Irak hükümeti, Amerikan güvenlik şirketi Blackwater'ın altı çalışanı hakkında, geçen yıl 17 sivilin vurulması olayından dolayı Amerika Birleşik Devletleri'nde dava açılacağını doğruladı.

Bağdat ve Washington'un ayrı ayrı başlattığı soruşturmalar sonucunda Amerikan Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon, bu kişilerin, Amerikan yasalarına göre adli suçlardan sorumlu tutulabileceklerine hükmetmişti.

Olay, geçen yıl başkent Bağdat'ın işlek mahallelerinden birinde meydana gelmişti.

Blackwater şirketi, kendi araçlarından oluşan bir konvoyun pusuya düşürülmesi karşısında muhafızların savunma amaçlı ateş açtıklarını ve masum olduklarını dile getirmişti.

Ama Irak hükümetinin soruşturması, Blackwater muhafızlarının hiç bir tahrik olmadan, ayrım gözetmeksizin yoldan geçenlere ve araçlara ateş açtığı sonucuna varmıştı.

Irak hükümeti bu tür şirketlerin özel denetim altında olmasını istiyor.

BBC, "Blackwater: Dünyanın en güçlü misyoner ordusunun yükselişi" adlı kitabın yazarı Jeremy Scahill ile soruşturmayı konuştu.

Scahill, Irak hükümetinin Blackwater şirketiyle ilgili kaygılarının ne zaman başladığı sorusuna şu yanıtı verdi:

"Bana kalırsa geçen Eylül ayında meydana gelen ateş açma olayı, Amerika'nın Irak'ı işgalinden bu yana şekillenen bir buzdağının görünen kısmı. Irak'ta 150 bin Amerikan askerinin yanında, taşeron firmalar için çalışan 190 bin kişi var. Yani bir anlamda Irak'taki Amerikan ordusundan daha büyük bir ordu bu.

"Blackwater olayından sonra Irak hükümeti 'Bu kişileri yargılayacağız, bunlar Amerikan askeri değil, özel şirketlere çalışıyorlar' demeye başladı. Amerika da 'Hayır' dedi, Irak'tan bile ayrılmayacaklar."

Scahill, bu özel güvenlik şirketi çalışanlarının kendi ülkelerinde de yargı muafiyetleri olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Açıkçası, Blackwater, Irak'ta faaliyet gösteren özel silahlı güvenlik güçleri arasında en seçkin muhafızları barındıranı.

"Ayrıca bu tür şirketler sadece Amerikalılara ait değil, İngilizlerin de silahlı güvenlik şirketleri var. Bu kişiler, Iraklı sivilleri öldürdüklerinde, sadece Irak'ta değil, kendi memleketlerinde de herhangi bir yasaya tabi değiller. Herhangi bir hukuk sistemi içerisinde tek bir özel muhafız hakkında bile dava açılmadı bugüne kadar.

"İşgalin birinci gününden itibaren silahlı ve tehlikeliydiler. Irak'ı yönetmek üzere o dönemde atanan Paul Bremmer'ı Amerikan askerleri değil, Blackwater muhafızları koruyordu örneğin.

Scahill, özel güvenlik şirketleriyle ilgili olarak ABD'deki tartışmalar konusunda ise şunları söylüyor:

"Bu taşeron firmalar Bush yönetiminin, yani yeni muhafazakarların, Dick Cheney ve Donald Rumsfeld'in buluşu..Bu sistemi Irak'ta Amerikan askerlerinden daha fazla sayıda taşeron firma muhafızı konuşlanıncaya dek uyguladılar.

"Demokratlar, şimdiye dek bu duruma sessiz bir muhalefet gösterdiler. Barack Obama en yüksek sesle karşı çıkanlardan biriydi. Ancak önde gelen danışmanlarından biri, Obama başkan seçildiği takdirde, Irak'ta bu tür güçlerin kullanılması seçeneğini tamamen dışlamayacaklarını söyledi."