Ermenistan, cumartesi günü oynanacak Türkiye maçının havasına yavaş yavaş giriyor. Heyecan sokaklara henüz yansımasa da hemen hemen tüm gazeteler bu konuya siyasi boyutuyla yer veriyor. Futbol 365 gazetesi ise konuya sportif yaklaşıyor ve soruyor: Ermenistan, Türkiye'yi yenebilir mi?
Sokakta maçın iki ülke arasındaki ilişkilere olumlu katkı yapacağı görüşü hakim:
- "Ben iki ülke ilişkilerinin düzeleceğine inanıyorum. Bu maçın olumlu katkısı olacağına inanıyorum."
- "İki ülke ilişkilerinin artık düzelmesi gerek. Bu maç olumlu bir başlangıç."
- "Spor ve siyaset birbirine karıştırılmamalı ama ben iki ülke arasında dostluğun bu maçla başlamasını diliyorum."
Her ne kadar siyaset futbolun önüne geçmiş olsa da, konu futbol olunca akla gelen en önemli soru asla değişmiyor: Maçı kim kazanacak?
Türkçe konuşan bir Ermeni bu soruya, "Allah bilir. Kardeşlik kazanacak" yanıtını veriyor.
Yumuşama için bir fırsat
Maç, iki ülke arasında yumuşama için bir fırsat olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, maçı izlemek için Ermenistan'a gitme kararı sorunların çözülmesine yetmeyecek. Ama bu ziyaret, psikolojik bir engelin ortadan kalkmasına yarayacak.
Asırlardır bir arada yaşayan Türkler ve Ermenilerin, Osmanlı döneminin son yıllarına kadar süren birlikteliği son yüzyılda derin bir ayrılığa dönüşmüş durumda.
Heyecanlar, beğeniler, kültürler birbirine yakın olsa da Türkiye ve Ermenistan devletleri arasındaki uçurum derin.
Her ne kadar Türkiye, 16 Aralık 1991'de Ermenistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olsa da iki ülke arasında diplomatik ilişki yok.
Türkiye ve Ermenistan arasındaki kopukluğun 4 ana sebebi var:
1. Bunlardan ilki Ermenistan Anayasası'na temel teşkil eden 23 Ağustos 1990 tarihli Bağımsızlık Bildirisi'nde yer alan Türkiye'nin toprak bütünlüğünü sorgulayan ifadeler.
Ermenistan Bağımsızlık Bildirisi'nin 11'inci maddesinde, "Ermenistan Cumhuriyeti Osmanlı Türkiye ve (Doğu Anadolu Bölgesi'ne atıfla) Batı Ermenistan'da 1915 yılındaki soykırımın uluslararası tanınması çabalarına destek vermektedir" deniliyor.
2. Ayrıca Ermenistan Anayasası'nın 13'üncü maddesinin 2'nci paragrafında devlet armasında Ağrı Dağı'nın bulunduğu kaydı yer alıyor.
3. Bir başka anlaşmazlık konusu Ermenistan'ın Sovyetler Birliği'nin halefi olarak, Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında sınırı belirleyen 1921 Kars-Gümrü Antlaşması'nın yürürlükte olmadığını savunması.
4. Ermenistan'ın, BM Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı olarak Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü tanımaması ve yüzde 20'sini işgal altında tutması da ilişkilerin tıkanmasının önündeki engellerden biri.
Türkiye bu gerekçelerle bugüne kadar Ermenistan ile diplomatik ilişki kurmadı. Ancak iki ülke liderleri çeşitli düzeylerde diyalog halinde. Türkiye'den Ermenistan'a uçak seferleri yapılıyor, Türkiye, Kafkas İstikrar Platformu'nda Ermenistan'ın da yer almasını istiyor ve ilişkilerin normalleşmesi için çabalar da bulunuyor.
Aşırı iyimserlik olur
İşte böylesine çetin sorunların ağırlığı altındaki Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin Türkiye Cumhurbaşkanı'nın kısa bir maç ziyaretiyle rayına girmesini beklemek aşırı iyimserlik. Ancak Gül'ün Ermenistan'a gelmesi iki ülke arasındaki psikolojik engellerden birinin kalkmasına yol açacak ve belki de daha ciddi görüşmelerin önünü açacak. Bu olmazsa Türkiye tarafından dünyaya bir iyi niyet denemesi olarak tarihin sayfalarında yer alacak.
cnntürk