İşte Adalet Bakanı'nın cevabı...

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Ergenekon soruşturması kapsamında yapılan gözaltılarla ilgili değerlendirmede bulunurken, “Yargı talimat almaz. Suçluyla, suçla mücadele eder. Bu tür işlerden siyasi sonuçlar çıkarmayı doğru bulmuyorum” dedi. Şahin, “Ulusal Yargı Ağı Projesi SMS Bilgi Sistemi”nin Adalet Bakanlığı Ek Binası’ndaki tanıtım toplantısında, gazetecilerin, “Ergenekon Operasyonu” kapsamındaki gözaltılara ilişkin sorularını yanıtladı:

Kılıçların çekildiği yorumlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Herkes görevini yapıyor. Hukuk devletinde yasaların verdiği görevleri, görevle yükümlü olanlar yerine getirir.

AKP ‘nin kapatma davasıyla ilişkilendiriliyor?

Türkiye’de kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanarak, yargı ne yasama ne de yürütmeden talimat almadan hareket eder. Yargı, talimat almaz. Suçluyla, suçla mücadele eder. Bu tür işlerden siyasi sonuçlar çıkarmayı doğru bulmuyorum.

Çelişkili ifadeler var?

Ben kapatma davasının, Türkiye’de, siyasetin özgürlük alanını daha da genişleteceğinden başka bir değerlendirme yapmadım. Başka değerlendirme sahiplerine bu soruyu sorabilirsiniz.

 KAPATMA DAVASI İÇİN BAKAN NE DEMİŞTİ?

Kimse öküz altında buzağı aramasın 

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, "Kapatma
davasında, milletvekillikleri düşeceklerin listesinde olamadığım için üzülüyorum. Liste kendi ismimi göremedim, çok üzüldüm" dedi.

AK Parti Antalya İl Başkanlığı Danışma Meclisi ile AK Parti Dış
İlişkiler Birimince düzenlenen Dış İlişkiler Bölge Bilgilendirme
Toplantısı, Belek Beach Park'ta yapıldı. Toplantıya, Adalet Bakanı
Şahin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış ve milletvekilleri
ve partililer katıldı.

Toplantıda, AK Parti mensuplarının Türkiye'nin güzel insanlarına hizmet
için yol çıkmış insanlar olduklarını belirten Şahin, "AK Parti ne
yapar? Cumhuriyet'in temellerine dinamit mi koyar? Yoksa bu ülkeyi
yüceltmek için çalışmalar mı yapar? Bu soruların cevabını öğrenmek için
buraya gelseler ve görseler... Biz bu ülkeye hizmet için yola çıkmış
insanlarız" diye konuştu.

-"ÖKÜZÜN ALTINDA BUZAĞI..."-

AK Parti'nin "sadece ve sadece hizmet odağı olduğunu" belirten Şahin,
şöyle devam etti:
"Nasıl bir parti olduğumuzu merak edenler, Antalya'nın en ücra
köyündeki Mehmet dayıya sorsalar, (Allah razı olsun) diyecektir. Şerife
bacıya sorsalar, evinde artık su aktığı için (Allah razı olsun)
diyecektir. AK Parti hizmetlerin odağındadır ve olmaya da devam
edecektir. Kimse öküzün altında buzağı aramaya kalkışmasın."

-"MİLLET İRADESİNE KARŞIDIR..."-

"Dün akşam otaya çıkan durum bize değil, millet iradesine karşıdır"
diyen Şahin, "16 milyon insanın iradesine karşıdır. Yeter ki o insanlar
bizlere kalplerini kapatmasınlar. O insanlar oldukça AK Parti bu ülkede
hep var olacaktır' diye konuştu.

Açılan kapatma davasının Türkiye'de yeni dönemi başlatacağını,
Türkiye'yi özellikle siyasi partiler ve siyaset alanı açısından anti
demokratik uygulamalardan kurtaracak bir dönem olacağını ifade eden
Bakan Şahin, şöyle devam etti:
"Türkiye bu sürecin sonunda daha demokratik, siyasi özgürlük alanının
genişlediği bir ülke haline gelecektir. Parlamentoda tek başına
Anayasa'yı değiştirecek güce sahip olan AK Parti olarak, Türkiye'nin
önünü tıkamaya değil, tıkamaya teşebbüs edenlere prim vermeye değil,
Türkiye'nin önünü açmaya mecburuz. Bunu ilelebet sürdüreceğiz. Temel hak
ve özgürlükleri savunmaya devam edeceğiz. Eğitim ve öğrenim özgürlüğünün
daha da gelişmesi için mücadelemize devam edeceğiz. Bu ülkenin insanları
hiçbir zaman, özellikle yüksek eğitim ve öğrenim özgürlüğünden mahrum
bırakılmamalıdır. Çağdaş dünyada ne varsa, Avrupa'da ne varsa, bizim
ülkemizde de o olacaktır. Bu mücadelemize halkımızla, milletimizle
sonuna kadar devam edeceğiz."

