AB her istediğini yaptırdığı Türkiye'te Askerlerin yaptığı açıklamayı kınadığını ve kışlalarında kalmalarını istediklerini bildiriyorlar.
Ancak bir şeyi unutuyorlar. Kendileri Avrupa'daki Terör örgütünün olduğu bilindiği halde kapatılmayan televizyonlardan Türkiye'ye ve türk halkına yapılan hakaretleri ve küfürleri duymuyorlar. Her fırsatta Türkiye'yi aşağılmayı kendilerine verilmiş bir hak olarak görüyorlar.
Üstelik bu teröristlere destekledikleri gibi birde verdikleri mayınlarla masum insanlarımızın Askerlerimizin ölmelerine yardımcı oluyorlar. Hani sizin İnsanlığınız. Bu mu Avrupalılık,Bu mu medeniyet?Bunların cevabını vermeden Türkiye'yi kınayamazsınız.
Asıl siz kendinize bakın, Gümrük birliği adı altında yapılan alçak bir anlaşmayla Türkiye'yi soyup sovana çeviriyorsunuz. İstediğiniz gibi at koşturuyorsunuz ve bu kaz elinizden kaçacağı içinde insanlık ve demokrasi dersi vermeye kalkıyorsunuz. Teröristlerin ziyaretine gidiyorsunuz, Onlara moral veriyorsunuz ama bir asker şehit olduğu zaman gıkınız bile çıkmıyor.
Bu mu insana verdiğiniz değer? Eğer türkiye'ye zararı varsa o insana kucak açıyor ama sizin oyunlarınızı ortaya çıkartan ve sizi istemeyenler varsa onları görmezden geliyorsunuz. Borsa'da oynuyorsunuz. İnsanları borsayla korkutmaya kalkıyorsunuz. Orada siz ve bu ülkenin para babaları oynuyor. Halkı hiç mi hiç ilgilendirmiyor çünkü bu ülkenin insanlarının hepsinin fabkiraları, büyük şirketleri yok.
Piyasa allak bulllak olurmuş evet olur ama bundan en fazla zararı görecek olan siz ve yandaşlarınız olur. halka birşey olmaz. Yıllardırda paralarınızla destekleriğiniz satılık insanlarla hergün kendi propogandanızı yaptırıyorsunuz ve sizin buyruklarınızdan çıkmalyacak bir millet görmek istiyorsunuz.Bu mu sizin demokratlığınız. Ama kuyruğunuza basıldığında veya çıkarlarınız zedelendiğinde demokrasi diye diye çığlıklar atıyorsunuz. İşinize gelen demokrasi bu mu?
Çağlayan da yapılan toplantı sizi telaşlandırdı ve bir milletin yeniden uyanışını gördünüz telaşa kapıldınız. Bunu "ordu kışlaya, ordunun yeri kışlası, sivil idare" sözlerinizle açıkça artık bu ülkede iyi at koşturamayacağınızı gördüğünüz için korktuğunuz için çıkarlarınızın ortadan kalkacağı için söylüyorsunuz. Neden Afrikada Darfurda yaşanan insanlık dramını görmüyorsunuz? Afrikada yaşayanlar insan değil mi? Yoksa sizin artık sömürecek bir şey bulamadığınız içinmi o insanlar orada ölmüyor?
Önce bunların cevaplarını vermelisiniz. Bizim Aklımız bize yeter. Düşün yakamızdan AB'yi istemiyoruz Bizim binlerce yıl öteden gelen kendi kültürümüz bize yettiği gibi sizede gerekli. Bunu böyle bilin ve artık bize karışmaktanda vaz geçin.
İşte AB'nın Korktuğunu gösteren en açık delili kendi açıklamaları
Avrupa Konseyi, Genelkurmay Başkanlığı'nın yaptığı basın açıklamasına tepki gösterdi. AK Genel Sekreteri Terry Davis, TSK tarafından yapılan basın açıklamasından büyük kaygı duyduğunu belirterek, “Bu açıklama, Silahlı Kuvvetlerin seçimi etkilemeye yönelik kasıtlı bir girişimi gibi görünüyor. Kışlalarında kalmalılar ve siyasetten uzak durmalılar” dedi.
Terry Davis, TSK tarafından yapılan basın açıklamasından büyük kaygı duyduğunu belirterek, “Bu açıklama, silahlı kuvvetlerin Türkiye'deki yeni cumhurbaşkanı seçimini etkilemeye yönelik kasıtlı bir girişimi gibi görünüyor. Kışlalarında kalmalılar ve siyasetten uzak durmalılar” şeklinde konuştu. Türk halkının insan hakları, demokrasi ve hukuk üstünlüğü konusunda büyük bir ilerleme sağladığını belirten Davis, “Bu kazanımları riske atılmamalı” ifadesini kullandı.
Askerlerin hareketinden şoke oldum
Davis, demokratik ülkelerde askerlerin demokratik bir biçimde seçilmiş devlet otoritelerinin altında olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:
“Silahlı kuvvetlerin kendilerinden bir demokratik meşruluğu yok, bu nedenle siyasi bir rolleri olamaz. Avrupa Konseyi üyesi bir devlette askerlerin, devlet başkanı seçimi gibi demokratik ve anayasal bir sürecin ortasında böyle bir biçimde hareket etmesinden şoke oldum. Silahlı kuvvetlerin siyasi sürece müdahalesine karşı tüm siyasi partileri tutum almayı çağırıyorum.”AK Genel Sekreteri, Türkiye'nin olgun bir demokrasi olarak Anayasası'nda öngörüldüğü biçimde cumhurbaşkanını seçilebileceğine güvendiğini sözlerine ekledi.