Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,4244
EURO
36,3775
IMKB
9.475,000
ALTIN
2.836,790
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
SORUMLULAR PİŞKİN, PEKİ HESAP KİMDEN SORULACAK?
 Ercan Deva 3 Kasım 2011 Perşembe  

“Burası Türkiye. Her an, her şey olabilir” deyişi yaşanan son depremden sonra yeniden gündemde yerini aldı.
 Van depremi 601 vatandaşın canını aldı. Depremde binlerce kişi yaralandı. Etkili ve yetkili konumdaki siyasetçiler, deprem uzmanı hocalar, jeoloji mühendisleri başta olmak üzere ardı arkası kesilmeyen demeçler ve açıklamalar yapıldı. Adapazarı’nda ve Yalova’da yaşanan ve toplumda derin yaralar açan 1999 depremi sonrasında olduğu gibi, Van ve Erciş’te de deprem sonrası organizasyon  bozuklukları eleştiri konusu oldu. Kızılay’ın çadırları ve battaniye başta olmak üzere yardım malzemeleri yağmalandı.
 Peki, toplum olarak acaba akıllandık mı? Bu son depremden gerekli dersleri çıkardık mı?
 Hiç akıllanmadığımız açık seçik ortada!
 Ağustos 1999’da yaşanan depremde 195 kişinin ölümüne neden olmaktan yargılanan ve 7 yıl 6 ay hapis yatan müteahhit Veli Göçer aldığı 18 yıl 9 aylık cezası nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) dava açtı. Göçer, depremde yıkılan binaları kendisinin yapmadığını, sadece pazarladığını söyledi. Devletin binalar yıkıldıktan sonra “zemin etüdü” yaptırdığını, “Fay hattı üzerinde oraya inşaat yapılmaz” diye rapor verildiğini söyledi. Veli Göçer, “AİHM’den beraat alırsam yattığım 7,5 yılın hesabını kim verecek?” dedi.
 Gerçekten suçlu muydu, onu bilmiyorum. Ancak, depremde binlerce ve binlerce kişinin ölümünden sonra bir “günah keçisi” olarak Veli Göçer’in bulunduğu açıktı.
 Göçer’in açıklamalarının hemen ardından yaptığı reklamlarla ve özel yaşamıyla bir reklam yıldızı gibi televizyon ve gazetelerde boy gösteren ünlü inşaatçı Ali Ağaoğlu, Milliyet’te Songül Hatısaru’ya özel bir açıklama yaptı. Ağaoğlu, “İstanbul’da 1998 öncesinde yapılan binaların çoğunun içinde midye kabukları, balçık kaplı deniz kumu olduğunu” söyledi. Ağaoğlu’nun açıklamasında, eski binaların yenilenmesi gerektiğini de belirtti, “Eski binaları deprem yıkmadan bizim yıkmamız lazım” dedi. Ağaoğlu, yaptığı açıklamaların bir “itiraf” değil “tespit” olduğunu da vurguladı.
 Gelinen bu noktada, 1980’li, 1990’lı yıllarda inşa ettiği binalarda oturanlar açısından Ağaoğlu’nun taşıdığı sorumluluk ortada değil mi? Bir depremde bu konutlar yıkılırsa, bunun hesabı kimden sorulacak?
 Ve bir önemli açıklamada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten geldi. Müteahhitlik yaptığı dönemde yaptığı iki binanın bir deprem halinde yıkılabileceğini söyledi. İnanması zor, ama bunu da duyduk.
 “Burası Türkiye, her an her şey olabilir” deyişi ne kadar gerçekçi bir tespit, değil mi?
 Fay hattında ülke olan Türkiye’de yaşanabilecek yeni bir depreme kadar  bakalım neler değişecek? İzleyelim, görelim…
3 Kasım 2011

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu yazı henüz yorumlanmamış...


 Yazarın Diğer Yazıları
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.