Partisinin grup toplantısında konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Uludere olayına değindi. Uludere’de yaşanan olayın 146. günü olduğuna işaret eden Demirtaş, Başbakan’ın ilk defa konuştuğunu iddia ederek, “Aradan geçen 146 gün sonra bizim ortaya attığımız tezlerin tamamı Başbakan tarafından itiraf edilmiştir” diye konuştu.

-“BAŞBAKAN İTİRAF ETTİ”-

Başbakan’ın konuşmalarını hatırlatan Demirtaş, şunları söyledi:
“Ne diyor, bu katliamla ilgili özrümüzü diledik, tazminatımızı ödedik, olayı büyütmeye artık gerek yok, istismara gerek yok. Biz ne diyorduk, AKP bu işin üstünü örtmeye çalışıyor, bakın Başbakan itiraf etti. Göz göre göre yalan konuşup, özür diledik, paramızı fazlasıyla verdik tazminatı ödedik, diyor. Demek ki AKP bu işin üstünü örtmeye çalışıyor tezimiz doğruymuş. Ne diyor aynı zamanda, heron ve predatör görüntülerinde bu kayıtları bu CD’leri ben de izledim diyor. O kadar yüksekte o kişilerin Ahmet mi, Mehmet mi olduğu belli değil, diyor. Biz ne diyorduk, o kişilerin PKK gerillası olduğuna dair somut bir tespit olmamasına rağmen o kişilerin sivil olma ihtimali yüksek olmasına rağmen bu bilgi ellerinde olmasına rağmen vur emri vermişlerdi diyorduk, şimdi aynısını AKP’nin Genel Başkanı söylüyor. Yani kim olduğunu anlamadığınız kişilerle ilgili vur emri vermişsiniz. Bu konuda da tezimizin doğru olduğu ortaya çıkıyor. Biz bu katliamın siyasi sorumlusunun AKP olduğu AKP’nin ilk andan itibaren hükümetin bilgisi dahilinde bu katliamın gerçekleştiğini ifade ediyoruz.
Ortada bir tuzak yok diyor, ortada bir yanılma yok. İstihbarat bizim, uçak bizim, emir bizim, biz vurduk diyor. Daha ne desin. Başbakan bunu söylüyor.
Bakın Genel Başkanınız ne söylüyor siz 145 gündür onu aklamaya çalışıyorsunuz. Bizim işimiz diyor Başbakan, biz yaptık.
AKP vur emri verenleri koruyor dedik. Ama ne diyorlardı, hayır, bu iş Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmayacak diyorlardı. Şimdi ne diyor Başbakan, dün uçakta ne diyor, biz güvenlik görevlilerimize yetkiyi verdik, onlar da görevlerini samimiyetle yaptılar diyor, yani Başbakan ortada suç yok diyor, suçlu yok diyor.
Bunların hepsi bizim 145 gündür ortaya koyduğumuz tezlerdir. 146. gün Başbakan tek tek hepsini itiraf ediyor.
Biz AKP Roboski de yargı sürecine müdahale ediyor diyorduk. Başbakan ne diyordu, konu yargıdadır sonucunu bekleyelim diyordu. Şimdi ne diyor Başbakan, bu bir hatadır diyor, hukuki bir tespit yapıyor. Peki bir mahkeme kararı var mı, hata olduğuna dair kasıt olduğuna dair kesinleşmiş bir soruşturma sonucu var mı, yok. Başbakan neye dayanarak hatadır diyor, demek ki dosyayı görmüş, ona göre konuşuyor.
Başbakan’ın hatadır dediği bir konuda hayır bu hata değil burada kasıt var diyebilecek yürekli bir savcı var mı?"

