Anlaşılıyor ki rakibe göre sistem değişecek. Bence bazı maçlarda böyle oynamak kötü değil. Ama dün daha önce fazla uygulanmadığı için bu sistemde Beşiktaş zorlandı.
Rakip kapalı kutuydu. Açıkcası bizler de merak ediyorduk. Öyle çok boş bir takım değil. Beşiktaş’ın ayarında olmasa da. Hatta maçın sonlarında fizik olarak Beşiktaş’tan daha da iyiydiler. Nobre - Holosko ikilisi çok üretmeseler de, çok pozisyona girmeseler de rakiplerini çok zorladılar. İkisi de diriydi. Bu ikilinin handikapı sezon başından beri iyi oynayan Delgado’nun en kötü maçını oynamasıydı. Özellikle son paslarda Delgado’nun yaptığı kayıplar Nobre ve Holosko’nun istekli oyunlarının karşılığını alamamasını sağladı. Golde Nobre’nin vuruşunu Holosko’nun tamamlaması da, bu ikilinin canlı futbollarının bir ödülüydü.

Değişiklikler tutmadı
Savunmadaki dört oyuncu hemen hemen hücuma fazla çıkmadılar. Ama onların önünde oynayan Uğur ve Tello sürekli hücuma destek verdiler. Sol bek Seric çok sıradan, vasat bir oyuncu olarak göründü. Serdar Kurtuluş yüzde yüz hazır değil. Zamana ihtiyacı var. Dün Ertuğrul Sağlam’ın son bölümde yaptığı üç değişiklikten verim alamaması da Beşiktaş’ın dezavantajıydı. Oyuncu değişiklikleri olumlu değil olumsuz yansıdı. Tello’nun yerine Serdar Özkan girince çok çizgide kaldı. İçeriye fazla sokulmadığı için orta sahayı rakibe verdiler. 1-0 fena sonuç değil. Sağlam’ın stratejisi muhtemelen deplasmanda değişecektir. Orada tek forvet oynayacağını düşünüyorum.
Hakem mi? Ben bu hakemi çok sevdim. Yardımcısını daha çok sevdim. Beşiktaş çok uzun zamandır böyle hakem kıyağı görmemişti. Yıldırım Demirören yönetse böyle güzellikler yapmazdı desem abartmış olmam. Gol ofsayt, rakibin ilk yarıdaki pozisyonu penaltı.