İngiliz basınında yer alan haberlere göre, "hayatlarından endişe duymaları" nedeniyle evliliği sona erdirme kararı aldıklarını ifade eden Browne, eşinin ve kendisinin telefonla tehdit edildiklerini, Ömer Bin Ladin'in Suudi Arabistan'daki ailesinin, oğullarının bir batılıyla yaptığı evlilikten mutsuz olduklarını açıkça ortaya koyduklarını anlattı. Ömer Bin Ladin'in kendisine tehdit telefonu eden kişileri büyük olasılıkla tanıdığını, ancak kendisine söylemediğini de belirten Felix-Browne, "Görüşmelerin ardından Ömer bana ikimizin hayatının da tehlikede olduğunu söyledi, ikimiz de çöktük ve üç gün boyunca ağladık" dedi.

"Bu insanlar sırf İngiliz olduğum için evliliğime karşı çıkıyor. Sevdiğim erkeğin öldüğünü görmek istemem" diyen Browne, bu nedenle ayrılmaya karar verdiklerini söyledi. Jane Felix-Browne, "Umarım aldığımız bu karar, Ömer ve ailesi üzerindeki baskıyı ortadan kaldırır. Ben bir daha asla evlenmeyeceğim. Kalbim her zaman Ömer'le birlikte olacak ve aşkım benimle birlikte mezara gidecek" dedi.

Felix-Browne, Ömer Bin Ladin'in, babası Usame Bin Ladin'le bağlarını, 19 yaşındayken Taliban adına çarpışmayı reddettiği dönemde kopardığını ve bir daha görüşmediğini söylediğini de anlattı.

Ömer Bin Ladin de İngiliz basınına yaptığı kısa açıklamada, evliliğinin bittiğini, boşanmadıklarını, ancak ayrıldıklarını, ancak bu konuda konuşamayacağını söyledi. Bin Ladin, "Eşimle birlikte olmaktan büyük mutluluk duydum, ancak bizi silmeye çalışan dalgaya daha fazla karşı koyamayacağız" dedi.

Daha önce beş kez evlenen, çocukları ve torunları da bulunan Browne, Ömer Bin Ladin ile geçen yıl Mısır'da tanışmış ve çift daha sonra geçen nisan ayında Kahire ve Suudi Arabistan'da yapılan dini nikahlarla evlenmişti.