Gönül, 27 Mart ve 7 Ekim 2003 tarihli iki tezkerenin, bir sınır ötesi operasyon için çıkarılmadığını söyledi.

Gönül, "Bunlar, koalisyon kuvvetlerinin planladıkları şekilde meseleyi yürütememeleri üzerine, özellikle 1 Mart tezkeresinin reddedilmesi bakımından, overflight (doğrudan geçiş) müsaadesiydi. Yani, Amerikan kuvvetlerinin Türkiye üzerinden Kuzey Irak’a -biz müsaade etmediğimiz için Kuzey Irak’a karadan asker götürmemişlerdi- overflightıydı. Overflight sayesinde Amerikan kuvvetleri 4 bin 300 sorti yaptılar üzerimizden. Bizim askerle alakası yoktur" dedi.

7 Ekim tezkeresinin de Kuzey Irak'ta Türk askerinin koalisyon kuvvetlerine yardım etmesi amacıyla çıkarıldığını belirten Gönül, "Ancak, bu tezkerenin uygulamasında sıkıntı oldu. Ben bizzat, Amerikan Savunma Bakanı Rumsfeld’le Denver’da görüştüm. Onlar Ambar mıntıkasını teklif ettiler -ki en sıkıntılı yerdir- biz kabul etmedik, biz Kuzey Irak’ı istedik ve bu yüzden uygulama mümkün olmadı" dedi.

Gönül, ABD ile ulaşılan en büyük mutabakatı PKK’ya karşı gecikerek verilen istihbaratın "real time" (Tam zamanlı) istihbarata dönüştürülmesi olduğunu söyledi.