AK Parti’nin birikmiş belediye borçlarını tahsil etmek için yasa taslağı hazırladığı ileri sürüldü. Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan’ın aktardığına göre ilgili yasal düzenleme ekim ayında TBMM’nin açılmasının ardından gündeme getirilecek. Taslak düzenlemeyle, "Belediyelerin cari borçlarının genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan paylarından öncelikle kesilmesi" öngörülüyor.

Yapılması planlanan düzenlemeyle, “il özel idarelerinin, belediyelerin, bu idarelere bağlı kuruluşların ve bunlara ait tüzel kişilerin, gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergiler ile sosyal güvenlik primlerinin vadesini izleyen ayda bu idarelere ödenecek paydan kesilmesi yoluyla tahsilatı” amaçlanıyor.

Nuray Babacan’ın ‘İşte AKP normalleşmesi! Mali darbenin ikinci ayağı geliyor’ başlıklı yazısı şöyle:

Hükümet, yerel seçim başarısızlığından sonra CHP’ye oy verenleri cezalandırmak amacı taşıyan adımının devamını planlıyor. Belediyeleri daha da bunaltacak yasal düzenlemenin ekim ayında TBMM’ye gönderileceği ortaya çıktı. Çoğunluğu AKP’li belediye başkanları döneminde yapılan borçları hızla tahsil etme kararı alan hükümetin bu tavrı siyasi kulislerde, “İşte AKP’nin normalleşmeden anladığı!” sözleriyle değerlendiriliyor.

AKP kulislerinden edinilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sözlerinin ardından belediye borçlarının hızlı tahsili konusunda başlatılan sürecin öncesi var. Yıllarca bekledikten sonra yerel seçimi kaybetmenin ardından birikmiş belediye borçlarını tahsil etmeye kalkan iktidar partisi yasa taslağı hazırladı. Yasal düzenlemenin ekim ayında TBMM’nin açılmasının ardından gündeme getirileceği öğrenildi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan taslak maddenin, bu ay çıkartılan yasalardan birinin içine konulmasının planlandığı, son dakikada ekim ayına bırakıldığı ortaya çıktı. Taslak düzenlemeyle, "Belediyelerin cari borçlarının genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan paylarından öncelikle kesilmesi" öngörülüyor.

Yapılması planlanan düzenlemeyle, “il özel idarelerinin, belediyelerin, bu idarelere bağlı kuruluşların ve bunlara ait tüzel kişilerin, gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergiler ile sosyal güvenlik primlerinin vadesini izleyen ayda bu idarelere ödenecek paydan kesilmesi yoluyla tahsilatı” amaçlanıyor.

İTİRAF GİBİ MADDE

Taslağın gerekçesinde, çoğu AKP’de olan belediyelerin 10 yıllık ödeme sürelerini aştıkları da itiraf edildi. CHP’ye geçen belediyelerde de AKP’li belediye başkanlarının yaptığı borçların tahsil edileceği ortaya çıktı. Gerekçede, “Belediyelerin, bağlı kuruluşlarının ve belediye şirketlerinin gerek vergi gerekse SGK prim borçları sürekli artmakta, yapılandırma kanunları kapsamında 10 yıllık ödeme imkanları verilmesine rağmen bu kanunların şartları da yerine getirilmeyerek yapılandırma hükümleri ihlal edilmektedir” denildi.

HIZLI TAHSİLAT

Taslakta, 5779 sayılı Kanunun 7’nci maddesinde düzenleme yapılarak; İl özel idarelerinin, belediyelerin, bu idarelere bağlı kuruluşların ve bunlara ait tüzel kişilerin, gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergiler ile sosyal güvenlik primlerinin vadesini izleyen ayda bu idarelere ödenecek paydan kesilmesi yoluyla tahsilatının amaçlandığı belirtildi.

BORÇ POSTERLERİ

Erdoğan’ın grup konuşmasıyla gündeme gelen ve muhalefetin ‘mali darbe’ olarak nitelendirdiği belediye borçlarının hızlı tahsilini değerlendiren siyasiler, “Belediye borçlarının neredeyse tamamının 10 yıl öncesine ait olduğu, çoğunun da AKP’li başkanların olduğunu” belirtiyorlar.

Siyasi kulislerde, iktidarın bu tavrı muhalefete oy veren seçmeni cezalandırmak olarak nitelendirilirken, AKP ve MHP’den devralınan belediyelerin önüne asılan dev borç posterlerinin gerçeği ortaya koyduğu da anlatılıyor. Belediyelerin borçları her bütçe döneminde TBMM’de en çok konuşulan konuyu oluşturuyor.

SEÇMENE CEZA MI?

Ancak 22 yıllık AKP iktidarında bu borçların neden eritilmediği ve tahsilat yoluna gidilmediği soruluyor. Kulislerde, muhalefet belediyelerinin yurt dışından borçlanmasına merkezi hükümet tarafından onay verilmediği için sorunun katlamalı olarak devam ettiği anlatılıyor.