SORUŞTURMA DERİNLEŞİYOR
Bulgar Gümrük muhafazanın ihbarını, öğle saatlerinde Kapıkule Gümrük Müdürü'ne yaptığı ancak görevlinin ihbarı değerlendirmediği belirlendi. Kapıkule Gümrük Müdürü'nün bu işi ihmalden mi yoksa kasten mi yaptığı ise müfettiş incelemesinin ardından ortaya çıkacak.
Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı, İsveç'ten aldığı PETN yüklü patlayıcıyı, Emniyet birimlerine beyanda bulunmadan Ankara'ya kadar getiren Pigment firmasına ait araca el konulmasına karar verdi. Cumhuriyet Savcılığı'nın bu kararı üzerine patlayıcı yüklü minibüs TASİŞ'in kaçak eşya ambarına çekilirken, patlayıcı madde mahkeme sonuna kadar muhafazası için Makine Kimya Endüstrisi Kurumu'na verildi. İçinde 500 kilogram yüksek nitelikli patlayıcı bulunan minibüsün Kapıkule Gümrük Kapısı'dan yurda girdikten sonra emniyet birimlerine bilgi verilmeden Ankara'ya kadar getirilmesiyle ilgili soruşturma derinleştiriliyor. Kapıkule Gümrük Kapısı'ndaki görevlilerle ilgili daha önce soruşturma başlatılmıştı.
Başbakanlık müfettişleri MKE boyutunu da inceleyecek
Başkentte bomba yüklü ikinci araç paniğinin yaşanmasına neden olan olayı 2 Gümrük başmüfettişi soruştururken Başbakanlık Teftiş Kurulu da iki müfettiş atayarak olayın MKE boyutunu incelemeye aldı.
Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE)'nun açtığı PETN ihalesini Batı Savunma Sistemleri isimli firma aldı. İhale şartnamesinde “alt yükleniciye devredilemez” denilmesine karşın firma bunu Pigment'e devrediyor. İhale şartnamesine aykırı olarak ihale Pigment firmasına devredilirken, Pigment'in patlayıcı madde ithaliyle ilgili yet-kisinin olmadığı ortaya çıktı. Patlayıcı maddeyi İsveç'ten Türkiye'ye “Uhlhorn Logistik” isimli firma taşıdı. Uhlhorn Logistik'in elemanı olan iki şoför hakkında dava açıldı. Dava sürüyor ancak şoförlerin ülkelerine dönmelerine mani olunmadı.
İHMALLER ZİNCİRİ
İşte patlayıcının taşınmasında soru işaretleri oluşturan ihmaller:
6 Eylül'de İsveç'ten yola çıkan patlayıcı yükle minibüs sırayla Almanya, Macaristan, Rusya ve Bulgaristan gümrüklerinden geçti. 12 Eylül günü Bulgaristan Gümrüğü'nde yaptırdığı işlem de patlayıcı taşıdığı şeklinde beyanda bulundu.
Ancak 13 Eylül'de Kapıkule Gümrük Kapısı'ndan giriş yapan minibüs gümrüğe, “Kamyon” olarak beyan edildi.
Gümrüğe eşya ve yük beyanında bulunulmadı. “Boş” işlemi yapıldı.
Minibüsün kamyon olarak beyan edilmesini onaylayan gümrük görevlileri, “Boş” beyan edilen minübüsü muayene ve kontrol etmediler.
Kapıkule Gümrüğü'nde transit beyannamesi düzenlenmesi gerekiyordu, düzenlenmedi.
Transit beyannamesi düzenlenseydi, eşyanın değeri üzerinden bir bankadan teminat mektubu alınması gerekiyordu.
Taşınan ambalajın üzerinde MKE Gazi Fişek Fabrika/Ankara yazması gerekiyordu. Ancak ambalajın üzerinde Pigment S.A/İzmir yazdığı tespit edildi.
Kapıkule Gümrüğü'nde herhangi bir eşya beyanında bulunmayan 2 kişi 13 Eylül'de gümrükten yolcu gibi geçip, aynı gün Ankara'ya ulaştılar.
Patlayıcı maddelerle ilgili tüzüğe göre PETN yüklü minübüs gümrükten giriş yaptıktan sonra Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bilgilendirilmesi gerekiyordu.
Patladığı anda 30 kilometrelik bir alanda etkili olabilecek yüksek nitelikli patlayıcının bulunduğu aracın çarpışma ya da kaza yapması tehlikesine karşılık olarak önüne ve arkasına polis eskortu konulması, şehir içlerinden değil, çevre yollarından geçirilmesi gibi önlemlerin alınması gerekiyordu.
Havaalanlarında tırnak çakısı dahi alınırken, bir mahalleyi havaya uçurabilecek olan patlayıcının askeri tesisler, köprüler, havaalanları ve petrol istasyonlarının arasından yolcu otobüsü gibi seyehat ettirilmesi şaşkınlık yarattı.