Arıduru’nun kendisinden 800 bin dolar rüşvet istediğini iddia eden Tarhan, 2 yıldır rüşvet vermedikleri için uçuş izni alamadıklarını, uçamadıkları için şirketin büyük zarara girdiğini savundu
Tarhan Towers Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Ali Tarhan, Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ile ilgili çok çarpıcı iddialarda bulundu. Tarhan, 2006 yılında kurdukları şirketleri adına uçuş ruhsatı başvurusunda bulunduklarını ancak Ali Arıduru’nun bizzat istediği 800 bin dolarlık rüşveti vermedikleri için 2 yıldır ruhsat alamadıklarını savundu.
Rüşveti vermeyi kabul etmedikleri için uçamadıklarını öne süren Ali Tarhan şirketinin batma noktasına geldiğini de söyledi. Ali Tarhan, Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru hakkındaki iddialarını mahkemeye de taşıdı. Tarhan, İdare Mahkemesi’ne yaptığı rüşvet başvurusunun yanısıra şirketinin zararlarına istinaden şimdilik 10 milyon dolarlık tazminat davası da açtı.
Ali Tarhan’ın iddialarına göre Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru, söz konusu rüşveti Ankara-İstanbul uçuşu sırasında havada istedi. Rüşvetle ilgili detayları anlatan Ali Tarhan bundan sonra hakkını mahkemede arayacağını, bu konuda daha önce yaptığı girişimlerin sonuçsuz kaldığını da vurguladı. Ali Tarhan, medyayı da suçladı ve bu konuyla ilgili olarak 21 Eylül 2006’da yaptığı basın toplantısını izleyen gazete ve televizyonların daha sonra bu habere yer vermediğini öne sürdü.
2006’da kuruldu, 2 uçağı var
Ali Tarhan, Tarhan Towers Havayolları’nı (TT Air) kardeşiyle birlikte 2006 yılında kurdu. TT Air, Güneydoğulu işadamının havacılıkla ilgili ilk yatırımı.
Şirketin MD 82 tipi iki uçağı var.
Business Class’ta uçuyorduk müdür konuya orada girdi
Dün konuştuğumuz Ali Tarhan rüşvetin detaylarını anlattı. Tarhan, “Beni Esenboğa’da VIP Salonu’ndan THY’nin Ankara-İstanbul tarifeli uçağına bindirdi. Business Class’ta oturduk. Tüm elektronik cihazlar kapanıp, uçak havalandıkten sonra benden rüşvet istedi” dedi. İddialarının arkasında duran Ali Tarhan dün sorularımıza şu yanıtları verdi:
Ali Bey, havayolu sektörüyle ilgili yayın yapan bazı haber sitelerinde şirketinizden rüşvet istendiğine dair haberler var... Nedir bu olay?
Evet. 20 ay önce kurduğumuz şirket, Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’nun istediği rüşveti vermedik diye batma noktasına geldi.
TT Air adında küçük bir havayolu şirketiniz var. Biraz bilgi verir verir misiniz?
Ben turizmciyim. Tarhan Turizm şirketimizle yıllardır İran’dan Azerbaycan’dan, Suudi Arabistan’dan Türkiye’ye turist getiriyoruz. Yılda getirdiğimiz turist sayısı 50 bini buluyor. 2 yıl önce de TT Air (Tarhan Tower Havayolları) adlı uçak şirketimizi kurduk.
Kaç uçağınız var?
2 adet MD 82 tipi uçağımız var.
Nerelere uçuyorsunuz?
Bir uçağımız İran’da kiralık. Diğeriyle yazın bazı Avrupa kentlerine, kışın da İstanbul-Erbil-İstanbul uçuşları yapıyorduk. Ama istenilen rüşveti vermedik diye uçuşlarımız durduruldu, batma noktasına geldik.
Rüşveti kim istedi?
Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru.
Ne karşılığında rüşvet istedi?
Uçuş işletme ruhsatı karşılığında.
Olay nasıl oldu anlatır mısınız?