-AKP’LİLERE SESLENDİ-

AKP’ye oy verenlere seslenen Demirtaş, “Bunun için mi oy verdiniz? AKP’li Kürtlere soruyorum, dün Genel Başkanınızın yaptığı açıklamadan sonra o partide daha ne kadar kalmayı düşünüyorsunuz?” diye sordu.
Başbakan’ın “kan pazarlığı” sözlerini hatırlatan Demirtaş, şöyle dedi:
“Genel başkanınız bize kan pazarlığından söz ediyor, Pakistan da ABD de eş zamanlı neyin pazarlığı yapılıyor iyi bakın, silahlı bomba yüklü predatör almak için ABD ve Pakistan’da eş zamanlı pazarlık yapıyor. Ne yapacaklar, ekin mi biçecekler, kan pazarlığı budur işte. Pakistan ve ABD’de yapılan kan pazarlığıdır. Halkınızın yanında mı alacaksınız kan pazarlığı yapanların yanında mı olacaksınız? Roboski defteri kapanmayacak. Velev ki senin adını kışlaya da verseler Uludere’deki karakola Recep Tayyip Erdoğan Karakolu Kışlası da deseler bu katliam defteri kapanmayacak, hesabını vereceksin.”

-ANAYASA-

Anayasa Uzlaşma Komisyonu tarafından yürüten yeni anayasa çalışmalarına değinen Demirtaş, AKP’yi gündem çarpıtmakla suçladı. Demirtaş, özetle şunları söyledi:
“Günlerdir BDP eşcinsel evlilik dayatması yapıyor, o nedenle anayasa çalışmaları tıkandı, diyorlar. Biz istisnasız hiç kimseye ayrımcılık yapılmamalı diyoruz. Ama AKP buna toplum bunu kabul etmez, tabanımıza açıklamayız deyip çarpıtmaya çalışıyor. Ortada oysa ne eşcinsel evlilik tartışması var ne başka bir şey. Hiç kimse ayrımcılığa tabi tutulamaz. Peki bu uluslararası metinlerdeki metin daha önce kanunlara girmemiş mi? İstanbul sözleşmesi olarak bilinen kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadele dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi, uzun ismi bu. Kim imzalamış AKP. 16.3.2012’de tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmiş.
BDP önerince olayı başka noktaya çekmeye çalışıyorsun. İlkesizlik budur. Daha anayasa dakika bir, bu kadar ilkesiz davranan bir partiyle geri kalan maddeleri nasıl yazacağız. Ana dilde eğitimi nasıl yazacağız, konuşacağız, özerkliği nasıl konuşacağız. O masada sivil anayasa yapmak isteyen tek parti BDP’dir. O masa sivil özgürlükçü anayasa masasıdır, o anayasayı yapmayan parti masadan kalkmış sayılır. Böyle ilkesizliklerle anayasa tartışması sürdürülüyorsa biz onları masadan kalkmış sayacağız. Bu baskı ortamında demokratik sivil anayasada çıkmaz, çıkmasın diye de bunu yapıyorlar.”

-“4.5 MİLYON KAMU ÇALIŞANI 3 HELİKOPTER ETMİYOR BU ÜLKEDE”-

Kamu emekçilerinin yarın iş bırakacağını ifade eden Demirtaş, “Ortada bir aldatmaca var. Hükümetin sadece ABD ile yapmış olduğu 3 adet kobra taarruz helikopterinin toplam fiyatı, 3 helikopterin değeri yaklaşık 1 milyar TL yani 4.5 milyon kamu çalışanı 3 helikopter etmiyor bu ülkede” dedi.

-"BEN DE AYNI MAAŞI ALIYORUM O DA VALLA BORÇLARIMIZI ÖDEYEMİYORUZ"-

Başbakan’ın 1994 yılında belediye başkanı olduğunda bulunduğu mal beyanıyla bu yıl son olarak bulunduğu mal beyanı arasında artış olduğunu kaydeden Demirtaş, “1994 yılında belediye başkanı olduğunda Başbakan'ın o gün bulunduğu mal beyanı ile bu yıl son olarak bulunduğu mal beyanı arasında 730 kat artış var. Yani şu anda nakit parası 3 trilyon 390 milyar eski parayla, ben de aynı maaşı alıyorum o da, valla borçlarımızı ödeyemiyoruz. İmamhatip yerine ticaret lisesi okumuş gibime geliyor. Kafası ticarete basıyor. Sen hangi ara bu kadar mal edindin, belediye başkanlığı yaptın, milletvekilliği yaptın, ek iş yaptığını hatırlamıyorum. Şimdi hedef 2023 diyor” diye konuştu.(ANKA)