Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, "Ekonomi Gazetecileri Derneği(EGD)'nin düzenlediği basınla sohbet toplantısında, bakanlığın çalışmalarını anlatırken, uydu konusuna da değindi. Yeri uydu için düğmeye bastıklarını açıklayan Bakan Yıldırım, "İki yeni uydu yaptırıyoruz. Artık yerli uyduyu yapmak için de düğmeye bastık. TAI ile birlikte TURKSAT uydu imal etmek için fabrika yapıyor. Aynı zamanda japonya'da Mitsubishi'de iki uydumuzu yapıyor. Üçüncü uyduyu japonlarla müşterek yapacağız, dördüncüsünü de tamamen burada yapacağız" dedi.
'KDV dışındaki bütün vergiler kalkmalı'
Boğaziçi Köprüsü'nün trafiğe neden kapatıldığını açıklayan Yıldırım, "Bu bir tedbirdir. Köprünün sağlamlığı konusunda bir kapatma değildir. Havacılıkta da böyle kurallar vardır" dedi. Yıldırım, Türkiye'de internet ücretlerinin ucuzladığını söylemesine karşılık, sabit ve mobil internette fiyatların ucuzlamadığı yönündeki bir yorum üzerine, "Ben KDV dışındaki bütün vergiler kalkmalıdır diye dünüyorum" dedi.Demiryolları konusuna da değinen Bakan Yıldırım, demiryollarını serbestleştirdiklerini belirterek, "Trenini alan taşımacılık yapacak" dedi.
Bakanlık yatırımlarının, toplam kamu yatırım harcamaları içindeki payının yüzde 17'den yüzde 46'ya çıktığını ve son 9 yılda 123 milyar TL yatırım gerçekleştirdiklerini söyleyen Yıldırım, bu rakamın yüzde 86'sına denk gelen 106 milyar TL'lik kısmının genel bütçeden, 17 milyar TL'lik kısmının ise yap-işlet-devret (YİD) modelinden karşılandığını bildirdi. Binali Yıldırım, yatırımların 2011 yıl sonu itibariyle sektörel dağılımına bakıldığında, 80 milyar TL'lik kısmın karayolu, 22 milyar TL'nin demiryolu, 14 milyar TL'nin haberleşme, 2 milyar TL'nin denizyolu ve 5 milyar TL'nin havayolundan oluştuğunu ve 9 yıldaki 123 milyar TL'lik yatırımın 2012 yılı fiyatlarıyla kara yollarının yüzde 65'lik pay ile yatırımlarda en büyük orana sahip olduğunu vurguladı.
'Kara yollarına ödenen vergiler 38 milyar lira'
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın ülkenin kalkınması yanında istihdama da önemli katkı sağladığını dile getiren Yıldırım, "Doğrudan çalışan sayısı 100 bin, dolayı istihdam 122 bin olurken, toplam çalışan sayısı 216 bin 314. Bakanlığımız teşkilatı tarafından sağlanan istihdam 4 kişilik bir aile baz alındığında 865 bin vatandaşımıza iş-aş temin eden bir bakanlık olduğumuz söylenebilir" dedi. Bakanlığın ulaştırma ve haberleşme hizmetlerindeki fiyat gelişiminin enflasyonu azaltıcı nitelikte olduğunu belirten Yıldırım, "Enflasyonu saçından tutup yukarı çeken değil, paçasından tutup aşağı çeken bir bakanlık olduğumuzu belirtmek isterim" dedi. İnternet fiyatlarının da yıllar içinde azaldığına belirten Yıldırım, "Türkiye'de her kim internet pahalı diyorsa doğru değil" ifadelerini kullandı.
Bakan Yıldırım, 38 milyar TL'yi bulan karayolları toplam gelirlerinden ödenen vergilerin, 286,4 milyar TL'lik 2011 bütçesinin yüzde 13,2'sini oluştuduğunu söyledi.
'Boğazdan 9 bin 400 bomba geçiyor'
Boğazdan geçen gemi trafiği konusuna da değinen Bakan Yıldırım, aldıkları önlemler sonucunda boğazlardan geçen gemi sayısının 56 binden 49 bine gerilediği söyledi. Tehlikeli yük geçişisin de ortalama 9 bin 400 gemi ile 143 milyon ton olduğuna işaret eden Yıldırım, "Yan 143 milyon tonluk 9 bin 400 tane bomba, bir yılda boğazlardan geçiyor. Biz boşuna Kanal İstanbul demiyoruz. O nedenle bu proje önemli" dedi.
