Arıtman, Başbakan Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, TÜİK ile TÜRK-İŞ'in aylık açlık ve yoksulluk sınırı verileri arasındaki farkın nedenlerinin açıklanmasını istedi.

''8 milyon yoksul aileye kömür dağıtımı yapıldığı gerçeğiyle ülkemizdeki ailelerin yarısının yoksul olduğunu ifade etmiş olmuyor musunuz?'' diye soran Arıtman, ''TÜİK'in rakamları gerçeği yansıtıyorsa, hükümetiniz yoksul olmayan 5 milyon aileye de kömür yardımı yapma gereğini neden duymuştur? Yoksul olmayan 5 milyon aile nasıl, kimler tarafından, hangi amaçla seçilmiştir? TÜİK'in rakamları doğruysa ülkemizde yoksul olmayan 5 milyon aileye kömür dağıtımı bir görev suistimali değil mi?'' sorularını yöneltti.

Hane halkı sayısı artıkça yoksulluğun da arttığını belirten Arıtman, ''Çok çocukluluğu teşvik etme yönündeki uygulamalarınızdan vazgeçecek misiniz?'' diye sordu. Arıtman, Malatya'da imam nikahıyla evlendirilen ve doğum yapan 12 yaşındaki kız çocuğu D.G'nin durumunu da başka bir önergeyle gündeme getirerek, Başbakanlığa bağlı kurum ve kuruluşlar tarafından ''çocuk anne ile bebeğinin'' koruma altına alınıp alınmadığını sordu.