Bu soruları daha önce benzer operasyonların içinde bulunmuş tecrübeli bir isme, Emekli Hava Pilot Tümgeneral Seyfettin Seymen’e NTV’ye yanıtladı. Seymen’e göre ABD uçakları da bu operasyona fiilen katılmış olabilir.

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Seyfettin Seymen, bu büyüklükte bir hava operasyonunun ilk kez gerçekleştirildiğine dikkat çekiyor: “Tahrip edilecek hedefler ortaya çıkmıştır, onlara ne kadar silah gerektiği hesaplanmıştır. Bu kadar silahı kaç tane uçak taşıyacak hesaplanmıştır. Bu vurucu güç hesaplandıktan sonra destek uçakları, onları koruyacak hava savunma uçakları ve füze üslerin vuracak uçaklar hesaplanmış ve bu sayıya ulaşılmıştır. Bu kadar büyük bir güç gerekiyorsa düşman arazisine giden uçakların zayiat vermeden dönmesi önemlidir.”

Seymen, hava harekatına katılan filonun birçok unsurdan oluştuğuna belirtiyor: “Elektronik harp uçakları, yerden atılan füzenin hedefini şaşırtma ya da onu kontrol eden radarı tahrip etmek için bir de elektronik harp uçağı ve hedefi tahrip eden uçaklar da vurucu güce ilave edilir. Bunlar eklenince büyük bir güç çıkar.”

Seymen’e göre ABD uçakları da bu operasyona fiilen katılmış olabilir: “Bu kadar karmaşık uçakların hava harekatında kontrolü gerekir. Bunun içinde havada komuta knotrol uçağının olması gerekiyor. Biz buna Awacs diyoruz şu anda hava kuvvetlerinde yok ama 2010’da olacak.”

Harekatın gizliliğinin korunması ve gücün bölünmesi için uçakların değişik havalimanlarından kalkmış olabileceğini belirten Seymen, hedeflerin hava kuvvetleri envanterinde bulunan akıllı bombalar tarafından vurulduğunu iddia ediyor: “Bu gibi nokta hedeflere kesinlikle akıllı bombalar kullanılıyor. Bildiğimiz bombaların ucuna takılan lazer güdümlü GPRS uydu optik güdümlü sistemlerdir. Bazılarının kötü niyetle söylediği gibi köyü bombalamak hava kuvvetleri açısından sözkonusu olmaz. Eğer o köyün içinde PKK varsa o eve taarruz edilmiştir. Başka kimseye zarar vermemiştir.”

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Seymen, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu hava harekatıyla gösterdiği gücün siyasi alanda da kullanılması gerektiğine dikkat çekiyor: “Şimdiye kadar NATO çerçevesinde bölgesel güç diyen otoriteler ve bütün dünyada bu harekatın yansıması çok olacaktır. Türkiye’nin bölgesinde bir güç olduğunu, bunu gecenin bir saatinde ve her hava şartında bu sayıda uçakla ve standartta yaptığını söyleyecektir. Hükümetimiz bu gücü siyasi alanda kullanmalıdır.”