İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Aziz milletim, değerli vekil arkadaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarıma selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Bu mübarek Ramazan'da İsrail saldırıları altında gün boyu oruç tutan tüm mazlumları, zalimlere boyun eğmeyen Filistinlileri partim adına hürmetle selamlıyorum. Ramazan bayramınızı şimdiden yürekten tebrik ediyorum. Rabbimden bu mübarek günler hürmetine bizleri bereketi ile kuşatmasını, zulüm altındaki kardeşlerimizi bir an önce refaha kavuşturmasını niyaz ediyorum.
Asırlardır bu ruhla kardeşlik hukukumuzu güçlendiriyor, sofralarımız gibi gönüllerimizi de sonsuza kadar açıyoruz. Tam kadro olarak sahadayız. Bu muazzam ruh şölenine gölge düşürmeye çalışanlara aldırmadan Türkiye'nin tamamında bir ay boyunca bir gönüle daha girmek, bir yaralı kalbe daha girmek için koşturan yol arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.
Grup toplantımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Toplantımıza teşrif eden genç kardeşlerime hoş geldin diyor, teveccühü için teşekkür ediyorum.
'AK PARTİ'DE ESKİ DİYE BİR KAVRAM YOK'
81 vilayetimizin her karışında bütüm mahalle ve köyleride 1 ay boyunca bir gönüle daha girmek, bir yaralı kalbe daha dokunmak için koşturan yol arkadaşlarıma özellikle siz milletvekillerine şükranlarımı sunuyorum. Grup toplantısında yapacağımız istişare ve değerlendirmelerin hayırlara vesile olmasını diliyorum. AK Parti'de eski diye bir kavrama yer yoktur. Partimizin temsilcisi olduğu kutlu davaya bağlılığını ifade eden herkes ebedi ve ezeli AK Partilidir.
'KUYRUK ACISI HALA DİNMEDİ'
Yola çıktığımız ilk günden beri biz milletimizle gönül bağımızı güçlendirmeye çalıştıkça birileri de nifak çıkarmanın peşinde koştu. Bu çabaların bir kısmı ideolojik saplantılardan kaynaklanıyor. Zaman içinde bu tür endişelerin boş olduğunu kendileri de anladılar. 23 yıl boyunca en büyük tepkiyi, nefreti de bunlardan gördük. Bize yönelik husumetlerin bir kısmı da soygun çarkını bozmamızdır. Kimi zaman Gazi Mustafa Kemal'i kimi zaman Batı'yı kimi zaman da milletimizin çeşitli kesimlerinin inançlarını istismar eden bu yağmacıların kuyruk acısı hala dinmedi. Türkiye'ye ve Türk milletine varoluşsal düşmanlık besleyen çevreler ise her iki cenahı amaçları doğrultusunda kullanmıştır. 5. kol faaliyetlerinin bu kadar yaygın yürütülmesinin gerisindeki sebeplerden biri köksüzlerin sayıca fazla olmasıdır.
'HER TÜRLÜ SABOTAJIN HESABI SORULACAK'
Başları her sıkıştığında ülkemize uluslararası müdahale çağrısında bulunanları, siyasi mücadele ile beceremediklerini ekonomiyi çökerterek elde etme hesabı yapanları, sosyal farklılıklar üzerinden milleti birbirine düşürmeye çalışanları, deprem felaketini dahi hezeyanlarına alet etmeye kalkanları, ülkeyi ve milleti ateşe atacak kadar gözü dönmüşleri asla unutmadık, unutmuyoruz. Hem milletimiz hem devletimiz bunların hepsini, gerektiğinde hesabı tek tek sorulmak üzere belleğine kaydetmiştir. Bundan sonra da Türkiye ekonomisine her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacaktır. Milletin kardeşliğine pusu kuranlar adalete hesap verecektir. Bunun adı kör düşmanlık, rövanşizm değil, milli iradenin refleksi, devlet olmanın gereğidir. Elbette siyasetçi olarak herkes gibi insanların da değişeceğini kabul ediyoruz. Kuzu postuna bürünmüş sırtlanları, fitnecileri, yanımızda dolaşan riyakarları da çok ama çok iyi biliyoruz.