Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,3144
EURO
37,3311
IMKB
8.864,000
ALTIN
3.035,250
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
ANKSİYETE KALBE ZARAR VERİYOR
ANKSİYETE KALBE ZARAR VERİYOR
 
Anksiyete toplumlarda en sık görülen ruhsal bozukluk, öyle ki her 10 kişiden birinde anksiyete bozukluğu görülüyor.
 
15.2.2014 - 14:31

Kadınlarda daha yüksek olan bu oran, her 7 kadından birinde anksiyete bozukluğu olarak ortaya çıkıyor. Buna karşın maalesef bu hastaların çok azı tedavi için başvuruyor. Amerika'da hastaların üçte biri tedavi alırken Türkiye’de daha az sayıda hasta tedavi alabiliyor. Oysa anksiyete tedavisi mümkün bir hastalık.

UZUN SÜREN ANKSİYETE KALBE ZARAR VERİYOR
Ünlü Amerikan tıp dergisi Stroke’un son sayısında yayınlanan araştırma uzun süreli yüksek anksiyete seviyelerinin felç riskini arttırdığını ortaya koydu. Araştırmaya dikkat çeken Psikiyatrist Dr. Zuhal Doğruer Lüleci ise; “Tedavi edilmeyen kronik anksiyete uzun vadede kalp ve damar hastalıkları, felç, hafıza problemleri, bağışıklık sisteminin baskılanması, mide ülseri gibi hastalıklara, çeşitli bağırsak problemlerine, kas ağrılarına yol açar. Anksiyete tedavi edilmediğinde vücudun hemen hemen her organının zarar görmesine neden olur” dedi.

KADINLARDA 2 KAT FAZLA GÖRÜLÜYOR
Günümüzde anksiyetenin kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha fazla görüldüğünü belirten Dr. Zuhal Doğruer Lüleci; “Kadınların, genel olarak küçük yaştan itibaren şiddete, travmalara, hormonal değişikliklere,  gebelik, doğum, kısırlık gibi zorlayıcı etkenlere daha fazla maruz kalmaları anksiyetenin kadınlarda daha fazla görünmesine neden oluyor.”

6 BİN KİŞİ 22 YIL İZLENDİ
Pittsburgh Üniversitesi ve Harvard Halk Sağlığı Okulu işbirliğiyle gerçekleştirilen araştırmada daha önce hiç felç geçirmemiş, yaşları 24 ile 70 arasında değişen 6000’i aşkın kişiyle çalışıldı. Katılımcılar, anksiyete seviyelerini ölçen ölçeklerle 22 yıl boyunca izlendi. Araştırma sonuçları, yüksek anksiyete seviyesine sahip kişilerde felç olma olasılığının anksiyete seviyesi düşük olan kişilere göre %33 daha fazla olduğunu ortaya koydu.

Doktorlar gün geçtikçe insanların sıkça duymaya başladığı anksiyeteyi, rahatsızlık boyutuna varmış korku, endişe ve kaygı hali olarak tanımlıyor. Titreme, kalp çarpıntısı, göğüste sıkışma hissi, karın ağrısı, baş dönmesi, ağızda kuruluk gibi fiziksel belirtileri olan anksiyete aynı zamanda ölüm korkusu, çaresizlik duygusu, unutkanlık, dalgınlık gibi psikolojik belirtilerle de ortaya çıkabiliyor. Ayrıca davranışsal olarak da huzursuz bir şekilde hareket hali, sürekli bacakları sallamak, korku veren durumlardan kaçınma olarak baş gösterebiliyor.

“SANILDIĞININ AKSİNE PSİKİYATRİK İLAÇLAR BAĞIMLILIK YAPMAZ!”
Psikiyatrist Dr. Zuhal Doğruer Lüleci, katılımsal, biyolojik ve çevresel nedenlerin yanında aşırı alkol ya da uyuşturucu madde kullanımı ve uyku düzensizliğinin ve bazı kişilik özelliklerinin anksiyeteyi tetiklediğine dikkat çekiyor. Dr. Doğruer Lüleci, “Çok stresli şehir hayatı, rekabetin yoğun olduğu okul ve iş hayatı, ekonomik krizler ve ekonomik belirsizlikler, aile-akraba bağlarının zayıflaması sonucu insanların yalnızlaşması, kadın erkek ilişkilerinin çabuk başlayıp çabuk sonlanması, insanların internet sayesinde her türlü hastalığı okuyup kendi kendilerine olası en kötü teşhisleri koymaları, kısacası; genel olarak insanların güvende oldukları hissinin azalmasıyla artan anksiyete, modern zamanların en önemli sorunlarından biridir” diyor.

Anksiyetenin tedavisinin mümkün olduğunu ve bir psikiyatra başvurmanın önemini vurgulayan Dr. Zuhal Doğruer Lüleci; “Hastalığı tedavi etmenin en iyi yolu psikoterapi ve ilaçların birlikte uygulanmasıdır. Psikoterapi ile olumsuz ve gerçek dışı düşüncelerin yerine daha gerçekci düşünme, kaçınılan, kaçmak yerine korkulan durumlardan yavaş yavaş yüzleşme, kişinin sorunlarla baş etme becerisinin geliştirilmesi hedeflenir. Böylece kişi, olaylar karşısında gereğinden fazla endişe yaşamadan gerçekci çözümler üretebilir. İlaçlar beyindeki serotonin ve adrenalin seviyeleri üzerine etki ederek anksiyeteyi tedavi eder” derken, sanıldığının aksine kullanılan ilaçların bağımlılık yapmadığının da altını çizdi. .

 



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


130 HASTAYA SAHTE OPERASYON

TÜRKÇE OLİMPİYATLARI İÇİN START VERİLDİ

TÜRK ERKEĞİ HIZLI ÇIKTI!
»  TÜRK İŞ'İ FEMEN!
»  GRUP YORUM, AÇLIK GREVİNE BAŞLIYOR
»  TÜRBESİNE ZİYARETÇİ AKINI!
»  KARANLIK BEYNİ GELİŞTİRİYOR!
»  BİNLERCE BALIK KIYIYA VURDU
»  DİYANET VAKFI HASTANE PERSONELİNE KIYAK!
»  UMRECİLERİN KALDIĞI OTELDE YANGIN!
»  BUNUN ALTINDAN DRAM ÇIKTI
»  NEJAT İŞLER YÜRÜMEYE BAŞLADI
»  KADIN MAHKUMLARIN EBRU GÜNDEŞ İSYANI
»  SİBER CASUSLARIN OKULU VAR!
»  KUR'AN OKUMAYANA DAYAK
»   YAŞLILARA UTANDIRAN SORGU!
»  METRO'DA İNANILMAZ ÖLÜM!
»  ASKERLERE KAYISI MÜJDESİ
»  KOŞMAK, ZARARLI BESİNLERDEN SOĞUTUYOR
»  ALEVİ DEDELERİ KUTSAL YOLCULUĞA ÇIKIYOR!
»  İSTANBUL’UN NÜFUSU ARTTI
»  İNSÜLÜN İĞNESİ 10 SONRATARİH OLUYOR
»  DİYANET'TEN LADES FETVASI!
»  YOLLAR GERÇEKTEN KAN GÖLÜ!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.