylı, Unakıtan'a bağlı olan Özelleştirme İdaresi tarafından özelleştirilen Mersin Limanı'na aynı bakanın çocuklarına ait şirket tarafından 150 bin doları peşin olmak üzere 2 milyon dolara güvenlik sistemi satılmasının Batılı ülkelerde günlerce manşet olacağını ifade ediyordu.

Satış haberi doğrulandı
Bu yazının ardından Mersin Limanı'nı işleten Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği (MIP) adlı şirketin konuyla ilgili genel müdür yardımcısı İsmail Kürşat Tezman da Gazeteport'a yaptığı açıklamada satış olayını doğruladı. Tezman açıklamasında şunları söyledi: 'Mersin Limanı'na satılan sistem güvenlik kameralarının yanı sıra, limanın kapasitesinin artırılabilmesi ve faaliyetlerin standardizasyonu ve düzenlenmesinde kritik öneme sahip yazılımı, serverları, el terminallerini ve liman sahasında bilgi aktarımını sağlayacak kablosuz sistemleri de içeriyor. Ayrıca sistem içinde kapı girişlerini sağlayan ve kamyon plaka okuma sistemlerini içeren program, personel giriş çıkışını sağlayan program ve okuma sistemleri (kartlı geçiş sistemi) ve bu konulara ait bilgisayar kablolama, kameralar ve teknik teçhizatın tamamı da yer alıyor. Telemobil Türkiye'de bu hizmeti entegre halde, bir bütün olarak sunabilen tek şirket ve bu sistemlerin birçoğunun da tek yetkili satıcısı."

İkisi şirketin de temsilcisi
İşte Tezman'ın bu açıklaması kritik bir öneme sahip. Çünkü tüm dünyada ve Türkiye'de liman özelliğine sahip limanlar bu konuda iki değişik sistem kullanıyor. Bunlardan birisi Telemobil'in Mersin Limanı'na sattığı 'Cosmos' sistemi. Yine Cosmos kadar yaygın bir diğer sistem ise 'Navis'. Mersin Limanı'nı alan konsorsiyumun dünyanın ikinci büyük liman işletmecisi olan ortağı SPA sistem alımında hemen Cosmos'u tercih etmiş. Bunun nedeni ise dünyada işlettiği 25 limanda da aynı sistemi kullanması. Bu tercih bile Unakıtan kardeşlerin ne denli uzak görüşlü olduğunu ortaya koyuyor. Ancak Navis sisteminin tercih edilmesi durumunda da para yine Unakıtan kardeşlerin şirketine gidecekti. Çünkü Telemobil aynı zamanda Navis'in de Türkiye'deki temsilcisi, tek yetkili satıcısı. Eğer Türkiye'de adam gibi bir liman işletmeciliği yapmak istiyorsanız mutlaka Telemobil'in veznesine uğramanız gerekiyor. Zaten öyle de oluyor.
Telemobil 5 Ocak 2005'te 300 bin YTL sermayeyle kurulmuş. Yönetim Kurulu Başkanı kamuoyunun gündemine pastörize yumurta ve mısır ithalatı alanındaki girişimleriyle gelen Abdullah Unakıtan. Başkan yardımcıları ise Unakın'ın kızları Fatma Unakıtan ve Zeynep Basutçu.
Basutçu ise Telsim'in, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) yönetimindeyken yani İngiliz Vodafone'a satışı öncesinde bilgisayar sistemi satmak için şirketin genel müdürlüğünün bulunduğu binaya girerken yakalanmış ve gazetelere haber olmuştu.

ÖİB önce Şener'e bağlıydı
Özelleştirme İdaresi AKP hükümetinin ilk döneminde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'e bağlıydı. Daha sonra Şener'den alınıp Unakıtan'ı bağlandı. Mersin Limanı'nın özelleştirilmesi 12 Ağustos 2005'te yapıldı. Şirket limanı 11 Mayıs 2007'de devraldı. Yani kimsenin bu şirket özelleştirmeden sonra Bakan Unakıtan'ın forsuyla yalnızca bu işi almak için kurulduğunu söyleyen kimse yok. Ancak limanı kim alırsa alsın Unakıtan kardeşlerin kapısına gelecekti. Çünkü limanlarda kullanılan bu iki sistemi Türkiye'de yalnızca Telemobil satıyor. Dünyanın en modern limanlarını işleten dev şirketler de bu iki sistemi alıyor. Türkiye'nin en önemli ve büyük limanlarının özelleştirme programlarına 1990'lı yılların sonunda girdiği, Unakıtan kardeşlerin 'liman gibi limanlarda' kullanılan iki önemli sistemin Türkiye temsilciliğini aldıkları da düşünülürse ne kadar 'ileri görüşlü, becerikli oldukları' ortaya çıkıyor.

Telemobil'den cevap yok
Konuyla ilgili bilgi almak için Abdullah Unakıtan'ın yerine asistanı olduğunu söyleyen Mehmet isimli kişiyle görüşebildik. Kendisi bize 'Abdullah Bey sorularınıza cevap vermez. Bu konudaki yetkili kişi de Zeynep hanımdır (Zeynep Basutçu)' dedi. Ancak Zeynep Basutçu ile görüşme girişimimiz de sonuç vermedi.