Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB’nin, PKK’yı “terör örgütü” olarak ilan ettiğini belirterek, “Buna rağmen Avrupa Parlamentosu’nda bölücü terör örgütünün temsilcilerinin konuşturulmasını anlamakta zorlanıyorum” dedi. İSTANBUL - Türk-İtalyan Medya ve Ekonomik Forumunun Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen gala yemeğinde konuşan Erdoğan, İtalyan kamuoyu ve basınında Türkiye ile ilgili önemli bir bilgi eksikliği ve algılama açığı bulunduğunu gördüklerini dile getirdi. İtalyan basınının genelinde Türkiye ile ilgili gelişmelerin doğru ve kapsamlı biçimde yansıtıldığını söylemenin güç olduğunu belirten Erdoğan, konuşmasını şunları söyledi:
“Örneğin Irak’ın kuzeyindeki gelişmeler ve bununla bağlantılı olarak ülkemizi etkileyen terör olgusunun, İtalyan basınında çoğu zaman taraflı ve eksik yansıtıldığını görüyoruz. 20 yılı aşkın süredir sivil ve asker binlerce vatandaşımızın can kaybına yol açan terör örgütü PKK, AB ve ABD tarafından açıkça terör örgütü olarak tanınmıştır. PKK’nın terör örgütü olduğu İtalyan makamlarınca da kabul edilmiştir. Bütün bunlara rağmen maalesef İtalyan basınında PKK ve mensuplarının ‘ayrılıkçı, asi, Kürt gerillalar’ şeklinde tanımlandığı ve hatta terörü ve teröristleri yücelten, özendiren bir yaklaşım sergilendiği görülmektedir. Bunlar tabiatıyla bizi üzüyor.”Küresel terörle mücadele etmenin yolunun küresel işbirliğinden geçtiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Türkiye küresel gelişmelere paralel olarak, jeopolitik önemi ve bölgesindeki ağırlığı giderek artan bir ülkedir. Burada, bölücü terör örgütü ile ilgili olarak şunu açık ve net söyleyebilirim. O da şudur; Ben bazı şeyleri anlamakta zorlanıyorum. AB, tüm ülkeleriyle bölücü terör örgütünü bir ‘terör örgütü’ olarak ilan etmiştir. Bir terör örgütü olarak ilan etmesine rağmen Avrupa Parlamentosu’nda bölücü terör örgütünün temsilcilerinin getirilip orada konuşturulmasını anlamakta zorlanıyorum. Teröre bu denli destek verilmesi, küresel terörü engelleme yolunda bizim işimizi zorlaştırmaktadır. Çok açık ve net bir şeyi daha ifade etmem lazım. Bölücü terör örgütünün benim ülkemdeki Kürt orijinli vatandaşlarımın temsilcisi olmak gibi bir durumu söz konusu değildir. Bugüne kadar onların temsilcisi olmadığı gibi, bundan sonra da olmayacaktır ve olamayacaktır. Çünkü onların böyle bir derdi yoktur ve yoğun olarak onların bulundukları bölgede benim partim açık ara birinci partidir. Şu anda 339 milletvekiline sahip olan partimin içerisinde 70’i aşkın Kürt orijinli milletvekilim var. Kabinem, benim dışımda 24 bakanım var, bunların 5 tanesi Kürt orijinlidir. Bunları söylemek doğru değil. Ama ben bunları bir şeyi özellikle vurgulamak, ispat etmek için söylüyorum. Çünkü bizim felsefemizde, temel ilkelerimizde ayrımcılık yoktur. Biz şu anda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ortak paydasında bütün etnik unsurları kucaklamış bir partiyiz. Ülkemin 81 vilayeti vardır, 80 vilayette de partim milletvekili çıkarmıştır. Niye, çünkü biz, bölgesel, etnik, dinsel milliyetçiliğe karşıyız. Bütünüyle ülkemizi ve halkımızı kucaklıyoruz, hizmeti götürürken de ayrımcılıktan tamamıyla uzak bir hizmet anlayışı ile bölgelerimize ulaşıyoruz.”
|