"HİÇBİR ZAMAN KENDİMİ DİNDAR OLARAK NİTELENDİRMEDİM"

Serdar Turgut'un kendisi için dediği “İçinden geldiği sınıfın temel özelliği kindarlıktır” sözü üzerine Akif Beki;

"Hangi sınıfmış o? Dindarlık diye bir sınıf tabir ediyor. Dindarlık bir temenni. Ben dindar olmayı isterdim. Ama hiçbir zaman kendimi dindar olarak nitelendirmedim. Hangi sınıfın içinden gelmişim? Serdar Turgut dindarların boynuna neden kindarlık diye bir yaftayı asıyor? Bu yaftayı hak etmek için o sınıf ne yapmış? Şimdi bu yazı için geriye dönüp bir bakmak lazım. Başbakanlık Basın Müşavri iken masanın diğer tarafına geçip medya yöneticilerinin diğer yüzünü de gördüm. Bana kindar diyen kişi, o dönemlerden bir kinin intikamını mı taşıyor diye ona bir bakmak lazım" diyerek cevap verdi.

"ÇOK DÜŞMAN KAZANDIM"

Bunun ardından Veyis Ateş'in "O dönemler çok mu can yaktınız?" sorusu üzerine Beki şunları söyledi;

"Çok düşman kazandım. İşimin tabiatı gereği… Türkiye’de üç bin köşe yazarı ve medya yöneticisi var. Ancak uçağa 6/8 kişi binebiliyor. Gerisi ne olacak? Şimdi bu söyleyeceğimi az önce adını andığınız arkadaş anlar. Grubunda sözleşmesi dolmak üzere iken Başbakanla yanyana fotoğraf vermek için, koltuğunun altında dosyalarla sanki danışmanmış gibi Başbakana öneriler sunmak için, oradan oraya koşturan bir tipti. Şimdi bunların benden bir alacağı var. Vaktinde uçak bileti niyetine yazı yazmış adamlar var. Şimdi de internet medyası hakkında yazdıklarım üzerinden benden intikam almaya çalışıyorlar. Ben internet medyası hakkında yazdıklarımın arkasındayım. Elini vicdanına koyan hiç kimse o yazımda bir yanlışlık bulamaz. İnternet medyasının daha iyi olmasını isterim. Bu mesleğin geleceği orada. Kabul edelim ki bu günlerde durumları pek parlak değil. O tepkiler zavallıca tepkiler."