-LİSTE-

Kapatma davasının açılması dolayısıyla kendisini üzen iki şey olduğunu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış'ın toplantı sırasında kendisine bir liste gösterdiğini ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
"Hayır hayır... Partimiz hakkında açılan davaya üzülmedim. Bu ülkede hala dünyanın düz olduğuna inananların varlığı beni üzüyor. Dünyanın yuvarlak olduğunu ve kendi ekseni etrafında döndüğünü söyleyenlerin yaşama hakkı olmadığını söyleyenlerin varlığı beni üzüyor. Bir şey daha üzüyor: Kapatma davasında milletvekillikleri düşeceklerin listesinde olamadığım için üzülüyorum. Listede kendi ismimi göremedim, çok üzüldüm.

Demokrasi, temel hak ve özgürlükler ile hizmet mücadelesinde o arkadaşlarımız üzerlerine düşeni yapmışlardır. Milletin gönlünde taht kurmuşlardır. AKP her badireden daha da güçlenerek çıktı, yine çıkacak."
AKP hakkında kapatılma davası açılması nedeniyle ellerini
ovuşturanlar ve bıyık altından gülenler olduğunu vurgulayan Şahin, "Boşuna sevinmeyin, avucunuzu yalayacaksınız" dedi.

Milletin sevgisini ve desteğini arkalarında hissettikçe vatana hizmete devam edeceklerini kaydeden Şahin, "Bu ülkeyi ve cumhuriyeti seviyoruz.

Cumhuriyetin temel niteliklerini benimsiyoruz" diye konuştu.Salondaki bir partilinin, "Ölmek var dönmek yok" sözlerini üzerine
Şahin, 'Kimse ölmesin istiyoruz. Yaşasın ki millete daha fazla hizmet etsin" şeklinde yanıt verdi.

Başka bir partilinin "Sayın bakanım, hukuk reformu istiyoruz" sözleri üzerine de Şahin, "Biraz önce iki cümle kullandım. O cümlelerin içinde senin bu söylediklerin de var" dedi.

Konuşmaların ardından AKP İl Danışma Meclisi toplantısı basına kapalı olarak yapıldı.

ÇAĞDAŞ DÜNYA İNSANLARI FİKİRLERİ NEDENİYLE YARGILANMIYOR

Antalya'daki Ekolojik Pazar açılışına katılan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, AKP Ankara Milletvekili Haluk Özdalga'nın, Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın yargılanması talebini değerlendirdi. Öneriyi bu sabah gazetelerden okuduğunu belirten Bakan Şahin, "Bu konuyu incelemiş değilim. Ancak yargı organlarımız ve buralarda görev yapan hakim ve savcılarımız, bağımsız hareket ederler, kimseden talimat almazlar. O bakımdan onların bağımsızlığı ve bağımsız hareket etmesi temel prensipleri içerisindedir. Onların açmış oldukları bir dava nedeniyle şikayete bağlı olarak haklarında bir soruşturma açılabilecek bir yol olduğu kanaatinde değilim şu andaki tespitim ve düşüncem budur. Bunlarla uğraşmanın bana göre bir anlamı yok" dedi.

İddianamedeki ileri sürülenleri henüz incelemediğini kaydeden Bakan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çoğu gazete haberlerine dayanan bir takım belgeler, konuşmalar ve beyanlardır. Kişilerin düşüncelerini açıkladıkları, herhangi bir konuda fikir beyan ettikleri için cezalandırıldığı bir dönem geride kalmıştır. Çağdaş dünya insanları fikirleri ve düşünceleri nedeniyle yargılamamaktadır. Ben Türkiye'nin bütün bu süreçleri geride bırakacağına inanıyorum. Geride bırakmak için bu davanın Türkiye'ye ve parlamentoya önemli bir fırsat sağladığını düşünüyorum. Dün de ifade etmiştim. Bu dava inanıyorum ki yakın bir süreçte Türkiye'de özellikle siyasetin özgürlük alanını genişletecek bir sonuçla netilenecektir. İnanıyorum ki ben çağdaş dünyada demokrasi standartları neredeyse siyasi standartlar neredeyse Türkiye'de bu standartları yakalamış olacak. O bakımdan gelecekle ilgili, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili hiçbir endişeye gerek yok. Ancak üzüntümüz şudur, önemli mevkide olan kişiler, vehimlerine, önyargılarına dayalı olarak hareket etmemeliler. Ben bu davayı önyargılara, vehimlere dayalı bir dava olarak değerlendiriyorum. Özellikle çok önemli mevkilere gelmiş olan, hukukçu kimliği taşıyan arkadaşlarımızın buna azemi riayet etmeleri gerekir. Kamu vicdanında hiçbir zaman olumlu yansıması olmayan bu tür girişimler yargı erkini kamu vicdanında çok olumsuz bir noktaya itiyor. Dolayısıyla yargının bu ülkede en çok güvenilen kurum olması gerekir. En fazla güvenilen kurum olması gerekir. Bu tür çıkışlar vatandaş nezdinde yargının saygınlığını azaltıyor. Yargıya güveni azaltıyor. Böyle bir durumda en çok riayet etmesi gereken yargı mensuplarıdır."