Aralarında, çok sayıda Alevi kökenli sanatçı ve Alevi örgütlerinin de bulunduğu bir grup, gazetelere ilan vererek AKP'nin Alevilere dönük politikasını kaygıyla izlediklerini duyurdu.

Türkiye'de son günlerde laik ve demokratik anlayışla bağdaşmayan bazı gelişmelerin birbiri ardınca yaşandığı belirtilen ilanda, “AKP Hükümetinin işbaşına geldiği günden bu yana sergilediği partizanlık, gericilik ve ayrımcılık politikası, son genel seçimlerin ardından daha bir pervasızca uygulanmaya başlanmıştır” denildi.
Demokrasinin “çoğulculukla birlikte katılımcılığı ve çoğunluğa karşı azınlığın haklarını da korumayı” esas alan bir rejim olduğuna dikkat çekilen ilanda, “Ancak AKP iktidarının, demokrasiyi çoğunluğun azınlığa tahakküm ettiği bir rejim biçimi olarak algıladığı son günlerdeki uygulamalarından açık bir şekilde görülüyor. Kaldı ki seçim sonuçları göz önüne alındığında siyasal iktidarın seçmenin çoğunluğunun desteğini aldığı da söylenemez” ifadelerine yer verildi.

-DİN REFERANS OLDU-

Kamu kurumlarında liyakat ve yetenek yerine dini referanslarla kadro oluşturulduğu ileri sürülen ilanda, YÖK ve yargının siyasallaştırılmaya çalışıldığı savunuldu. İlanda, hakim ve savcı alımına ilişkin kanun değişikliğinin TBMM'den “oldu bittiye” getirilerek çıkarılmasına da tepki gösterildi.

Amasya'da Alevi kız öğrencilerin okul değiştirmesine neden olan olayların hatırlatıldığı ilanda, şunlar belirtildi:

“Bu olayları, münferit ve popüler deyimle ‘mahalle baskısı' olarak görmenin gaflet, dalalet ve hıyanetten başka izahı yoktur. Bütün bu baskı, sindirme ve dönüştürme girişimleri aleni bir şekilde sürerken, AKP'nin Alevi açılımlarını gündeme getirmesi ise gayri samimi ve art niyetlidir. Daha ortada bu konuda yapılmış bir çalışma ve taslak yokken büyük bir propaganda ile gündem oluşturmaya çalışan iktidar, 3 bin kişilik kadro vaadi gibi ulufe dağıtan bir anlayışla Alevileri kendi içinde bölüp parçalama ve başkalaştırma amacı gütmektedir.

AKP iktidarı, Alevi sorununu çözme konusunda samimi ise öncelikle ortay yerde duran zorunlu din derslerinin kaldırılması yönündeki AİHM kararını uygulasın. Alevilere yönelik baskılara ve başkalaştırarak yok etme anlayışına son versin. Bu konuda sorumlu davranmayan yöneticileri cezalandırsın.
Biz kişi ve kurumlar, bu konudaki kaygılarımızı ortadan kaldıracak adımların atılmasını, bu ülkenin eşit yurttaşları olarak düşüncelerimizin dikkate alınmasını talep ediyoruz.”

İlanda imzası olanlar arasında, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Turan Eser, Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Başkanı Turgut Öker, Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel Başkanı Kazım Genç, Önde gelen Alevi örgütleri, sanatçılar, yazar ve edebiyatçılar bulunuyor. (ANKA)