"Kürdistan: Öteki Irak" başlıklı kampanyada amaç yabancı yatırımcıların dikkatini Kuzey Irak’a çekebilmek. Bu amaçla geçtiğimiz Kasım ayında planlaması yapılan reklam filmleri bir haftadır ABD’deki televizyonlarda yayınlanıyor.
IRAK HÜKÜMETİNE ÖDETTİRİYORLAR
Amerikan RM&R (Russo, Marsh ve Rogers) adlı PR şirketi ile Irak hükümeti arasında planlanan kampanya birkaç yıllık bir sürece yayılıyor ve milyonlarca dolarlık ödemeleri öngörüyor.
‘TEŞEKKÜRLER AMERİKA
Bu filmlerden birinde "Ülkemize demokrasi getirdiği için Amerika’ya teşekkürler" cümlesiyle başlayarak Kürdistan’ın barış, laiklik ve güvenliğe kavuşmuş olmaktan çok mutlu olduğu belirtiliyor
’ÖTEKİ IRAK’
İkinci reklam filminde ise ’Öteki Irak’ başlığı kullanılarak deneyimli güvenlik güçlerinin olduğu, 200’den az koalisyon askerinin burada bulunduğu belirtiliyor. Araplar, Kürtler ve Batılılar tatillerini birlikte geçirmeye çağırılıyor. "Irak Kürdistanı’na Hoşgeldiniz" deniliyor
’TİCARETE AÇIK’
Üçüncü reklam filminde ise Iraklı yatırımcılar sadece Havaalanı yapmadığı belirtilerek, bir Havaalanı mühendisi ’Demokrasi üretiyoruz’ diyor. Bir tekniker "Umut büyütüyoruz’ derken bir bahçıvan da "Geleceğe yatırım yapıyoruz" şeklinde konuşuyor. Sonra küçük bir Kürt kızı "Hayalleri paylaşın" derken film bitiyor. Filmlerde Amerikalı yatırımcılar bölgeye davet edilerek, Kuzey’deki ticari faaliyetin giderek arttığı et, konserve, salça ve meyve suları gibi gıda ürünlerinin bol miktarda üretildiğinin bilgisi veriliyor. İzleyenlerin kampanyanın Web sitesine girerek diğer yatırım imkanları hakkında bilgi alabilicekleri bildiriliyor. Ayrıca filmlerde savaşın başlamasından itibaren Kürdistan’da hiç bir koalisyon askerinin ölmediği iddia ediliyor. Aynı reklamların İngiliz halkına teşekkür içeren versiyonu da bulunuyor.
UZMANLARA GÖRE KAMPANYA SONUÇ VERMEZ Bazı uzmanlar bu kampanyanın başarılı sonuçlar verecek gibi görünmesine rağmen ulaşım sorununun yatırımcılar için büyük problem olduğunu belirtiyorlar. Peter Zeinhart adlı özel bir danışmanlık firması uzmanı Kürdistan’ın 1991 Körfez Savaşı’nın ardından şu an altın çağını yaşadığını ancak bu parlak dönemin ticari açıdan da yaşandığının söylenemeyeceğini savundu. Zeinhart en büyük sorunun "oraya nasıl ulaşılacağı" olduğunu söyledi