Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,2769
EURO
37,6542
IMKB
9.109,000
ALTIN
2.918,460
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
ERTUĞRUL GAZİ'NİN PKK'LI TORUNU
ERTUĞRUL GAZİ NİN PKK LI TORUNU
 
Kürt kökenli olduğunu sanan PKK'lı, bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın bir sohbet sırasında kendisine, "Senin aslın Türk'tür. Aşiretiniz Türkmen kökenlidir" dediğini ve "şoke" olduğunu söyledi.
 
16.2.2008 - 01:04
Terör örgütü PKK'ya 1996'da katılan, 6 Şubat 2008'de de güvenlik güçlerine teslim olan `Ferhat' kod adlı 31 yaşındaki Ş.A., kendisinin Kürt kökenli olduğunu sanırken, bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın bir sohbet sırasında kendisine, "Senin aslın Türk'tür. Aşiretiniz Türkmen kökenlidir" dediğini söyledi.

Şırnak'ın Silopi İlçesi'nden yurda giriş yaptıktan sonra geldiği Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde güvenlik güçlerine teslim olan Ş.A., ailesine maddi destek sağlanacağı sözü ile örgüte katılmayı kabul ettiğini belirtti. 7 yıl örgütün Kandil ve Zap kamplarında bulunduğunu, 2003'te ise örgütten kaçtığını, teslim olduğu güne kadar Zaho'da kaldığını kaydeden Ş.A. yaşadıklarını şöyle anlattı:

"1996'da Gaziantep'te halı dokuma sanayinde çalışırken kapatılan DEHAP'ın gençlik kollarında faaliyet yürüten bir arkadaşla tanıştım. Onun teklifiyle Murat Karayılan'ın ablasının oğlu Fevzi devreye girdi. O zaman ailemin maddi durumu iyi değildi. Aileme maddi yardımda bulunacaklarını, örgütün pek fazla askeri güce ihtiyaç duymadığını, kısa bir eğitim devresinden sonra büyük ihtimalle beni Avrupa'ya göndereceklerini ifade ettiler. Ben de `ailem maddi sıkıntılardan kurtulur, Avrupa'ya da gidersem ailemi yanıma alabilirim' düşüncesiyle kabul ettim."


ÖCALAN VE BAYIK İLE BİRLİKTE KALDIK

Gaziantep'te bir bölgeden sınırı geçtiklerini, Şam'da kaldıkları evde ihtiyaçlarının giderildiğini, aynı evde teröristbaşı Abdullah Öcalan ile örgütün önde gelen isimlerinden Cemil Bayık'ın da kaldığını belirten Ş.A. şöyle devam etti:

"Bizi alıp Kürtçe okuluna götürdüler. Ben örgüte katılana kadar Kürtçeyi bilmiyordum. Kürtçe okulundan sonra da Türkçe okuluna gönderildik. Böylece 6 aylık bir eğitim devresi geçirdim. O dönem `Parmaksız Zeki' kod adlı Şemdin Sakık'ın soruşturma sürecine denk geldim. Soruşturmalarda bir odaya alıp bir kişiyle sorgulama yapılmıyordu. Yapı içerisinde bütün örgüt mensuplarının içerisinde eleştiri ve sorgulama gerçekleşiyordu. Oradayken Abdullah Öcalan'la da aynı ortamda bulundum. Kendisi 3- 4 günde bir örgütün çözümleme olarak nitelediği faaliyet için yeni katılanlarla görüşürdü. O dönemde yeni olduğum için herhangi bir görev verilmedi. Şam'daki eğitim genelde ideolojik ve siyasi bir eğitimdi. Daha sonra Zap'da askeri ve pratik eğitim almamız istendi. Burada yatma, kalkma, sürünme ve koşu gibi pratik eğitim konuları verildi. Bu eğitim yaklaşık 1 ay kadar sürdü. Irak'ta ilk gittiğim yer Zap bölgesidir. Bu bölgede o dönemde yaklaşık olarak bin 500 örgüt mensubu vardı. Örgütün bütün lojistik teşkilatlanması bu bölgedeydi. Örgüt burada minyatür bir sözde devlet yapısı oluşturmaya çalışmıştı. Bürokratik yapı, hastane gibi teşkilatlanmalarla böyle bir görüntü çizilmeye çalışılıyordu."