'Sosyal paylaşım siyaseti terbiye ediyor'
Bilgi İletişi Teknolojileri (BIT) konusuna değinen Bakan Yıldırım, önceden çekirdek ailenin anne-baba-çocuktan oluştuğunu, şimdi anne-baba-çocuk ve internet, cep telefonunun eklendiğini belirterek, internetin iyi bir şey olduğunu ancak, ilaçta olduğu gibi internetin de yan etkileri bulunduğunu, o nedenle dikkat etmek gerektiğini söyledi. Bu kapsamda "sosyal paylaşım siteleri"ni de iyi bir gelişme olarak değerlendiren Yıldırım, sosyal paylaşım sitelerinde olmadığını, ancak bu işi yapan gönüllü vatandaşların bulunduğuna işaret ederek, "Kendini benimle ilgili haberlere adamış. Onlardan yola çıkarak paylaşıyor. 'Binali Yıldırım şunu dedi, yorumunuzu yazın'. Yorumlar geliyor, 'iyi demiş'... Bu da güzel bir şey, bizi terbiye ediyor, siyaseti terbiye ediyor ama bazen tadını kaçırıyorlar. Hiç kalitesiz bir yorum da olabiliyor. Bunu kanunla falan düzenleyemeyiz. Bu bir etik işidir" dedi.
E-devlet konusunda da bilgi veren Bakan Yıldırım, bu sistemin kullanıcı sayısının 12.5 milyon olduğunu,39 kurumun e-devletin bünyesine girdiğini ve 65 yaş ve üzerinde 387 bin 117 vatandaşın günlük e-devletten işlemini yaptığını söyledi. Yıldırım, "Demek ki öğrenmenin yaşı yok. Bizim 65 yaşın üzerinde 387 bin insanımız, devlet kapısına gitmeden iş yapıyor. Bu önemli" dedi. Bakan Yıldırım, yaptığı bir saatlik sunumu sırasında zaman zaman espri yaparak dikkatlerin dağılmamasına çalıştı.
'Kazaların yüzde 90'ı ihlalden'
Soruları da yanıtlayan Bakan Yıldırım, kazaların ihmal ve ihlallerden, yüzde 90'ının ise ihlallerden kaynaklandığını söyledi. Trafik kazalarında ölüm sayısının artış göstermediğini dile getiren Bakan Yıldırım, burada bölünmüş yolların etkisinin olduğunu söyledi.
Yıldırım, Marmaray projesinin devreye girmesiyle Sirkeci'nin by-pass edileceğini söyledi. İlk çıkışın Yenikapı'dan olacağını belirten Yıldırım, Sirkeci-Yenikapı arasında ise bir raylı sistem olmadığını, "Tarihi Yarımada", "Topkapı Sarayı" ve "Gülhane Parkı"na kadar olan kısmın bir proje olarak değerlendirileceğini, projeyi belediyenin yapacağını söyledi.
'KDV istisnası getirdik, araç garantisini artırdık'
Bir gazetecinin, "Üçüncü köprü ihalesine hiç teklif gelmezken, ikinci aşamada ne yaptınız da 13 teklif aldınız?" şeklindeki bir soru üzerine Yıldırım, ilk ihaleye teklif gelmediğini, ikinci ihale için 3,5 aylık süre verdiklerini söyledi. Bunun için aslında altı dosya verildiğini, ikisinin geçersiz sayıldığını ve dört dosyanın da değerlendirmeye alındığını kaydetti. Burada projenin kapsamını biraz değiştirdiklerini açıklayan Yıldırım, şunları söyledi: "Bu 10.5 milyar TL'lik projeydi, bunu 4-4.5 milyar TL'ye düşürdük. Bunun hacmini küçülttük finanse edilebilir olsun diye. Biraz araç garantilerini artırdık. Onu da afakî değil, yaşadığımız rakamları tekrar gözden geçirdik. Gerçekçi olacağını düşündüğümüz şekilde artırdık. Şöyle bir özet vereyim: Birinci ve ikinci köprüden bir günde geçişler dikkati alındığında, yıllık 3.5 milyar TL işgücü kaybı var. Yani iki köprüde bekleme, dur-kalklardan işgücü kaybı 3.5 milyar TL. Şimdi bazıları diyor ki, 'üçüncü köprüye ne lüzum var?' Cevap burada. Bu ne olacak 4.5 milyar TL, bilemediniz 5 milyar TL'lik bir proje 1,5 2 yıla varmadan kendini amorti edebilecek bir proje. Orada trafik problemi olmayacak. Ayrıca bu köprüde demir yolu hattı da olacak. Başka bir unsur olarak biz, KDV istisnası da getirdik. Adam bunu dört yılda yapacak. Bu dört yılda 600-700 milyon da KDV için finansman bulması lazım. Yani devleti fonlamak için de ayrıca para bulacak. Bu köprü işinde bütün bunları üst üste koyduğumuzda, finanse edilebilir daha kolay yapılabilir hale geldi. O nedenle teklif geldi diyebiliriz. Yeterince rekabet oluştu."
