Hakan'ın "Necip Hablemitoğlu’nu dinlerken mırıldandıklarım" başlığıyla (19 Aralık 2017) yayımlanan yazısının bir bölümü şöyle:
1999 yılında televizyonlarda konuşuyordu Necip Hablemitoğlu... Fetullah’ı anlatıyordu... FETÖ’yü anlatıyordu...
O günlerde sürekli itiraz ederek, “hadi canım sen de” diyerek dinliyordum Hablemitoğlu’nu... Bugün dinlediğimde ise... Mırıldandıklarım şunlardır:
*
- Adam haklıymış abi!
- Bu adamın katili kesin FETÖ... Bunları söylediği için öldürdüler adamı.
- FETÖ’yü nasıl da doğru teşhis etmiş.
- Her söylediği cümle, bugün nasıl da doğrulandı! Amma safmışız.
- Bu adama kulak vermediğimiz için utanmalıyım, utanmalıyız.
- Adamın heykelini diksek, yine de bağışlatamayız kendimizi.
Bilimde kaç yıl kaybetmişizdir?
Savcılık açıklamasına göre... 2005/2013 yılları arasında yapılan... “Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı”nın tüm sorularının çalındığı tespit edilmiş.
Böylece... Tam 20 bin akademisyen şüpheli duruma düşmüş.
*
Ben asıl şunu merak ediyorum:
Bu olay nedeniyle Türkiye, bilimde kaç yıl kaybetmiştir acaba?
Matbaanın geç gelmesi kadar zarar vermiş midir bu olay?
Celal Şengör Hoca!
Bir-iki kelam etsene şu konuda.