Hatice Yaşar/STAR
10 Şubat Perşembe günü saat 10.00 sıralarında Afşin-Elbistan B Termik Santrali’nin kömür havzası olan Çöllolar Kömür Sahası’nda meydana gelen göçük 9 işçiyi yuttu. Göçükte tonlarca toprağın altında kalan işçilerden geriye, yürek burkan dramlar kaldı. Aileler, “bizi unutmayın” derken, göçük alanında hala çalışma yapılmamasından yakınıyor. İşçilerden Kemal Elmas’ın geride bıraktığı eşi Hülya Elmas, meme kanseriyle mücadele ediyor. Moralinin en yüksek olması gereken dönemde eşinin acısıyla yaşayan Hülya Elmas, geride kalan çocuklarını düşünüyor. Elmas’ın geride kalan iki çocuğundan 9 yaşında olanı babasının durumunu bilmiyor. Afşin Çöllolar bölgesinde meydana gelen göçükte ikisi mühendis 9 kişi tonlarca toprağın altında kaldı. Hacı Mehmet İpek, Muhsin Koşan, Adnan Demir, Tuğran Gökhan, Nail Yılmaz, Kemal Elmas, Cuma Yıldırım, Aydoğan Polat ve Halil Tatlı’nın cenazeleri yaklaşık iki aydır çıkarılmayı bekliyor. Cenazelerini isteyen aileler ise bölgede çalışma yapılmaması nedeniyle tepkili. Göçük altında kalanlardan Kemal Elmas’ın eniştesi Murat Tontuş, en son cumartesi günü göçük alanını ziyaret ettiğini ve hiçbir çalışma yapılmadığı için büyük üzüntü yaşadığını söylüyor. “Cumartesi günü göçük alanına gittim, yıkıldım. Sondaj çalışması başlayacaktı. Ama su kurutulması bir yana oraya sular akıyordu. Çadırda iki tane işçi vardı başka da kimse yoktu” diyen Tontuş, kimseye ulaşamadıklarını, seslerini duyuramadıklarını ifade ediyor. Tontuş, “Göçük alanında epey dolandım, ‘Kemal Ağabey orda mısın?’ diye seslendim. Bir ses duyarım zannettim, oysa ki ses gelmeyeceğini ben de biliyorum. Kimseye ulaşamıyoruz” diye konuşuyor.
Kayıp yakını Muammer Yıldırım:
Başbakan arayıp bizi teselli etti
ÇIkarIlmayI bekleyenlerden dozer operatörü Cuma Yıldırım’ın kardeşi Muammer Yıldırım da unutulduklarını söylüyor. Olay sonrası Başbakan’ın kendilerini arayarak teselli ettiğini ve Zonguldak’ta maden kazasında yerin altından çıkarılan iki işçiyi örnek gösterdiğini kaydeden Yıldırım, “Devamlı göçük alanına gidiyorum, bir kıpırtı yok. Ne zaman başlayacak bu çalışmalar diye sürekli soruyoruz, Artık çıkarılmalarını istiyoruz. Unutulmasınlar istiyoruz” dedi.
‘Çocuklar babanız cennete uçtu’
Göçük altında çıkarılmayı bekleyen mühendis Nail Yılmaz’ın eşi Özlem Yılmaz da dertli. Durumu tevekkülle karşılıyor, ancak acısı hala taze.
Yılmaz, “Uzaktan bakınca isyan ediyordum. ‘Nasıl çıkarmazlar?’ diyordum. Gittim gördüm, ne kadar zor olduğunu anladım. Orada çalışma yapacak insanların hayatı da tehlikede. Oranın iyice kurutulması gerekiyor. Ne zaman çıkarılır bilmiyorum ama bekliyoruz. Bizi unutmasın insanlar. En azından bunu istiyoruz. Şu anda tek derdim çocuklarımın psikolojisi. Biri 9, diğeri 12 yaşlarında. Soruyorlar, ‘Babanız cennete uçtu’ diyorum. Ne diyeyim?” şeklinde konuşuyor.
‘Kemikleri de olsa bulunsun istiyoruz’
Göçük altında kalanlardan biri olan kepçe operatörü Hacı Mehmet İpek’in ağabeyi Mevlüt İpek de hem dertli hem kızgın. “Kemikleri de olsa istiyoruz” diyor. Başbakan’ın “Ama üç ay, ama beş ay çıkaracağız” sözüyle umutlanıyor ama şu anda bir çalışma yapılmaması isyan ettiriyor onu. Yetkililerden tatmin edici yanıtlar almadıklarını ifade eden İpek, “Cesetlerin çıkarılmayıp anıt mezar yapılması gibi bir öneri getirilmiş. Bunu kabul etmeyiz. Kemikleri de olsa çıkarılsın, kardeşimin yeri belli olsun” diye konuşuyor.
1.5 aylık bebeğiyle teselli buluyor
Göçük altında kalanlardan biri de topoğrafyacı Turan Gökhan. 32 yaşındaydı Gökhan. Hep bir çocuğu olsun istemişti. Eşi tedaviyle hamile kalmıştı. Göçük olduğunda eşi 8.5 aylık hamileydi. Olaydan 10 gün sonra Ahmet Turan doğdu. Leman Gökhan 1,5 aylık bebeğiyle artık ailesinin yanında kalıyor. Leman Gökhan’ın babası Ali Işık, “Kızımın eşiyle hayalleri vardı. 7 yıllık evliydiler. Leman şu an şokta, kafası karışık, ne yapacağını bilemiyor. Çocukla teselli oluyor. Allah bir canı aldı, birini verdi diyerek teselli etmeye çalışıyoruz. Bir an önce cenazeler çıkarılsın” diyor.22 MART 2011