2006 yılı Nisan ayıydı. Şirketi kurduk, 2 uçağımızı (MD 82) uçuşa hazır hale getirdik. İşletme ruhsatı için başvurduk. Ama sudan sebeplerle gereken onayı alamadık. Bir gün yine bu iş için Ankara’dayken Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru bana, “Gel sana bir kıyak yapayım. Beraber İstanbul’a gidelim. Sayın Bakan (Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım) İstanbul’da, ruhsatını imzalatalım” dedi. “Peki” dedim, işlerin artık rayına girdiğini düşündüm. Beni Esenboğa’da VIP Salonu’ndan THY’nin Ankara-İstanbul tarifeli uçağına bindirdi. Business Class’ta oturduk. Tüm elektronik cihazlar kapanıp, uçak havalandıktan sonra benden rüşvet istedi.
Ne kadar istedi?
800 bin dolar. “Bunu vermeniz lazım” dedi. “Parayı vermezseniz olmaz. Sonraki her işlemin de bir fiyatı var“ dedi. Ben kendisine ”Nasıl olur. Türkiye’de hakkımızla bir şey yapamayacak mıyız“ dedim. ”Hayır “ dedi, “İşi kuralına göre yapmazsanız, yaşamayazsınız” dedi.
Kural dediği rüşvet mi oluyor?
Evet.
Peki “Nisan’da rüşvet istediler, vermedim, ruhsatı da alamadım” diyorsunuz. Ama 16 Haziran’da yani 2 ay sonra ruhsatı almışsınız. Bu nasıl oluyor?
Efendim biz 2 adet MD 82’yi MNG Havayolları’ndan satın almıştık. Sivil Havacılık ruhsat reddine gerekçe olarak, bu uçakların yeterli olmadığını gösterdi. Oysa aynı uçaklar biz satın almadan önce ruhsatlı olarak uçuyordu. Sivil Havacılık, 2006 Haziran’ında Best Havayolları’na ruhsat verdi. Best Havayolları da MNG’den MD 82 satın almıştı. Yani her iki şirket uçakları da aynı özelliklere sahipti. Best ruhsat alınca biz tabii biraz sesimizi yükselttik, yetkililere mektuplar yazdık, mahkemeye gideceğimizi söyledik. Bunun üzerine ruhsatımız verildi.
‘Boşalan frekans verilmedi’
Bu durumda sorun çözülmedi mi?
Yok efendim, bu sefer de uçuş yapmak istediğimiz hatlarda sorun çıkartıp izin vermediler. İstanbul-Şam istedik izin vermediler, İstanbul-Erivan istedik vermediler. İstanbul-Erbil arasında büyük zorluklarla az sayıda uçuş yapabildik. İran’dan turist getiriyoruz, İran’a kendi uçaklarımızla uçmak istedik. “2 frekans var, ikisi de dolu” diye buna da izin vermediler. 2 frekanstan birini gerçekleştiren havayolu firması uçuşları durdurdu. Ondan boşalan uçuşu biz istedik, 2 ay cevap bile vermediler.
Bu sırada zarar ediyorsunuz tabii...
Ayda 1 milyon dolar giderimiz var. 170 çalışana maaş ödüyoruz. 15 pilot, 36 kabin görevlimiz var. Kapasitemiz var ama uçamıyorduk.
Daha sonra 13 Aralık 2007’de Sivil Havacılık’tan size bir uyarı geliyor.
Evet bir uyarı yazısı geldi. Uçak bakımlarında bazı sorunlar olduğu, bunları 3 ay içinde düzeltmemiz gerektiği bildirildi.
Sorun var mıydı?
Yoktu efendim. “Depodaki hidrolik yanlış yerde duruyor, bu uçaklara gereğinden fazla bakım yapmışsınız” gibi bazı geçersiz şeyler vardı yazıda.
(VATAN’ın notu: Sektöre yakın isimler TT Air’in kuruluşundan beri Sivil Havacılık’la uçakların niteliği konusunda sorun yaşadığını ileri sürüyor)
‘Ayda 1 milyon $ zarar var’
Şu andaki durum ne?
Ayda 1 milyon dolar kaybetmeye devam ediyoruz. 20 ayda 20 milyon dolar zarar ettim. Yüzlerce insana ekmek veriyorum, yazık değil mi?
10 Mart 2007’de İstanbul’da sizden rüşvet istendiğine dair bir basın açıklaması yapmışsınız. Kameralar da varmış. Daha sonra muhabirlerden rica etmişsiniz, haberler yayınlanmamış...
Yok efendim, yayınlamadılar. Biz kimseden bir şey istemedik.
Peki o görüntüler iki-üç gündür havayolu internet sitelerinde yayınlanmaya başlandı. Bunu siz mi istediniz, yoksa başkaları mı devreye girdi?
