Şehitlerin olup olmaması onlar için önemli değildi. Onların asıl dertleri olan ordunun yıpratılması ve bunun üzerinden PKK'nın ekmeğine yağ sürülmesiydi bunu da başarıyla yeni getirdiler.
Biri sapık bir adamın elinde oyuncak olan PKK sever bir gazete diğeri ise malum Çakma dincilerin elindeki asker düşmanlığı yapan paçavra.
Her iki paçavraya baktığınızda bunların birbirin diğerinden farkları olmadıklarını attıkları manşetlerinden görebilirsiniz. Mal bulmuşcasına üzerine atladıkladı Aktütün karakolu baskınını yine Orduya hakeret yağdırmak, halkın gözünden düşürmek, etkisizleştirmek ve halkı ordusuyla karşı karşıya getirerek PKK'ya bu yolla moral verebilmek için üzerlerine düşeni yaptılar.
Manşetlerine attıkları bu başlıklardan dolayıda beslendikleri yerlerden birer ikramiye'yi böylece hak etmiş oldular. Hz.Peygamperin türbesinin üzerine gökdelenler dikilirken, Kabe ortadan yavaş yavaş kaldırılırken ortada yoksunuz. Madem bu kadar dincisiniz neden hiç gıkınız çıkmıyor yobazlar. Önce ona bir yanıt verin, Bu konudaki neden diye sorulan soruları cevaplayamıyorlar. O haberlerin yayınlanmasının üzerinden bir ay geçmesine rağmen o paçavralarına tek bir kelime bile koyamadılar. Moyamazyar sesleri ve gıkları şimdiye kadar çıkmadı çıkamayacakta.
Ne oldu?
Müslümanlığınızdan vaz mı geçtiniz?
Yoksa Hz.Muhammed sizin peygamberiniz, Kabe de sizin kutsal yeriniz değil mi?
Askere ve orduya salyalarınızı akıtarak çatacağınıza önce bu soruların cevaplarını vermeniz gerekir. Sizin en mühim işiniz o olmalı, onu bırakıp orduyla ugraşmak, laiklere laf yetiştirmek sizin tıynetinizi ortaya koymaktan başka bir şey değil.
O Taraf'kiler ise ilk gün gelen eleştirelerden sonra lütfedip şehitlerle ilgili bir iki haberi koymuşlar. Ancak bu haberlerinde öyle sandığınız gibi masumlane konulduğunu falan sanmayın. Orduya yüklenmek için oraya konulmuş garnütürler olduğunu unutmayın.
O Taraf'takilerin askerlerin şehit olup olmamasıyla zaten bir ilgileri yok, hatta bu olaya öylesine sevinmiş olabilirler ki bunun için boğazda kendi aralarında bir şölen bile düzenlemiş olabilirler. O TARAF'taki sapıkta çıkıp sapık olmadığını lyalanyabilirdi ancak ondanda bu güne kadar sapık olmadığını dair en ufak bir tık çıkmadı.
İki yüzlü riyakar, ordusuna ve miletinin çıkarlarına değilde emir aldıkları yerlere hizmet eden Ali Kemaller şimdi elele birlikteler.
Vakit kurtuluş savaşı sırasında İstanbul'da yayınlandığı tarihlerde de aynı tip yayınları yapıyordu o günden buya hiç bir değişiklik olmamış kafa aynı kafa.