MEĞER TÜRKMÜŞÜM

Terör örgütüne katılırken kendisini Kürt kökenli bildiğini vurgulayan Ş.A., Güneydoğu Anadolu'da yoğun bulunan bir aşiretin üyesi olduğunu kaydederek, "Abdullah Öcalan'la siyasi eğitimim sırasında tanışma faaliyeti esnasında konuştum. Bana kim olduğumu sordu. Suruç'tan geldiğimi söyledim. `Kimlerdensin?' dedi. Aşiretimi söyledim, çok şaşırdı. Bana, bağlı olduğum aşiretimin Osmanlı döneminin en büyük aşiretlerinden biri olduğunu, bu aşiretin kökeninin Türkmen olduğunu söyledi. Aslımın Kürt olmadığını, kökenimin Ertuğrul Gazi'ye, Osmanlı'ya dayandığını örgüt içerisinde bizzat Apo'dan öğrendim şok oldum" diye konuştu.


KAÇIŞ BEKLENTİSİ

Kaçış öyküsünü de anlatırken, çok sayıda örgüt mensubunun kaçmak için fırsat kolladıklarını vurgulayan Ş.A., şunları söyledi:

"2003'de Gabar'da görevliyken, örgüte yeterince hizmet etmemekle suçlandım. Bu sırada bende kırılma, örgütten soğuma olmuştu. Gabar'dan kaçma ihtimali çok azdı. Örgüte ana karargaha katılmak istediğimi söyledim. Niyetimi anlamasınlar diye tepkisel yaklaştım. Haftanin kampından ayrılıp Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) güçlerine teslim oldum ve Zaho'ya yerleştim. Son zamanlardaki operasyonların örgütten kopmalarda çok fazla etkili olduğunu düşünmüyorum. Örgütten ayrılmayı ve kaçmayı düşünen çok kişi var. Ancak bir umut arıyorlar. Örgüt mensuplarının çoğu kötü bir muamele ile karşılaşacaklarından korktuklarından teslim olmuyorlar. Benim burada gördüğüm muameleyi oraya duyurma şansımız olsa, bu çok büyük bir etki yaratacaktır. Örgüt Türk ordusunu karalayıcı ve örgüt mensuplarını kaçmaktan caydırıcı propagandalar yapıyor. İtirafçılara af konusunda, eve dönüşle ilgili kanunun tam olarak neyi öngördüğü, ne gibi haklar tanıdığı tam bilinmiyor. Türkiye'de bir kısım ılımlı yaklaşırken, bir kısmın çok sert tepkili yaklaşması da örgüt mensuplarını tedirgin ediyor."

Ş.A., pişmanlık yasasından istedi istedi. Ancak, 1999'da silahlı bir eyleme karıştığı gerekçesiyle çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.


ISIYA GÜDÜMLÜ FÜZELER VAR

`Ferhat' kod adlı Ş.A., PKK'nın silah gücünün iyi olduğunu, özellikle ısıya güdümlü füzelerden bol miktarda sahip olduğunu, kampların bulunduğu yüksek tepelerde Rus malı uçaksavarlar, aynı ülkeden gelen ısıya güdümlü füzeler bulunduğunu, bunların uçak ve helikopterlere karşı kullanıldığını, örgütte her bölgede bulunduğunu, bunun yanı sıra C4 ve TNT tipi patlayıcılardan da bol miktarda sahip olduğunu, bunların sansasyonel eylemler için kullanıldığını söyledi.

Kendisinin hiç eyleme katılmadığını, PKK'nın oluşturduğu gümrük noktaları ile uyuşturucu ticareti yapanlardan gümrük parası aldığını, yasadışı iş yapan Kürt kökenli insanların da örgütü yardım ettiğini ileri süren Ş.A., son zamanlarda PKK kamplarının hava bombardımanına tutulması ile ilgili olarak da şunları anlattı:

"Bombardımana karşı hazırlanan mağaralara gizlenerek önlem alıyorlar. Bu mağaralar bombalamalardan çok fazla etkilenmiyor. Bu mağaralar küçük değil, içerisinde 400- 500 kişiyi barındırabilecek mağaralardır. Muhtemel bir saldırıya karşı hesaplanarak yapılmıştır. Hava saldırılarının çok fazla etkili olacağını zannetmiyorum. Mağaraların girişleri bile saldırıya göre ayarlanmıştır. Ancak kara operasyonuyla netice almak mümkündür. Daha önce Zap kampı da delik deşik oldu. Hava saldırısı, top atışı ile vuruldu. Ancak tam netice alınamadı. Bu tür saldırılar büyük bir korku ve düzen bozukluğu yaratmakla beraber yeterince etkili olamamaktadır."