Onu bilmiyorum.
Çok ciddi iddialarda bulunuyorsunuz. Yargı yoluna gidecek misiniz?
Rüşvet iddialarına ilişkin İstanbul’da savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Ayrıca Ankara’da 10 milyon dolarlık tazminat davası açıyoruz.
Suç duyurusunun bir kopyasını yollar mısınız?
Avukatlarım davanın seyrini olumsuz etkileyeceği düşüncesinde, onun için medyaya suç duyurusunu veremiyoruz.
TT Air’i bir Suudi şirkete sattığınız söyleniyor. Bu doğru mu?
Hayır, mahkemelerde hakkımızı sonuna kadar arayacağız.
21 Eylül 2007’de rüşveti açıkladı haber olmadı
Tarhan Tower Havayolları’nın sahibi Ali Tarhan, Atatürk Havalimanı’nda 21 Eylül 2006 tarihinde bir açıklama yaparak rüşvet olayını anlatmış. Tarhan bu basın toplantısını takip eden medya kuruluşlarında ertesi gün tek satır haber yapılmadığını iddia ediyor. Tarhan o gün özetle şunları söylemiş:
“Haziran 2006’da kurulmuş bir havayolu şirketiyiz. Ben TT Air’in sahibiyim. Kuruluş aşamasında Sivil Havacılık’a gittiğimizde Sayın Ali Arıduru bize dedi ki , ’Havayolu olmanın bazı şartları var. Bu şartları yerine getirmeniz gerekiyor.’ O zaman biz bir şey anlamadığımız için, ’Ne şart varsa hepsini birebir yerine getiririz’ dedik. Sayın Ali Arıduru’nun bu isteğinin rüşvet olduğunu, bizden rüşvet isteyeceğini düşünmemiştik. Şahsımızdan 800 bin dolar rüşvet istedi. Biz bunu reddedince, bize ’Havayolu olarak sizi yaşatmayacağım’ dedi.
Daha önce çeşitli rüşvet olaylarından dolayı, yaşı tutmayan eski makineleri yeni makine diye yurda soktuğu için Adapazarı’nda devam eden mahkemesi var. Böyle kirli bir adamı, böyle önemli bir yerin başına koymaları gerçekten şaşırtıcı. Bize bugüne kadar Ali Arıduru’nun verdiği zarar 7 milyon dolar. 20 milyon dolar yatırım yaptım. Yüzlerce insana ekmek aş veriyorum. Yazık değil mi. Biz burda konuştuklarımızı mahkemede her yerde de dile getirebiliriz.
Rüşvet veremediğimiz için uçamıyoruz. Burda her şeyin bir fiyatı varmış. O bedeli ödemeden uçmamıza asla izin vermeyeceklermiş. Mahkemeye başvuracağız ama bizim mahkemenin sonuna kadar ayakta kalmamız imkansız. Çünkü Türkiye’de mahkemeler 3 yılda 5 yılda bitiyor. Ben ayda 1 milyona yakın maaş ödüyorum, giderlerim var. Ben nasıl ayakta kalabilirim.
‘Bizi bitmeye mahkum ettiler’
Rüşveti bilmeyen de yok vermeyen de yok. Vermeyen tek şirket TT Air’dir, uçmayan tek şirket de TT Air’dir. Bizi süründüyorlar ve bitmeye mahkum ettiler. Ali Arıduru bizi bitirmek için elinden ne geliyorsa yapıyor. ’Ya bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin, ya bu rüşveti verirsin ya bu diyardan gidersin’ diyorlar.
Sayın Başbakanımıza ulaşamadık. Sayın Ulaştırma Bakanımızla hiç görüşmedim. Onun hakkında birşey söylemek istemiyorum. Ulaştırma ancak işin başına getirilecek temiz işi bilen insanlarla ilerler. Hırsız insanlarla ilerlemez. Bu memlekete böyle insanlar zarar verir. Bir insanın 5 defa mahkemesi olursa, defalarca aynı suçtan, rüşvet suçlamasıyla mahkemeye verilmişse sonra da Sivil Havacılık’ın başına getirilirse olacağı budur. Bizden rüşveti o kadar bilinçli istedi ki, uçağa binildi, tüm telefonlar her şey kapandıktan sonra bizden rüşvet istedi.”