İşte konuşmasından satırbaşları:
- Bu ülkeye gönül verenler olarak gençler olarak kadınlar olarak çocuklar olarak büyükler olarak sizlerin gayretinizde fedakârlığınızda azminizle iftihar ediyoruz. Siz bu ülkenin kara bahtını bir gül bahçesine çevirdiniz. Siz sönen umutları yeniden yeşerttiniz. Milyonların umutlarını tazelediniz. Bu ülke sizlerin sayesinde karanlık tünelleri geride bıraktı.
- Sizin tutuşturduğunuz meşale ile bu ülkenin her köşesini aydınlatacağız. Allah gücümüze güç katsın. Yolunuzu bahtınızı daima açık eylesin..
- Yakın zaman önce yaşadığımız acı olay sadece Güngören’e değil bu ülkeye yapılan haince saldırının ardından, sizlerin umutlarınızı hiç eksilmediğini görmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz.
- Milletimize yakışan budur. Güngören daha nice güzel günler görecektir ancak Güngören’e o acıyı yaşatanlar bunun utancıyla yaşayacaktır.
- Bize o büyük acıyı yaşayan teröristleri de bir kez daha lanetliyoruz.
- Masumiyete kastedenlerden tuzak kuranlardan daha zararlı kim olabilir ? Bugün burada Türkiye üstüne oyun oynayanlar, Türkiye’mizin üstünde kara bulutları dolaştırmak isteyenler ne kadar kirli tuzaklar tezgahlar içerisinde olduklarını işte bu hareketleriyle ortaya koymuşlardır.
- Millet olarak bu oyunları çok gördük. Bağlarımızı daha da sıkılaştırarak atlarıyoruz. Güngören halkının saldırının ardından gösterdiği metanet takdire şayandır. Ben bu duruşta bu aklıselim ile gurur duyuyorum.
- Hiç kimse bu milletin aydınlık yarınlarına yürüyüşünü durduramaz. Bu dünde böyleydi, bugünde böyle, yarınlarda da böyle olacak. Türkiye karanlıklara asla geri dönmeyecek.
- Türkiye yaşadıkları zorluklar ne kadar büyük olursa olsun, bugün artık huzur ve istikrarından asla taviz vermiyor.
- Bu çapta değişim geçiren her ülkenin bazı uyum güçlükleriyle karşılaşması doğaldır.
- Bu değişim iradesi bir siyasi partinin ortaya koyduğu bir irade değil, doğrudan milletin iradesidir. Türkiye’nin her alanında gelişen, geleceğini planlayabilen bir ülke haline gelmesi milletimizin iradesidir.
- Esasen içinde bulunduğu topluma yabancı kalan anlayışların siyasette tutunması mümkün değildir