PKK'NIN YOLU DTP'DEN GEÇİYOR

Demokratik Toplum Partisi (DTP) ile temasa geçilmesi ve güven verilmesinin PKK'ya katılım için yeterli olduğunu da öne süren Ş.A., "DTP'nin gençlik kolları kanalıyla onlara güven vererek bunu yapmak mümkündür. Bu tür faaliyetlerden DTP'nin gençlik kollarının haberinin olmaması mümkün değil. Bizim de gittiğimiz bölgelerde ilk yaptığımız şey o bölgenin gençlik kolları başkanını bulmaktır. Onlardan istifade edebileceğimizi bildiğimiz için, öncelikle onlarla irtibata geçeriz. Yani bir bakıma DTP'nin gençlik kolları PKK'nın milis örgütlenmesidir" diye konuştu.


KONTÖRLÜ DESTEK

Örgütte görüşmelerin cep telefonuyla yapıldığınıkaydeden Ş.A., "Örgütün dağ kadrosunun ötesinde şehirlerde de elemanları bulunuyor. Bunlar örgüte çeşitli hizmetler verirler. Propaganda, para toplama, eleman kazandırma, lojistik, hatta istihbarat konusunda yardımcı olurlar. Zaman zaman örgütün özel kuvvetler olarak adlandırdığı biriminde yer alanlar şehirlere gidiyordu. Bu kişiler `Mervan' kod adlı teröristin aracılığıyla sahte kimliklerle metropollere gönderilen teröristler oluyordu. Bunlara örgüte yeni katılan teröristlerin kimliklerinin üzerindeki fotoğraflar değiştirilerek veriliyordu" dedi.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


BAYKAL'IN KONUŞMASI DİNCİ BASIN'I ACITTI..

SEZER SANATSEVER OLDU

VALİ GÜLER, HALKI KAR DUASINA DAVET ETTİ!
»  TÜRBAN İÇİN KÖŞK ONAYI YETMEZ!
»  ŞIRNAK'TA ORTALIĞI SAVAŞ ALANINA ÇEVİRDİLER BİR ÖLÜ
»  DİNCİ BASIN YALAN DİYE TEPİNİYOR AMA GERÇEK
»  ULUSALCI PANEL'DE OLAY YARATACAK SÖZLER
»  AĞAR: "KARGADAN KORKAN DARI EKMEZ"...
»  NORVEÇ, 4 BİN DOLAR MAAŞLA 100 BİN TÜRK İŞÇİSİ ÇAĞIRIYOR
»  '"AF SÖZ KONUSU DEĞİL"
»  MİLLETVEKİLİ'NİN ÜNİVERSİTELİ YEĞENİ GÖZALTINDA
»  PKK'NIN KEPENK KAPATMA EYLEMİ FİYASKO İLE BİTTİ
»  DOĞU'DA APO EYLEMİ
»  TANIK KORUMA KANUNU ANAYASA MAHKEMESİNDE
»  BÜYÜKANIT'A TÜRBAN MEKTUBU
»  İSLAMCI DERGİ BAYKAL'A TÜRBAN TAKTI
»  "DTP'Lİ TUNCEL'İN VEKİLLİĞİ DÜŞÜRÜLSÜN"
»  MİLLETVEKİLİ MAAŞINA 'EKONOMİK ENGEL
»  MİLLETVEKİLİ FIKRALARI KİTAP OLDU
»  ALMANYA"DA TÜRKLERİN YAŞADIĞI BİNAYI YAKTILAR
»  CUMHURBAŞKANI GÜL'ÜN TÜRBAN ÇIKMAZI
»  İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 10,1'E YÜKSELDİ
»  "ERGENEKON'UN MEDYA AYAĞI"
»  HÜKÜMET, GİZLİ AF YAPTI
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.