Millet İttifakı’nın Ankara adayı Mansur Yavaş, 31 Mart yerel seçimleri öncesi kendisine yöneltilen ‘sahte senet’ iddialarına yanıt verdi.
Mansur Yavaş, “10 milyon dolarlık bir değere sahip ticari bir davanın taraflarıyla paraları olmadığı için dava ücreti olarak 600 bin dolara senetle anlaştık. Geldiler seneti verdiler en son bu şikayetçi şahısa imzaltıldı senet” dedi.
Yavaş, Necmettin Kesgin’in davasını almadığını ticari bir davada Kesgin’in de şirketin ortağı olduğunu zannettiğini belirtti.
Programda, Kesgin’in Yavaş’ın gözünü korkutmak için çeşitli açıklamalarda bulunduğu ve Yavaş’a ilk verilen senetten farklı bir senet teklif ettiği açıklandı.
Canlı yayında iki farklı seneti gösteren ve Kesgin’in sahtekar olduğunu belirten Yavaş, kendisine 600 bin doların da ödenmediğini ifade etti.
Kesgin’in kendisine şantaj yapmak için görüşmeleri kayıt altına aldığını belirten Yavaş, söz konusu kayıtların bulunduğu bilgisayarın mahkemeye sunulduğunu söyledi.
Gizli ses kayıtları ve görüntülerin, senet verilmeden önce yapılan görüşmeler ve senet verildikten sonra yapılan görüşmeler olarak iki farklı adla kaydedildiğini söyleyen Yavaş, savcılığın konuyla ilgili iddianame oluşturduğunu belirtti.
Yavaş, iddianamede Kesgin’in dolandırıcılıkla suçlandığını söylerken mahkemenin Kesgin’in resmi belgede sahtecilik, şantaj ve izinsiz kayıttan toplamda 6,5 yıl hapis cezası aldığını açıkladı.
Yavaş, 6,5 yıllık cezanın henüz İstinaf Mahkemesi tarafından onanmadığını da ifade etti.
Mansur Yavaş, AKP’nin Ankara adayı Mehmet Özhaseki’nin Necmettin Kesgin’in sabıkasının olmadığı iddiasına da canlı yayında gösterdiği sabıka kaydıyla yanıt verdi