Dışişleri Bakanlığı, AİHM Büyük Dairesi, terörist elebaşı Öcalan'ın başvurusuna ilişkin kararıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Dışişleri Bakanlığı Enformasyon Dairesi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Büyük Daire, 12 Mart 2003 tarihli 1. Daire kararını onaylayarak, gözaltının yasal olmadığı itirazının ileri sürülebileceği bir iç hukuk yolunun olmaması ve yakalandıktan sonra derhal bir hakim önüne çıkartılmamış olması nedenleriyle, sözleşmenin kişi özgürlüğü ve güvenliğine ilişkin 5. maddesinin; yargılamanın bir bölümünde askeri hakim bulunması nedeniyle bağımsız ve tarafsız bir mahkemede yargılanmadığı, gözaltında bulunduğu sırada avukat yardımından yararlandırılmadığı, yargılamanın ileri aşamalarına kadar yargılama dosyasına ulaşma imkanı verilmediği, avukatlarına sayı, görüşme süresi ve dosyaya ulaşma imkanlarında kısıtlamalar uygulandığı gerekçeleriyle sözleşmenin adil yargılamaya ilişkin 6. maddesinin; adil olmayan yargılanma neticesinde ölüm cezasına çarptırılmış olması nedeniyle sözleşmenin işkence ve kötü muamele yasağına ilişkin 3. maddesinin ihlal edildiğine karar verdi.
Öte yandan, AİHM, bölücü örgütü elebaşının yakalanması sebebiyle kişi özgürlüğü ve güvenliğinin, idam cezasına hükmedilmiş olması sebebiyle yaşam hakkının ve bağlantılı olarak ayrımcılık yasağının, idam cezasının uygulanmasına yönelik şikayetleri, Kenya'dan Türkiye'ye getirilmesi, İmralı Adası'ndaki hükümlülük koşulları nedeniyle kötü muamele yasağının ve bireysel başvuru hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkin olarak ise, ihlal bulunmadığı sonucuna vardı.
Ayrıca, sözleşmenin 7, 8, 9, 10, 13, 14 ve 18. maddelerine ilişkin iddiaların incelenmesine gerek bulunmadığına karar verildi. AİHM, kararında başvurana ayrıca bir tazminat ödenmesine ihtiyaç bulunmadığına; ancak yargılama giderlerinin ödenmesine hükmedildi. Açıklamada, kararın bundan sonraki aşamada, uygulamayı denetlemekten sorumlu Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi'nde ele alınacağı belirtildi.
"Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, demokratik bir hukuk devletidir ve yargı bağımsızdır" ifadesinin yer aldığı açıklamada, Anayasa'nın Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve yürürlükteki yasalar çerçevesinde gereğini takdir edeceği kaydedildi.