'Çöken köprü için talimat verdim soruşturma devam ediyor'
Bakan Yıldırım, Çaycuma Köprüsü'nde 15 vatandaşın hayatını kaybetmesiyle ilgili çalışmaların da sürdüğünü söyledi. Çöken köprünün 1951 yılında yapıldığına işaret eden Yıldırım, çökme nedeniyle ilgili araştırmaların da sürdüğünün altını çizerek, "Talimat verdim, idari soruşturma devam ediyor. Adli soruşturma da devam ediyor. İlk tespit: Irmağın altındaki kumlar alındığı için çukurlar oluşmuş ve kar sularının erimesiyle gelen suyun debisi, saniyede bin metreküpe çıkmış. Yani saniyede bin tonluk bir yük geliyor...O oyuklar ilerleye ilerleye, köprünün kazıklarının olduğu platformun altını 5 metreye kadar oymuş. Suyun çullanması ile birlikte toptan çökme var. Malzemede herhangi bir şey yok. Hala, şimdi bile kaldıramadılar, kesemediler o kadar sağlam, fakat altta toptan çökme var. Kazık sistemi sel alıp götürünce çöktü köprü. Bu konuda soruşturma, inceleme devam ediyor" dedi. Köprünün çökmesi sonucu ölenlerin ailelerine yardım yapılıp yapılmayacağı konusunda Bakan Yıldırım, "AFAD'dan yardım ediliyor" dedi.
'Havalimanlarına varışlar 35-40 dakikayı geçmeyecek'
Bir gazetecinin, karayollarındaki kazalara dikkat çekerek, "Trafik dersini ilkokuldan başlatma imkânı var mı?" şeklindeki bir sorusu üzerine Bakan Yıldırım, "Bu konuda bizim tek başına yapacağımız şeyler fevkalade sınırlı. Bize, 'dükkânı kapatacağız' diye baskı yapan onlarca kurs var. Fabrikasyon yapsan daha çok öğrenci gelecek daha çok para kazanacak. Bu konuyu Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile de görüşüyoruz. Derslerin çocuk yaşlarda verilmeye başlamasının gerekli olduğuna inanıyorum. Biz ayrıca modern araç muayene istasyonları kurduk. Donanıma yönelik çalışmalarımız çok iyi noktaya geldi. Fakat insana yönelik henüz istediğimiz noktada değil" dedi. Havacılıktaki 2023 hedeflerinde de bahseden Yıldırım, vatandaşların kuzey, güney, doğu ve batı olmak üzere 4 tarafta, bir saatlik araç yolculuğunda bile bir havalimanına rastlayacağını, ilerleyen dönemlerde havalimanlarına varışların 35-40 dakikayı geçmeyeceğini bildirdi.
'Atatürk Havalimanı'nda tarifeliye daha çok imkan tanıyacağız'
Atatürk Havalimanı'nda bekleme süresinin arttığının hatırlatılması üzerine Binali Yıldırım, bu limanda trafik sayısının 8 milyondan 36 milyona çıktığını söyledi. Atatürk Havalimanı'nın şu anda kaldırması gereken trafiğin kapasite artışları ile yüzde 50'sini yaptığına işaret eden Yıldırım, günlük trafiğin bazen "bin"e çıktığını, bin 70-bin 80 trafiğe ulaştığı zamanların da olduğunu, burada olması gereken trafiğin ise en fazla 600 olduğuna işaret etti. Burada yeni pist yapımının çözüm olmadığının altını çizen Bakan Yıldırım, şu açıklamalarda bulundu: "Diyelim ki yeni pist yaptık. Minimum 5 milyar TL. Üstelik 3 yıl inşaat çalışmasından dolayı da havalimanı daha kötü hale gelecek. Çare şu: Biraz daha trafiğin iyileştirilmesi için hava ve park tarafından iyileştirme yapıyoruz. Gecikmelerin bir kısmı parkla ilgili. İnsanlar 'Bir saat, iki saat bekliyoruz' diyorlar. Doğru. Park sorunumuz var. Park için 'Askeriye'nin kullandığı alanı bitirmek üzereyiz. Orayı park alanı için kullanacağız ve bir rahatlama olacak. Hurda araçların da kaldırılmasıyla seyrü-seferde de iyileştirme yapacağız. Fakat bunlar kısmi iyileştirmeler. Bir de başka meydanlara göndereceğiz. Burada seçici davranacağız. Yük, charter ile ilgili onları ayıklayacağız. Tarifeli seferlere daha çok imkan tanıyacağız. Bunlar kısa ve orta vadede biraz rahatlayacak tedbirler. Ancak, trafik artışı o kadar acımasız ki buna yetişemiyoruz. Çözüm: Yıllık 150 milyon kapasiteyi ulaşacak 3.havalimanı. Onda da bu yıl ihaleye çıkacağız."
Bakan Yıldırım, "Havalimanının yeri belli oldu mu?" sorusu üzerine, "Herşeyi belli" demekle yetindi.