Böylece işveren, asgari ücretle çalıştırdığı bir işçisi için yılda 658 liradan kurtulacak. İşçiler ise 489 lira kaybedecek. Sendikalar genel grev nedeni saydıkları kıdem tazminatı, esnek çalışma, kiralık işçilik düzenlemelerine ‘evet’ demezse ortada sendika kalmayacak. HAK-İŞ ve DİSK tamamen; Türk-İş kısmen toplu sözleşme yetkisini kaybedecek!
Hükümet, işverenlerin uzun süredir istediği kıdem tazminatı fonu, esnek çalışma, taşeron işçi çalıştırma şartlarının genişletilmesi düzenlemelerinde sona geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan Kıdem Tazminatı Yasa Taslağı yasalaşırsa işveren her bir işçisi için prime esas brüt maaşının yüzde 4’ü oranında kıdem primi yatıracak.
Oysa mevcut uygulamada işveren, her bir yıllık çalışma karşılığında işçisine 1 brüt maaş tazminat ödemekle yükümlü oluyor. Yani bir işyerinde 10 yıl çalışan bir işçi, işten atılırsa, brüt 10 maaş tutarında kıdem tazminatına hak kazanıyor.
Yeni yasa taslağında işverene aylık yüzde 4 kıdem primi getirilmesi, işçinin 1 yıl çalıştığında yarım maaş kıdem tazminatı kazanması anlamına geliyor. 1 yıla 1 maaş kıdem verilebilmesi için işverenin kıdem tazminatı fonuna aylık yüzde 8.3’lük prim yatırması gerekirdi.
İŞVEREN ÇOK HAFİFLEYECEK!
1 YILDA 658 LİRADAN KURTULACAK
Yeni düzenlemeyle patronların, işten attığı bir işçi için kıdem yükü yüzde 52 oranında azalacak. İşverene sağlanan kolaylık bununla da bitmiyor. İşverenin ‘İşsizlik Sigortası Fonu’na yatırması gereken yüzde 2’lik prim yükü de yüzde 0.5’e indiriyor. Böylece işveren toplamda yüzde 6’lık bir yükten kurtuluyor.
Örneğin asgari ücretle çalıştırdığı bir işçiyi işten attığında 1 yıl için 940 lira kıdem tazminatı ödemesi gereken işveren; yeni sistemde 451 lira ödeyecek. Ayrıca işsizlik sigortası fonuna ödemesi gereken aylık 18,8 liralık primi de 4.7 liraya inecek. Bu sayede 1 yılda bir işçisi için 169 lira ödemekten de kurtulmuş olacak. Toplamda ise işçi başına yıllık yükü 658 lira azalmış olacak.
“GENEL GREV NEDENİ”
Hükümetin üzerinde çalıştığı kıdem tazminatı fonunu hiçbir şekilde kabul etmeyeceklerini belirten Türk-İş ve DİSK, yapılacak herhangi bir değişikliği ‘genel grev’ nedeni sayacaklarını açıklamışlardı. Hak-İş ise fonu desteklediğini duyurmuştu.
MAKYAJ AKACAK
Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı, genel kurul gündemine gelmeden Meclis kapandı. Dolayısıyla iş kolu barajı da yüzde 10’dan yüzde 1’e inemedi. Öte yandan Çalışma Bakanlığı’nın, Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre sendikalı işçi istatistikleri yayınlama zorunluluğu da ertelenmedi.
Sendikalı işçi istatistikleri Ocak ayında yayınlanmadığından sözleşme süresi dolan sendikalar, işverenlerle yeniden masaya oturamıyor. İstatistiklerin yayınlanmaması bu yıl kamuda 200 bin, özel sektörde 350 bin olmak üzere 550 bin işçinin zam alamaması anlamına geliyor.
Sendikaların toplu sözleşme imzalayabilmesi için yeni istatistiklerin yayınlanması gerekiyor. Bakanlık, gerçek istatistikleri açıklarsa Türkiye’de sendikalı işçi sayısının 3 milyon 230 bin değil; 930 bin olduğu ortaya çıkacak.
Böylece yüzde 10 barajını aşamayan Hak-İş ve DİSK’’in tüm sendikaları; toplu sözleşme imzalama yetkisini kaybedecek. Türk-İş’te ise sadece 11 sendika işverenle masaya oturma hakkını sürdürebilecek.
KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI?
Başkent kulislerinde, hükümetin işçi sendikalarını kıdem tazminatı başta olmak üzere kiralık işçilik, evden çalışma gibi esnek çalışma düzenlemelerine ikna etmek için istatistikleri yayınlama takvimini ertelemediği konuşuluyor.
Eğer sendikalar, bu düzenlemelere ikna olmazlar ve ‘genel grev’ nedeni saymaya devam ederlerse, Çalışma Bakanlığı istatistikleri yayınlayacak. Böylece Hak-İş ve DİSK yetkisini tamamen; Türk-İş de büyük oranda kaybetmiş olacak.
Ama konfederasyonlar düzenlemeler için ‘uzlaşma masasına oturmayı kabul ederlerse’ bakanlık ya 2009 yılı istatistiklerini yayınlayacak. Ya da yeni yasa çıkana kadar istatistik yayınlamayacak.
AYSEL ALP/HÜRRİYET