Çubukçu, NTV canlı yayınında, 14 yaşındaki B.Ç'nin ''cinsel istismarı''na ilişkin davada yaşanan gelişmelere yönelik soruları yanıtladı.
Olay ortaya çıktığı andan itibaren, kız çocuğunu ivedi koruma kararı aldıklarını ve ilgili kuruma naklettiklerini belirten Çubukçu, yaşadığı olayı anlatabilmesi için çocuğa destek verdiklerini ifade etti. Çubukçu, ''6 aylık bir süreçti bu. Halihazırda biz bu çocuğun yararının korunmasını, hukukunu bu olaydaki herkesin hukukundan üstte tutuyoruz. Burada en yüksek korunması gereken çocuklardır. Çocuğun istismarı söz konusu olduğunda biz çocuğun yanındayız. Tarafız ve kurumsal olarak, devlet olarak bu yönde girişimde bulunuyoruz'' dedi.
Davada yaşanan gelişmeleri anımsatarak, bu konuda yapacakları girişimleri anlatan Çubukçu şunları kaydetti:
''Adli Tıp raporunun tarihi dün. Mahkemenin tahliye kararının tarihi de dün. Dolayısıyla biz uzman grubumuzla vakayı değerlendirip Cuma günü bilirkişi raporuna itiraz edeceğiz. Adli Tıp raporuna itiraz hakkımız var ve bunu kullanacağız. Bilirkişi raporu konusunda uzman değilim, doğru ya da yanlış demem mümkün değil. Mahkemenin tahliye kararını da bir hukukçu olarak irdelemeyeceğim ama itirazımızı yapacağız. İtiraz sonucunda mahkeme yeniden bilirkişiye havale ederse durumun değişeceğine inanıyorum.
Çünkü bu çocuk bize geldiğinde ruhsal açıdan yaralı bir çocuktu. Kurumumuzda yapılan incelemede de bu ortaya çıkmıştı zaten. Bu yüzden yasal itiraz hakkımızı kullanacağız. Çocuk bize geldiğinde yaptığımız sosyal incelemede, psikiyatristlerimizden uzun süre incelemesinden sonra ruhsal açıdan yaralı olduğu ortaya çıktı. Burada somut delil açısından verilen raporun olayla örtüşmesi gerekiyor. Basına tecavüz hadisesi olarak yansıdı bu olay ama bu bir istismar. Cinsel istismar olayında çocuğun ruh sağlığında yapılacak incelemenin daha incelikli ve derin olması gerekiyor.''
Çocuğun kendilerine intikal ettiği döneme ilişkin raporların, çocuğun kurum bakımına ihtiyacı olduğunu gösterdiğini ve korunma kararı verilmesini gerektirdiğini söyleyen Çubukçu, ''6 ay sonra çocuğun ruh sağlığında gelişme ve olumlu bir durum söz konusuysa bu, aldığımız korunma önlemleri sayesinde, gösterdiğimiz özenle oluştu. Dolayısıyla hadisenin ispatı için çocuğun bugünkü ruh sağlığı durumunun delil olarak kullanılamayacağını düşünüyorum bir hukukçu olarak. Ayrıca halihazırda koruma kararı sürüyor zaten'' diye konuştu